İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Hayların ülkesi Ermenistan gözlemlerim (2)

***Metinde yer alan görüşler yazar(lar)ına ait olup, HyeTert’in görüşlerini yansıtmak zorunda değildir.***
Şerif SARI

Sevan gölünden ayrılarak, dünyanın en eski şehirlerinden biri olan Erivan’a doğru aracımızla yola çıkıyoruz.

Yol üzeri ilk kent olan Tsaghkadzor kasabası beni şaşırtıyor.

Tüm Sovyet ülkelerinde olduğu gibi bu şehir merkezinde de, geniş caddeler dikkatlerimizden kaçmıyor.

Yolumuza devam ediyoruz.

Yaklaşık 200 km yol bizi bekliyor.

Yol boyunca tarım arazileri ve arazilerde çalışan insanlar bize eşlik ediyor.

Saat 19.00 gibi Ermenistan’ın başkenti Erivan’a varıyoruz.

Otelimize yerleştikten sonra tüm devlet dairelerinin ve meclisinin olduğu meydan olan Cumhuriyet meydanına varıyoruz.

Meydan gerçekten görülmeye değer.

24 saat yaşayan bir meydan.

Ve bu meydan şahit olduğu gösteri ya da protestolar nedeniyle, Ermeni halkının yakın geçmişi ve tarihi için adeta görsel bir kütüphane özelliğini barındırıyor.

Ermeni yemekleri çok tanıdık!

Akşam yemeği yemek için bugüne kadar sadece methiyesini duyduğum, Ermeni mutfağını tercih ediyoruz.

Cumhuriyet meydanına yakın oldukça şık ve geleneksel ögeleri ’de barındıran bir restoran tercih ediyoruz.

Yemeklerin isimleri dâhil, içeriği ve sunumu gözlerimize, leziz tadı ise gerçekten bizim damak tadımıza hitap ediyor.

Ermeni mutfağı ve Türk mutfağı güçlü benzerlikler gösteriyor.

Göstermemesi zaten anormal olurdu.

Çünkü iki halk aynı coğrafyada yüzyıllardır birlikte yaşamıştı ve bugün azda olsa hala birlikte yaşıyor. .

Kent sanki açık alan müzesi!

Bizim Erivan, Ermenilerin Yarevan dedikleri Ermenistan’ın başkenti gerçekten canlı bir şehir.

Şehrin farklı bölgelerine Ermenistan’ın ve yakın coğrafyanın tarihini içerir materyallerin sergilendiği müzeler ilk dikkatimizi çeken ayrıntılar oluyor.

Şehrin meydanı ve sokaklar heykellerle donatılmış.

Her bir heykelin ayrı hikâyesini okumak, şehri ve günümüz Ermeni kültürüne yön veren insanları tanımamıza olanak sağlıyor.

Kiliseler kenti!.

Ermeni halkı tarihte Hristiyanlığı kabul eden ilk halk.

O nedenle gerçekten mimari olarak çok farklı kiliseleri neredeyse bir arada görmek mümkün.

Bunlardan en önemlisi Ermenistan’ın Vatikan’ı diyebileceğimiz 303 yılında inşa edilen Echmiadzin kilisesi Ermeni halkı için değeri tartışılmaz bir dini mabet.

Sorunların aşılması için kafaların değişmesi gerekir!

3 günlük Ermenistan ziyaretimizde çok farklı diyaloglarımız oldu.

Bir müze ziyaretimizde konulara çok farklı baktığımız, fikir ayrılıklarımızın bilinenden çok daha derin olduğunu tecrübe edindim.

Müzede sergilenen tarihi bir haritada Türkiye işgalinde olarak gösterilen, geçmişte kalan, bugün geçerliliği olmayan Ermeni milliyetçilerinin “büyük Ermenistan’ı” gösterir bir harita dikkatimi çekti.

Müzede rehberimizle bu konu hakkında konuşarak “böyle bir haritanın bugün ve gelecekte bir geçerliliği olmayacağını biliyorsun değil mi” dedim. Rehberimiz sadece tarihi bir harita ifadesini kullandı.

Bunun üzerine bu haritada işgal ifadesi var, bu doğru bir ifade değil.

İşgal yerine “geçmişte Ermenilerin yaşadığı, bugün ise Türkiye Cumhuriyeti hudutlarında olan bir bölge ifadesi daha doğru ve gerçekçi bir ifade olacağı yönünde görüşüme” rehberimiz tepkisiz kalmayı tercih etti.

Çocuklarımı böyle yetiştirmek istemiyorum!

Erivan sokaklarında insanlarla iletişime geçmeye çalışıyorum. Zaman zaman Türkçe konuşan insanlar denk geliyor.

Bu Ermeni yurttaşlarıyla olması gerektiği gibi insani değerlere sadık kalarak sohbet etmeyi tercih ediyorum.

Türkiye’den geldiğimizi öğrendiklerinde çok olumlu tepkilerle karşılaştığımız anlar oluyor.

Böyle bir tanışma neticesinde sohbet ettiğim kişi “benim çocuğum ilkokul 1’e gidiyor.

Bir gün eve geldiğinde Türkler hakkında olumsuz ifadeler kullandığını duydum.

Karşıma alıp konuştum.

İnsanlar iyi ve kötüler olarak ikiye ayrılırlar.

Senin dedeni savaşta bir Türk aile kurtarmış.

O nedenle kötü insanların yaptıklarından herkesi sorumlu tutman doğru değil nasihati ettim. “diyerek düşüncelerini paylaştı.

Türklerin Erivan’daki izleri ve Mavi Camii

Erivan, aynı zamanda Türkler ve İranlıların tarihten gelen izlerini taşıyan bir şehir.

Bugün ki modern Erivan’da bu izleri azda olsa görmek mümkün.

Bunların en bilineni “Karakoyunlu Türkmenlerinin lideri Sad Emiri Pir Hüseyin’in” oldukça büyük kabristanlığının olduğu alan.

Bu alan aynı zamanda ziyaretçilerin oldukça ilgisini çektiğini rehberimiz bize bilgi olarak aktarıyor.

Bugün hala Türk ‘mü, İranlı’mı diye tartışılan Safeviler devleti zamanından kalan yapılar mevcut.

Bunlardan en önemlisi, Erivan valisi Hüseyin Ali Han devrinde 1765 yılında yapıldığı kitabesinde yazan Mavi Camii.

Günümüzde İranlıların Cami’si olarak bilinen Mavi Camii, gerçekten tüm haşmetiyle Erivan ve bölge tarihine, bugünde ışık tutmaya devam ediyor.

Türkçe ve Ermenice konuşmamızdan rahatsız olan anlayış!

Erivan aynı zamanda şık kafeteryaları barındırıyor.

Bu kafeteryaları akşamları kentli karakterleri tanımak ve gözlemlemek için, gezimiz süresince sık değerlendirdik.

Bir gece yan masada oturan genç bir çift “Türkçe konukluğumuz için” rahatsız olarak masalarını değiştirme ihtiyacı hisseden ve nefret ifadesiyle bizleri izlemesi gerçekten çok iticiydi.

Tabii bu gençlerin negatif davranışlarını tüm Ermeni halkına yülüyemeyiz.

Hatta ülkemizde Ermenistan’dan bahsetmemiz ve ziyaretimizde muhataplarımızla azda olsa, Ermenice konuştuğumuza vurgu yaptığımız yazılarımızdan rahatsız olan kişi ve grupların varlığına şahitlik ediyorum. Negatif tutum içerisinde olanlar her iki ülkede ’de çalışma yöntemleri aynı.

Sonuç olarak şunu ifade etmek istiyorum.

Ermenistan ziyaretimizde edindiğim izlenimlerim genelde pozitif.

Türk halkıyla Ermeni halkı tüm yaşanan sorunlarına rağmen iki yakın halk.

Bu halkların ilişkileri tarihi sorunlar gerekçe gösterilerek durağan halde tutmak isteyen girişimler, Türkiye’mizde ve Ermenistan’da bugüne kadar başarılı oldu.

Bundan sonrada olacağı benziyor. .

Ancak sorunların aşılması için iki halkın daha yakın ilişikliler içerisinde olmaları gerekmektedir.

Siyasetçileri pozitif yönde etkileyecek girişimleri ancak, Ermenistan ve Türkiye sokaklarında geçmişe takılmadan, geleceği inşa etmek isteyen samimi ve beyinleri berrak insanların iradesi belirleyecektir.

Bir başka gezi gözlemlerinde buluşmak dileğiyle. .


https://www.sakaryayenihaber.com/haylarin-ulkesi-ermenistan-gozlemlerim-2-makale,13532.html

Yorumlar kapatıldı.