İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

En Osmanlıcı Ali Kemal!..

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***
 

Arslan TEKİN

Yahya KemalSiyasî ve Edebî Hatırılar‘ında, “Ahmed Naim Bey”başlığı altında şunları yazar:

“1918 mütarekesi olunca Naim Bey, sarahatle, Ferid Pasa safına geçti. Darülfünunun[Üniversitenin], milliyetçi unsurları­na karşı düşman tavırları takındı. Bir küçük müddet fakülte reisi oldu. Hatta fakültenin milliyetçi müder­rislerini çıkarmak vazifesiyle mükellef olduğu hâlde, tasfiye komisyonu namını alan komisyona girdi. Diğer arkadaşlarımızla beraber beni de ihraç etmeyi teklif eden komisyon, Ali Kemal’in Maarif Nazırı olmasıyla dağıldı.”

Yahya KemalAhmed Naim‘le arkadaştır. O, “Türk Müslümanlığı”diyeceğim bir tavır içinde, Ahmed Naimise, “Türk”deyince nevri dönüveriyor. Yahya Kemal‘in anlattığına göre; Ahmed Naimbir nevi “ihtida”ediyor, sonra kendisine hak verdiğini söylüyor.

Burada meselem Ahmed Naimdeğil; ara ara bahsediyoruz ondan. Sabilürreşad‘da, zamanında, yazdığı reddiyeleri hâlâ kafa bulandırmak, “Türk düşmanlığı”nı körüklemek için bir dayanak olarak kullanıyorlar maalesef.

Bir başka “aykırı”isme, Ali Kemal‘e gelmek istiyorum. 

Ali KemalYahya Kemal‘i, Damat Ferit Paşasafında yer alan Ahmed Naim‘in içinde olduğu komisyonun şerrinden kurtarıyor.

Ali KemalDamat Ferit‘in sadrazamlığında, önce maarif, sonra dâhiye nazırı. En Osmanlıcı. Millî Mücadele’ye karşı, Peyam-Sabah‘ta en ağır yazıları yazıyor. O yüzden “Artin Kemal”diye anılıyor.

En Osmanlıcı’nın torunu Boris Johnson, İngiltere’nin yeni başbakanı. PKK yalakası, zırzopun biri.

Yahya Kemal‘in Ali Kemal‘le hususî bir yakınlığı vardı. Eğer Osmanlı devam etseydi, Ali Kemal‘in siyasî ve edebî hayatımızda müstesna bir yeri olacaktı. Yeni Türkiye’de de, Osmanlı meselesi bir tarafa “yazar”olarak “mutena”bir yeri bulunduğu muhakkak. Yahya Kemalde buna işaret eder. Epey eser de bırakmıştır. İlim camiamız siyasî tavırla görmemezlikten gelmemişler, Ali Kemalüzerinde tezler hazırlatmışlardır. Gerekliydi. Bunu Ahmed Naimiçin de söyleyeceğim. Meselâ İstanbul Zeytinburnu Belediyesi, “Babanzade Ahmet Naim: Hayatı-Eserleri-Fikirleri”ni yayınlamıştır. Tenkidimiz varsa, buyurun hakkında yazılmış bir eser, didik didik edelim, hatalarını, sevaplarını çıkartalım!

Hatırlatayım: Yusuf Akçura‘nın “Üç Tarz-ı Siyaset”i ve peşinden tartışmalar, Ali Kemal‘in Kahire’de yayınladığı “Türk”gazetesinde çıkmıştır. (Öneminden dolayı “Üç Tarz-ı Siyaset ve Tartışmalar”ı  yayınladığımı yine söylemeliyim.)

Yahya KemalAli Kemal‘i uzun uzun yazmıştır. Bir yerinde şöyle der:

“Ali Kemal’in bu kısa devredeki hayatında en ziya­de dikkat edilecek şey, kimsenin bilmediği, mühim bir noktadır. Ali Kemal, Rumluğa ve Ermeniliğe karşı muhabbetini ve her türlü Türk milliyetperverliğinden nef­retini bu kısa devrede, gayrışuûrî olarak, edindi. Mebusluğa namzedliğini vaz’ettiği[adaylığını koyduğu] vakit Rum ve Ermeni teşkilâtı maliyesinin kendisine muzaheret ettiğini[desteklediğini] ya­kından hissetti. Memlekette en samimi taraftarlarının Rum ve Ermeniler arasında bulunduğunu hissetmekle beraber, Türklüğün kitle ruhunun da kendisinden çe­kindiğini anladı. İzmit linçine müncer olan illetin mik­robu Ali Kemal’in hüviyetine Temmuz nümayişleri­nin itilâf-ı anâsır[unsurlanın uyumu] gürültüleri ortasında işlemişti.

Torunundan dolayı Ali Kemal‘in adı sık geçecek. Biraz tanıyalım, dedim.

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/en-osmanlici-ali-kemal-52708yy.htm

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın