İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Kudüs’ün Eski şehri artık engel tanımıyor

1981’de UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine eklenen Kudüs’ün Eski Şehri, 10 yıl süren çalışmanın ardından tekerlekli sandalyeyle gezilebilir hale getirildi.

Demet Sarova

10 milyon yıllık geçmişiyle, dünyanın en çok ziyaret edilen yerlerinden biri olan Kudüs’ün Eski Şehri, Müslüman, Yahudi, Hristiyan ve Ermeni mahallesi olmak üzere dörde ayrılmış, her bir mahallenin kendine has bir ruhu ve mimarisi olan bir yer… Mahallelerin ortak özellikleri ise dar sokakları, düzensiz kaldırım taşları ve düz olmayan, gezinmesi zor taş merdivenleriyken 10 yıl süren hummalı bir çalışmanın ardından nihayet şartlar değişti. Yoğun bir şekilde ziyaret edilen tarihi bölge, artık dört kilometrelik tekerlekli sandalye ve bebek arabası dostu caddelere sahip oldu.

TÜM BUNLARI YAPMAK KOLAY OLMADI’

Yaklaşık 5.5 milyon dolara mal olan projenin finansı aralarında Turizm Bakanlığı’nın da bulunduğu 7 farklı kurumun destekleriyle karşılandı. Bölgenin yayalara, engelli arabalarına, çocuklara ve turistlere, ayrıca acil durum araçlarına hareket alanı sağlar hale gelmesine öncülük edem isimlerden, projenin sözcüsü Gura Berger, Eski Şehrin Müslüman, Ermeni ve Hıristiyan mahallelerinde caddelerin, kaldırımların ve ara sokakların yüzde 90’ında kapsamlı yenileme çalışmaları yaptıklarını belirtirken, “Bu, yaklaşık 15 yıldır planlanan bir proje. Her şey 3.000 yıllık bir şehri daha erişilebilir kılmakla ilgili, ancak yapılması hiç kolay olmadı” dedi.

TELEFONLA ROTA BELİRLENİYOR

Erişilebilirlik projesinin bir parçası olarak, caddeler eşitlenmiş, batı duvarı da dahil olmak üzere rampalar ve eğimler oluşturulmuş, merdivenlere ve zor geçitlere tutunmak için el barları yerleştirilmiş. Ayrıca, pasajlar boyunca gerçek zamanlı navigasyon sunan, sekiz dilin yer aldığı ücretsiz bir telefon uygulaması bulunuyor. Uygulama, bebek arabası veya tekerlekli sandalyesi olan herkesin Eski Şehir içinde rota belirlemesini sağlıyor. Öte yandan, Kudüs Belediye Başkanı Moshe Lion, bu çalışmanın dünyadaki diğer antik şehirler için de örnek olmasını dilediklerini söylüyor.

DİNLERİN BAŞKENTİ

Dünyanın en kadim kentlerinden Kudüs, tarih boyunca, birçok kutsal yapıya ev sahipliği yapmasından dolayı çok sayıda savaşa sahne oldu ve defalarca yıkıldı, yeniden inşa edildi. Kudüs, üç semavi din olan İslam, Yahudilik ve Hristiyanlık için çok kutsal yerleri içinde barındırıyor. Kutsal yerlerin önemli bir kısmı Doğu Kudüs’te yer alıyor. Binlerce yıllık tarihi barındıran Eski Şehir, dört ana bölümden oluşuyor. Bunlar Müslüman, Yahudi, Hristiyan ve Ermeni mahalleleri olarak sıralanıyor. Eski Şehrin etrafı ise kalın, taş duvarlarla çevrili. Müslümanlar için en kutsal yerlerden biri kabul edilen Mescid-i Aksa ve Kubbet’üs Sahra’nın bulunduğu Harem-üş-Şerif, Doğu Kudüs’te yer alıyor. Muhammed Peygamber’in buradan göğe yükseldiğine inanılıyor. Yahudiler için Mescid-i Aksa’nın hemen altında yer alan ve Süleyman döneminde yapılan tapınağa ait olduğuna inanılan Ağlama Duvarı yer alıyor. Burası Yahudilik inancının en kutsal mekanı. Hristiyanlar için ise Kudüs’te bulunan Kutsal Kabir Kilisesi’nde İsa Peygamber’in çarmıha gerildiği ve kabrine konulduğu düşünülüyor. Bu kilise, aralarında Rum Ortodoks Patrikhanesi, Roma Katolik Kilisesi ve Ermeni Patrikliği’nin de olduğu farklı mezheplerin temsilcileri tarafından yönetiliyor.

http://www.yurtgazetesi.com.tr/dunya/kudusun-eski-sehrinbspartik-engel-tanimiyor-h125602.html


İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın