İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Bomonti: 130 yıllık tarih… Bira Bahçesi’nden ‘yeni Maslak’a

Tarihlerle dünden bugüne Bomonti

1890-1930

Bomonti Bira Fabrikası açılıyor

İsviçreli iki kardeş tarafından kuruluyor. Günümüzde hâlâ varlığını sürdüren tekstil fabrikaları da semtte kendilerine bu tarihler arasında yer ediniyor.

1930-1950

Mahalle kültürünün temelleri atılıyor

Beyoğlu-Galata bölgesinin hemen ardında kalan Bomonti, alternatif bir sosyalleşme alanına dönüşmeye başlıyor. Bomonti Bira Bahçesi açılıyor. Semtin köklü mahalle kültürünün temelleri de bu yıllarda atılıyor.

1950-1970

Gece hayatı hızlanıyor

Sanayi ve fabrikalarda çalışan mavi yakalılarla birlikte gecekondulaşma başlıyor. Bomonti Bira Bahçesi birçok sanatçının sahne aldığı İstanbul gece hayatının hızlı yaşandığı bir mekân haline dönüşüyor.

1970-2000

Merkezi konut bölgesi

İlk Boğaz köprüsü açıldıktan sonra, artık kentin yerleşik alan sınırları içerisinde kalan Bomonti, merkezi bir konut bölgesine dönüşüyor. 1990’lı yıllarda sanayi alanları yerlerini tekstil depoları ve ofislerine bırakıyor.

2000-2019

Şehrin kalbi Bomonti’de atıyor

Tekstilin İstanbul’daki merkezi olma özelliğini korumakla birlikte rezidansların getirdiği yeni yaşam tarzı ve popüler mekânlarıyla da şehrin kalbinin attığı noktalardan birine dönüşmüş durumda.

Bir zamanlar Bomonti Bira Bahçesi’nde…

İlk gençlikteki bozuk deliliğimin geçtiği Bomonti Bira Bahçesi, Şişli Camisi’nin arka diplerine düşen kesimdeydi, yanlış hatırlamıyorsam. Fıçılardaki normal ve siyah biranın, dev bardaklardan içime küçücük yudumlarla inmesi, benim durağan gençliğimi depremler, aynı yaştaki İstanbul’la kol kola girerdim, adeta… Pangaltı’dan Feriköy, Kurtuluş ve Şişli’den ebeveynleriyle gelen azınlık kızlarıyla hazımlı bir İstanbul koalisyonu kurar, herkesin birbirini gördüğü beton pistte, notaları pek acemi çıkan bir orkestrayla dans ederdik. İlk aşk denilen iki vücudun şaha kalkışı, kulağa fısıldanan, tecrübeden geçmemiş bir-iki titrek cümle, arkadaşlık konusunda yavaş yavaş birbirini kavramaya çalışan eller, Bomonti Bahçesi’nde başlayıp biten kısa metrajlı filmler gibi, geceler boyu oynar dururdu, rüyalarımda… (İslam Çupi – 23 Ekim 1994, Milliyet)

Dönüşüm dengeyi bozmadı

2015’te yola çıkarken hedefimiz, sadece Bomontiada’yı değil, semti de yaratıcı ve üretici kültürün İstanbul’daki merkezi haline getirebilmekti. Dört yıl gibi kısa bir sürede biz şehrin sayılı etkinlik alanlarından biri olmayı başarırken, Bomonti de açılan yeni restoran, galeri, atölyelerle birlikte ekonomik ve sosyal açıdan zenginleşti. Yaşanan bu olumlu dönüşümün mahalle insanına ve esnafa saygılı, dengeyi bozmayacak şekilde ilerlediğini görmek memnuniyet verici.

Mimar Sinan Üniversitesi taşınınca…

Uğur Vardan – Mahalle sakini – Gazeteci

İstanbul’un bu geleneksel yapısının şimdiki zamanlarda da kendisini gösterdiği merkezlerden biri Bomonti. ‘1999 depremi’ sonrası sağlam zemini keşfedildi ve aşağıdan yukarıya yükselen gökdelenleriyle de ‘yeni Maslak’ konumuna geldi. Ama asıl demografik profili değiştiren unsur sanırım Mimar Sinan Üniversitesi’nin bazı bölümlerinin semte taşınması ve Bomontiada gibi yeni bir merkezin öncülük ettiği yeni yeme-içme mekânları. Ayrıca hafta sonları cumartesi günü ‘Organik’, pazar günü de ‘Antika’ kimliğine sahip pazarları da ilgi odağı.

YILLAR İÇİNDEKİ PROFİL DÖNÜŞÜMÜ

Yuvarlakların büyüklük ve küçüklükleri, ilgili grupların nüfus ağırlıklarını temsil ediyor.

4 yılda 25 yeni mekân

Bomonti’nin yaşam kültürünü oluşturan temel etken, mahallenin geçmişten bugüne çokkültürlülüğü ve sosyal çeşitliliği. Bomonti tarihi, Cumhuriyet dönemi öncesinden beri Ermeni, Rum ve Türklerin filmlere konu olmuş, sıcak komşuluk hikâyeleriyle dolu. Mimar Sinan Üniversitesi Bomonti kampüsünün açılmasıyla genç nüfusun her geçen gün arttığı mahalleyi ayağa kaldıran ilk projeyse dört önce Bomonti Bira Fabrikası’nın yerine açılan Bomontiada oldu. Sonra birer, ikişer diğerleri sökün etti.

Mahallenin İtalyanı

ISOLA

İtalyan mutfağı odaklı bir mönü sunuyor. Mekân tasarımındaki şıklık ölçülü; ne abartılı ne de sıradan. Rahatına düşkünler için koltuklu köşeleri ideal. Pizza seçenekleri arasında porçini mantarlı ‘ai porcini’ (42 TL) göze çarpanlardan. Makarna, risotto gibi İtalyan mutfağının olmazsa olmazları var. (0212) 248 12 48

Özel biralarını deneyin

THE POPULIST

Bomontiada’daki The Populist kendi biralarını yapmasıyla meşhur. Mönüde bira yanına yakışan hamburger (39.5 TL) ve taşfırında pişirilen pizzetta (35 TL) gibi lezzetler öne çıkıyor. Son zamanlarda başladıkları yaratıcı atölye dersleri takip edilebilir. (0212) 296 20 34

Şehir ayaklarınızın altında

CLOUD 34

Hilton Bomonti’nin teras barı. İstanbul’un güzelliğini kuşbakışı izlemek için ideal. Mönü Japon mutfağı ve suşi ağırlıklı. 4 parçalık ‘fried nori salmon maki’ (56TL) favori. Manzaraya yaratıcı kokteyller eşlik ediyor. Taze fesleğen ve zencefilli ‘cloudytini’ 60 lira.

(0549) 790 31 47

Semtin en meşhuru

BATARD

Antika Pazarı’nın kurulduğu caddeye varınca şık Fransız bistrolarını aratmayan, beyaz mermer masalarıyla dikkat çekiyor. Akşam saatleri içerisi cıvıl cıvıl. Mönüde seçenekler az ve öz. Narçiçeği, mercanköşk ve lavantayla lezzetlendirilmiş armutlu ‘buratta’ (42 TL) favori lezzetlerden. Burger seviyorsanız tiftiklenmiş et ve çedar peynirli ‘4 pulled beef’ (36 TL) tercih edilebilir. (0532) 620 85 57

Bunlar da var

* Pub: Kozmonot Bomonti

* Kahveci: But First Coffee, Kozmos, Cargo Coffee Company, MOC Bomonti, Montag, Halisünasyon Coffee – Art

* Fast food: Cross Fingers, Biber, Merletto Pizza

* Restoran: Belgizar, Meat & Meet, TURK

* Tatlıcı: No:1 Munchies Waffle, Glories Handmade Chocolate

* Bomontiada: Bünyesinde Kilimanjaro, KIVA, Monochrome, Delimonti, The Populist

Pek yakında…

* Karaköy’den tanıdığımız Mitte, kısa süre sonra The House Hotel Residence’ın alt katında kulüp olarak hizmete giriyor. Aynı yerde bir de suşici açılıyor ama ismi henüz belli değil.

* Yine Karaköy’den tanıdığımız Finn’in sahipleri Bomontiada’nın sokağındaki köşe dükkânda tadilattalar. Yakın zamanda pub olarak açılacak mekânın adı Block olacak.

Bomonti’yi hatıraları dinleyerek gezin

Hikâye anlatıcısı ve oyuncu Zinnure Türe’nin hazırladığı ‘Sarı Güzergâh’ projesi meraklısına semtin tarihini anlatan bir yürüyüş turu. Bomontiada’nın avlusunda başlayan turda ilk olarak dağıtılan kulaklıklardan Bomonti Bira Fabrikası’nın tarihi dinleniyor ve oradan bugün yerinde Mimar Sinan Üniversitesi’nin yer aldığı Bomonti Bira Bahçesi’ne geçiliyor. Tur, Fransız Fakirhanesi, Gürcü Katolik kilisesi gibi semtin önemli birçok ikonlarıyla devam ediyor. Tur boyunca kulaklıklardan semte dair tarihi bilgiler yerine dönemin yaşanmışlıklarını gözünüzde canlandırmayı sağlayan hikâyeler, röportajlar ve semtte yaşamış insanların anıları anlatılıyor.


http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/hurriyet-pazar/bomonti-130-yillik-tarih-bira-bahcesinden-yeni-maslaka-41391839

Yorumlar kapatıldı.