İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

ATATÜRK İLE ERMENİ VATANDAŞIMIZIN SÖYLEŞİSİ…

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***
Damla Oya ERMAN
Savaşlarda ve cephelerde bir çok olay yaşanır…Bunları araştırmacılar,anı

yazılarından bulup çıkarırlar…Atatürk’ün Suriye cephesinde yaşadığı bir olayı,

Ermeni vatandaşımız Hagop Vahram Çerçiyan’ın anılarından öğreniyoruz…

Suriye’de Osmanlı ordusunda yedek subay olarak görev yapan Martayan, Osmanlı Türkleri’nin esirlere iyi davranmadığını iddia ediyor. Atatürk ile nasıl karşılaştığını ise şöyle anlatıyor; “1. dünya savaşı başladığında 19 yaşındaydım ve askere çağrıldım. önce Kafkas cephesine gönderdiler, ancak biz Ermeni askerlere güvensizlikten beni Suriye cephesine gönderdiler. Kısa süre sonra, 1915 Nisan’ında ‘büyük tehcir’ başladığında bu yer değiştirmelerin nedeni anlaşılır oldu. Hepimiz şaşkındık ve sarsılmıştık. orada esir İngiliz subayların karşılaştığı zorluk ve eziyetlere tanık oldum. bu subaylar İngilizce bildiğimi öğrendiklerinde esirlere böyle davranılmaması için aracılık etmemi rica ettiler. Bu ricalarını yerine getirmek isterken Türkler beni vatan haini ilan edip zincire vurdular ve komutana götürdüler. Bu koşullar içinde artık kurtuluşum olmadığına kanaat getirmiştim. Bu nedenle de beni bekleyen tehlikeyi cesurca karşılamaya karar verdim. Beni baştan aşağı süzen komutan kararını vermek üzere iken tüm cesaretimi toplayıp böyle barbarlıkla, eziyet ve işkence yoluyla Türkiye’nin medeni bir ülke olamayacağını, gerçek, ileri ülkelerde hiç de böyle davranılmadığını, bunun sultanlık yönetimini amaçlayan yöneticilere has bir davranış olduğunu söyledim. Herkes şaşkınlıkla ne yapacağını beklerken, kumandan sözlerimi dikkatle dinledikten sonra beni getirenlere ellerimi çözüp odadan gitmelerini emredip, oturmamı söyledi. Merakla sonucu bekliyordum. Komutan çay ikram ederek demokratik sistem konusunda konuşmamı istedi. Beni merakla dinlemesi şaşırmama neden olmuştu, zira o dönemde Türk ordusunda onun benzerleri nadirdi. Uzun süren sohbetimiz sonunda sık sık kendisini ziyaret etmem için gereken emri verdi ve elimi sıkarken dost olmamızı istediğini söyledi. Bana bir oyun oynandığından kuşkuluydum, ancak böyle olmadı. Daha sonra bu meraklı ve sorgulayan komutanın Mustafa Kemal Paşa olduğunu öğrendim. ErmEni vatandaşımız, İngiliz askerlerine iyi davranılmadığını ileri sürüyor…Oysa Mısır’daki kör edilen 15000 Osmanlı askeri (Seydibeşir esir kampı vahşeti ) ni ,bu Ermeni vatandaşımız bilemezdi ???

Zulüm yapan emperyalist ülkeler, kendi kusurlarını örtmekte mahirdirler…Suçu her zaman Türkler’in üzerine atmakta mahirdirler…


https://www.oncevatan.com.tr/ataturk-ile-ermeni-vatandasimizin-soylesisi-makale,46839.html

Yorumlar kapatıldı.