İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Tahrip edilen cemaat kiliselerini devlet restore ediyor

Haberler.com’un AA ajansına dayalı haberine göre, Diyarbakır’ın tarihi Sur ilçesinde, teröristlerce 4 yıl önce gerçekleştirilen saldırılarda zarar gören cemaat vakıflarına ait iki kilise, devlet tarafından restore edilecek.

Farklı din, kültür ve dile sahip insanların tarih boyunca bir arada, kardeşçe yaşadığı, ezan sesinin çan sesine karıştığı Sur’da, teröristlerin saldırılarında hasar gören ibadethanelerin onarılması için başlatılan çalışmalar sürüyor.

Aralarında Fatih Paşa (Kurşunlu) ve Şeyh Mutahhar Camileri ile Dört Ayaklı Minare, mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait Ermeni Protestan Kilisesi’nin de yer aldığı çok sayıda tarihi miras restore edildi.

Aynı bölgede yer alan Surp Giragos ile Mar Petyun Keldani kiliseleri, cemaat vakıflarında yeterli ödeneğin bulunmaması üzerine onarılamadı.

Cemaat vakıflarının yöneticilerinin talebi üzerine devreye giren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı söz konusu kiliseleri restore etme kararı aldı.

Vakıflar Genel Müdürlüğü ile protokol imzalanırken, ihalesi yapılan restorasyon çalışmasına gelecek ay başlanacak.

Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen de Sur’da teröristlerin saldırılarında tahrip edilen eserlerin onarımı için yoğun çalışma yürüttükleri söyledi.

Evsen, Ermeni Katolik Kilisesi’nin restorasyonun yıl sonunda tamamlanacağını dile getirerek, şöyle konuştu:

“Mülkiyeti cemaat vakıflarına ait olan Surp Giragos ile Mar Petyun Keldani kiliseleri de saldırılarda zarar görmüştü. Cemaat vakıfları restorasyon masraflarını karşılayamayınca Vakıflar Genel Müdürlüğü ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arasında protokol imzalandı. Finansmanı Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca karşılanacak. Kiliselerin restorasyon ihalesi yapıldı, kısa sürede restorasyona başlayacağız.”

Orta Doğu’nun en büyük Ermeni kilisesi

1376 yılında inşa edilen, 1. Dünya Savaşı sırasında Alman ordularının karargahı olan Diyarbakır Surp Gragos Ermeni Kilisesi daha sonra Sümerbank’ın pamuk deposu olarak kullanıldı. 1960 yılından itibaren tekrar ibadete açılan 3 bin metrekarelik alan üzerindeki Orta Doğu’nun en büyük Ermeni Kilisesi, 1980 yılından sonra Ermenilerin çeşitli nedenlerle göç etmesi sonucu terk edildi. 1990’lı yılların sonlarında tamamen harabeye dönen kilise onarıldı. Yıkılan kulesindeki 100 kiloluk soğan başlı çanın aynısı, 2012 yılında Moskova’da özel olarak yaptırılıp Diyarbakır’a getirildi.


http://www.armradio.am/tur/7046

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın