İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ruanda Soykırımı: Ruanda’da neler oldu? Batı’nın rolü ne?

Ruanda’da 800 bin kişinin hayatını kaybettiği soykırımın 25. yılı geride kaldı. Ruanda’nın etnik unsurları Tutsi ve Hutular arasında çıkan etnik çatışmaların üzerinden çeyrek asır geçti.

Hutu liderliğindeki hükümet ve milisler Ruanda’da 100 günde 800 bin kişiyi öldürdüğünde yıl 1994’tü, ancak Ruandalılar acılarını hiçbir zaman unutmadı. Çatışmaların başlangıç günü olan 7 Nisan ise soykırım günü olarak anılıyor.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) verilerine göre öldürülenlerden 300 bini çocuktu. Çoğu dövülerek öldürüldü.

Peki Ruandalıların çeyrek asırlık acısı Ruanda Soykırımı nasıl gerçekleşti?

Soykırımda hayatını kaybedenlere ait kafatasları REUTERS/Baz Ratner

Ruanda’da ne oldu?

1990: Tutsilerin kontrolündeki Ruanda Yurtsever Cephesi’nden (RPF) isyancılar komşu ülke Uganda’nın topraklarının bir kısmını işgal ederek Ruanda topraklarına kattı. Bu başarı, bir Hutu olan Devlet Başkanı Juvenal Habyarimana’nın muhalefet partilerini yasallaştırmak için reformları hızlandırmasına neden oldu.

1993: Ruanda ve RPF arasında iç savaşı sonlandırmaya yönelik bir anlaşma imzalandı. Anlaşma aynı zamanda güç paylaşımını ve sığınmacıların dönüşünü öngörüyordu. Ancak Başkan anlaşmayı uygulamakta ayak diretti. İki taraf da birbirini uzlaşmayı engellemekle suçladı.

6 Nisan 1994: Başkan Habyarimana, bulunduğu uçağa yapılan bir roket saldırısıyla öldürüldü.

7 Nisan 1994: Başkana bağlı güçler ülkedeki gerilimi sakinleştirmeye çalışan ve ılımlı bir Hutu olan Başbakan Agathe Uwilingiwimana’yı öldürdü.

Habyarimana’nın ölümü sonrası Hutular tarafından Tutsilere ve ılımlı Hutulara karşı 100 gün süren şiddet eylemleri başladı. Bu sürede 800 bin insan öldürüldü. RPF yeni saldırılar yapmaya başladı.

RPF, 40 bin kişilik Hutu ordusunu ve 2 milyondan fazla sivil Hutu’yu Burundi, Tanzanya ve Zaire gibi ülkelere sürgün ettikten sonra Ruanda’nın kontrolünü ele geçirdi.

Temmuz 1994: Bir Hutu olan Pasteur Bizimungu’nun başkan ve RPF komutanı Paul Kagame’nin başkan yardımcısı olduğu yeni bir hükümet kuruldu. Kagame daha sonra 2000 yılında başkan olarak bu kez seçildi.

Aralık 1996: Ruanda’da ilk soykırım davası ‘Ruanda için Uluslararası Ceza Mahkemesi’ tarafından açıldı. (Bu mahkeme savaş suçu işleyenlerin yargılanması için Birleşmiş Milletler’in öncülüğünde kuruldu, çünkü Ruanda’daki yargı kurumları işlemez haldeydi.)

Soykırım müzesi ve soykırımdan sağ kurtulmuş genç bir kadın REUTERS/Jean Bizimana

Fransa’da Ruanda Soykırımı için komisyon kuluyor

7 Nisan 2014: Dönemin Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri General Ban ki-Moon Ruanda’dan olaylara zamanında müdahale edilmediği için özür diledi.

20 Mart 2017: Papa Francis Kagame’den ‘kilisenin günahları ve başarısızlıkları’ ifadesini kullanarak soykırımdaki rolünden dolayı özür diledi.

5 Nisan 2019: Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Ruanda’daki soykırımın araştırılması için tarihçilerden oluşan bir komisyon kurulmasını ve devlet arşivlerinin bu araştırma için açılmasını kararlaştırdı.

Birleşmiş Milletler, uluslararası kamuoyu tarafından 100 gün süren şiddet olayları ve soykırım süresince Ruanda’da barışı sağlamak için zamanında adım atmamakla suçlandı.

Belçika ve Fransa gibi ülkeler ise soykırıma destek verdiği için eleştiriliyordu. Macron, kurulacak komisyonun Fransa’nın 1990 ve 1994 yılları arasında Ruanda’daki gelişmelerle ilgili taahhütlerini ve oynadığı rolü inceleyeceğini açıkladı.


https://tr.euronews.com/2019/10/18/ruanda-soykirimin-25-yil-ruanda-da-neler-oldu-bati-rolu-ne-fransa-tarih-arastirma-komisyon

Yorumlar kapatıldı.