İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

VARAKA SURP HAÇ

29 Eylül 2019 Pazar

Varaka Haç, Mesih’in üstünde çarmıha gerildiği haçla ilgili, Ermeni tarihine özgü bir bayramdır. 

Birinci yüzyılda Yeruşalim’i ziyaret eden inançlı imparatoriçe Patronike, o zamanlar Kilise’nin önderi olan Hagopos Arakyal’dan, hatıra olarak, Mesih’in çarmıhından bir parça ister. Bu değerli kutsal armağanı bir hazine gibi saklar ve korunup saklanması için, kendi soyundan gelen imanlı kadınlara miras bırakır. Patronike’nin soyundan gelen Romalı bir asilzade olan Azize Hıripsime, Hıristiyanlara zulüm başladığında, başka imanlı kadınlarla birlikte Roma’dan Mısır’a kaçar ve yanında bu çarmıh parçasını da götürür. Mısır’da da kimlikleri ortaya çıkınca, Suriye üzerinden Ermenistan’a gidip, Van yöresindeki Varak Dağı’nın eteklerine yerleşirler. Oradan da ayrılmak zorunda kaldıklarında, Hıripsime, boynunda taşıdığı çarmıh parçasını oradaki bir keşişe emanet eder. Söz konusu keşişin, ölmeden önce, bu kutsal emaneti dağın bir yerine gömmüş olduğu bilinmekteydi. 

Ermeniler Hıristiyan olduktan sonra bu dağ pek çok keşiş için bir cazibe merkezi oldu. Hepsi bu kıymetli hazineyi bulmak istiyordu. Üç yüz yıl arayış, dua ve çileden sonra, nihayet Tanrı, Totik ve Hovel isimli iki aziz keşişe, çarmıh parçasının yerini mucizevi bir şekilde göstermiştir. Bir gece, gökte, ışıktan bir haç belirir. Ona doğru yönelen iki keşiş nurlu bir noktada gümüş kutuyu ve haç parçasını bulurlar. Başkaları tarafından da görülen bu ışık bir mucizenin olduğunun kanıtıdır. 

Dönemin katolikosu Nerses Dayetsin, bu olayı bayrama çevirmiş ve haçın bulunduğu yerde, bugün harabe halinde olan Varaka Manastırı’nın içine Surp Nışan Kilisesi’ni yaptırmıştır.

Kaynak: Agos Gazetesi Episkopos Sahak Maşalyan yazısından alıntı 
http://www.agos.com.tr/tr/yazi/12850/hac-tek-cozumdur

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın