İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Sadık Milletten Emperyalizm Köpekliğine -1

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***

Baha Durmaz

Bilirsiniz köpekler sahiplerine çok sadık olurlar. Onlara yiyecek, içecek, barınma gibi imkanlar veren sahiplerine bir ömür boyu minnet duyarlar, yanlarından ayrılmazlar. Uzun yıllar bu toprakların sahipliğini yapmaktayız, geldiğimiz günlerden bu yana ahaliyi koruyan, farklı tebaaların müşkülâtlarını çözen, yeri geldiğinde kendinden veren bir devlet anlayışımız var bizim. Özellikle Selçuklular döneminde başlayan ve Osmanlı Döneminde daha da yükselen, hoşgörü politikası, Anadolu’da yaşayan birçok etnik unsurun bu diyarlarda sağ salim, rahat, özgür, serbestçe yaşamasına sebep oldu. İslam hukukunda, vergisi alınan gayrimüslim tebaanın rahat bir şekilde yaşatılmasına, devletin herhangi bir zorlama ile farklı inançlara sahip milletlerin dejenere edilmesine karşı çıkılmıştır. Hal böyle olunca Anadolu’da yaşayan gayrimüslim toplumlar sadece güzellikle dine davet edildi ve daveti kabul etmeyenler Müslüman halktan farksız bir şekilde hayatlarını yaşamaya devam etti.

Osmanlı Devleti döneminde azınlık unsurlarda başı çeken Ermenilere o kadar güvenildi ki, Fatih Sultan Mehmet dönemiyle beraber başlayan devşirme kökenli kişilerin devletin önemli sinir merkezlerine getirilmesi hadiseleri devletin neredeyse son yüzyılında Ermenilerin de devlet kademelerine gelmesine sebep oldu. Türk Devleti’nin, Ermenilere verdiği hak ve tavizler, onların devlet kademelerini sahiplenmesi gibi etkenlerden dolayı biz alicenaplık yaparak onlara “millet-i sadıka” unvanını verdik. Peki sadık Ermeniler(!) Ne yaptı? Bu aziz millete ve dahi kadim devletimize en zor gününde sırt çevirerek, Osmanlı Devleti’nin en zor şartlar altında girdiği 93 Harbinde, Rusların uşaklığına girdi adeta bir tümör gibi doğuda insanlarımıza, ordularımıza sinsice saldırdı. Bunlarda yetmezmiş gibi devletin başına dolasıyla Türk Hakanına suikast faaliyetinde bulundu, banka soydu, yol kesti yani kısaca eşkıyalık yaptı. Tüm bu olanlara rağmen haşmetli devletimiz baş okşadı, aş verdi, yedirdi ve içirdi. Şüphesiz ki iyilikten maraz doğdu.

Gelecek haftaki yazımızda, emperyalizmin köpekliğinin sonunun bu topraklarda ağır ödendiği ile ilgili yazımıza devam edeceğiz.

Yaklaşan “sözde ermeni soykırımı” tarihine gelirken, bir kez daha ülkemizin içinde bulunduğu halin ne denli zor ve kaotik olduğunu görmeli, Türk Devletlerinin geçmişte, batılı devletlere kestiği cezaların bugün onlar tarafından hiç unutulmadığına şahit olmalı ve mücadeleyi bırakmamalıyız. Afrika’da, Asya’da ve dünyanın neredeyse her yerine pis çizmeleriyle, şarlatanlık planlarını faaliyete geçiren, sözde medeniler bizi soykırımla suçlarken, ne ellerindeki kanı ne de ruhlarındaki iblisi temizleyememişlerdir.

http://www.yenimeram.com.tr/sadik-milletten-emperyalizm-kopekligine-1-335318.htm

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın