İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Faşizan soldan kepazelik! “Ermeni soykırımı yok” diyen yazarı kovdular

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***

“Ermeni Soykırımı yoktur” dediği için Gazete Duvar’ın yazısını sansürlediği Gülgün Türkoğlu, siteden istifa etti. Sitenin yayın yönetmeni Ali Duran Topuz ise özür metni yayınladı.

Amerikan kapitalizminin talimatları karşısında adeta esaret yaşayan Türk solu, her geçen gün yeni bir fiyasko ve kepazelikle gündeme geliyor. İslam ve Türk tarihine amansız bir düşmanlık besleyen solcu yayın organları şimdi de “Ermeni soykırımı yoktur” diyen yazarı kovdu. Gazete Duvar adlı sitede yazan Gülgün Türkoğlu, Ermeni soykırımının olmadığını savununca site, hem Türkoğlu’nun yazısını sansürledi, hem de ardından sitede aleyhinde yazı yazıldı.

Yazısının sansüre uğramasının ardından Türkoğlu, siteden istifa ederken, sitenin Genel Yayın Yönetmeni Ali Duran Topuz, dikkat çeken bir özür yazısı kaleme aldı. Sitede, “Bir özür yazısı: İnkarcılığa reddiye” başlığıyla, Ali Duran Topuz imzalı yayınlanan özür metninde, “Gazete Duvar, inkarcılığı reddeden bir yayın anlayışına sahip. Ermeni Soykırımı meselesinde de bu böyle. Fikir özgürlüğünün bizi inkarcılığı kabul etme, göz yumma, yayılmasına yardımcı olma borcu altına soktuğuna inanmıyorum” ifadeleri kullanıldı. Yazının devamında, sitenin yazarlarından Gülgün Türkoğlu’nun yazısının okunmadan girildiği belirtilerek “Çok üzgünüm. Üzdüğüm, şaşırttığım, yanılttığım herkesten özür dilerim” denildi.

Sitenin yazarı Gülgün Türkoğlu ise, yazısının kaldırılması ve “özür metni” yayınlaması sonrası Gazete Duvar sitesinden istifa etti.

Gülgün Türkoğlu, Gazete Duvar’dan kaldırılan ve özür metni yayınlanan yazısında, “Ermeni Soykırımı” iddialarının gerçek olmadığını kaleme almıştı. Türkoğlu, Türkiye’nin konuyla ilgili arşivlerini açtığını, buna karşın Ermeni tarafının arşivlerini açmamakta direttiğini belirttiği “Ermeni Tehciri” başlıklı yazısında, “Ussal bir dizge, bir iddianın öncelikle ispatına muhtaçtır. Soykırım öncelikle ispat edilmelidir. Bir soykırım yapıldığını kanıtlayabilecek bir belge mevcut değildir. İspat edilememiş bir suça istinaden Türkiye mahkum edilmiştir. Bu tutum, Birleşmiş Milletler Antlaşması’na aykırıdır. Soykırım çok ciddi bir iddiadır. Nesnel düzeyde, olguların incelenmesinde kavramların doğru kullanılması beklenir. Bu çerçevede, yanlış kullanım değil, art niyetli kullanım vardır” diyerek şu ifadeleri kullanmıştı:

“Osmanlı arşivleri açıldı; neredeyse tamamına İnternet’ten erişim olanaklıdır. Ermeni arşivlerininse tamamı bir türlü açılmamaktadır. Örneğin: Taşnak Partisi ile dönemin Rusya’sı arasında yapılan yazışmalar, Boston‘daki Taşnak Arşivi’nde bulunmaktadır. Bu arşiv açılmamıştır; yazışmaların bazılarının, birer kopyasıysa Rus arşivlerinde bulunmaktadır. Tarihçiler, bu yazışmaların, soykırım iddiacılarının, iddialarını tamamen geçersiz kılacak nitelikte olduğunu bildiriyorlar. Benzer bir biçimde, Kudüs Patrikhane arşivi, Erivan 1923 öncesi arşivi açılmamaktadır. İzin verme konusunda nasıl da “seçici” davranıldığı, yerli ve yabancı araştırmacılar tarafından dile getirilmektedir.”

https://www.yeniakit.com.tr/haber/fasizan-soldan-kepazelik-ermeni-soykirimi-yok-diyen-yazari-kovdular-955689.html

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın