İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

“Korona” virüsümüz terörizm değil mi?..

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***

Sadi SOMUNCUOĞLU

Başlıktaki bu ifade abartılı, hatta yersiz görülebilir. Böyle düşünenler çoğunlukta da olabilir. Ama maalesef gerçekler böyle değil. Hatırlayalım, ilk terör saldırısı 1984’de Eruh-Şemdinli karakollarımıza yapılmadı mı? Aradan 36 yıl geçti de ne değişti? Söyleyelim; terör bitmedi, devam ediyor. Bunca yaşanan acı, akan kan, kaybedilen 40-50 bin can ile kanun hakimiyeti, kamu düzeni ve milli bünyenin tahrip edilmesi, borç batağındaki ekonominin durumu, işsizlik, açlık belli değil mi? Terörizmin silahlı merkezi Kandil ilee Irak ve Suriye’deki kamplar, siyasî ayağı TBMM’de, STK’ları bütün yurtta değil mi? Bitmedi sadece yurt içinde sanılan terör, Irak’ta ve Suriye’de ülkemizi kuşatmadı mı? Askerlerimiz bu gerekçeyle bu ülkelerde mücadele etmek zorunda bırakılmadı mı? Şehit cenazeleri ve gazileri buralardan da gelmiyor mu?

Ülkemizdeki terör ve terörizm

Önce terörizm ile terörün anlamını paylaşalım. Terörizm çok unsurlu, amacı ve ideolojisi olan bir teşkilattır. Basit ifadesiyle terörizm bataklık ise, terörist sivrisinektir. Bu bakımdan terörizm, bireyin değil örgütlü grupların terör saldırılarıdır. Terörizm, uluslararasıdır, aksi halde yaşayamaz. Başvurduğu metot yani insanları öldürmek, vurgun-soygun, insan ve uyuşturucu kaçakçılığı gibi terörizmin vahşete dayalı ayağına terör diyoruz. Terörizm, amacını meşrulaştırmak için yetkililerle müzakereye öncelik verir. Bunun için en güçlü silahı medyayı kullanır, toplumdan destek alamaya çalışır. Kendini devlet otoritesine alternatif gibi gösterir, düzen değişikliğini, bağımsızlığı savunur. Ülke içinde barınamadığı hallerde, komşu ve destekçi ülkelere sığınır.

SONUÇ: Buna tam anlamıyla “beka” sorunu denir. Oturup düşünürsek, Cumhuriyet tarihi boyunca en büyük zararı terörizmden gördüğümüzü ve dış ve iç siyasetimizi terörizmin belirlediğini anlarız. Buraya nasıl ve neden geldik? Daha sonra ele alacağız.

“Milli Düşünce Merkezi, 100. Yılda 23 Nisan Makale Yarışması”

Milli Düşünde Merkezi 12 yaşında. Bugüne kadar 497 Bilgi Şöleni düzenledi. Ülkemizin, tarihimizin, bölgemizin ve dünyamızın temel sorunlarıyla ilgili olarak, seçkin bilim, kültür, siyaset, devlet ve sanat adamları konferanslar verdi. Büyük ilgiyle karşılanan bu çalışmalarla, milli şuur sahibi binlerce düşünce adamı yetişti. 3 Mayıs Türkçülük Bayramı, Kıbrıs’ta Rum vahşeti ve KKTC’nın Bağımsızlığı, Ermeni Mezalimi, Hocalı soykırımı ve Azerbaycan, Lozan’ı tanımayan Yunan yayılmacılığı, Batı Trakya Müslüman Türk azınlığının haklarını yok etmesi, Fener Rum Patrikhanesi ve devlet içinde devlet demek olan ekümenliğini ilan etmesi, Ege Denizi’ndeki adalarımızın işgali, Irak ve Suriye Türkmenlerinin uğradığı zulümler, Sayıları 6-7 milyonu bulan sığınmacıların milli egemenlik sorunu yaratması, Türk Devletler Konseyi, Türk Birliğinin kurulması, AB’nin egemenliğimize saldırıları ve terörizm,  ABD ve BOP Eşbaşkanlığı, İran Türklüğü ve Sorunları, Soykırım Kurbanı Uygur Türkleri gibi pek çok konuda konferans, panel ve sempozyum düzenledi. Türkiye Sivil Toplum Birliği/Türk-Bir ile 1241 STK ve Birlikte Türk Milletiyiz/BTM sivil toplumu platformu ile çalışma yaptı.

Ziya Gökalp roman, makale ve hikaye yarışması ile Rauf Denktaş Roman yarışmasını gerçekleştirildi.     

Şimdi de; “23 Nisan’ın 100. yıldönümünü kutlamak için bir makale yarışması açtık. Katılmanızı ve ülkemizin temelindeki kavramları yüceltirken kaleminizi Millî Düşünce ailesine kazandırmanızı bekliyoruz.

1. Konu, millî egemenlik, millî devlet, üniter devlet, Türkiye’nin bütünlüğü, Atatürk ve TBMM kavramları çevresinde şekillenmelidir. Kavramların tamamını kapsamak zorunda değilsiniz. 

2. Yarışmaya katılacak eserler popüler dergi makalesi biçiminde, en az 5 000 (yaklaşık 650 kelime), en çok 15 000 vuruş (yaklaşık 2 000 kelime) hacminde olmalıdır.

Kaynak Yeniçağ: “Korona” virüsümüz terörizm değil mi?.. – Sadi SOMUNCUOĞLU

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın