İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

‘Yılbaşı eğlenceleri Batı’nın hilekâr davranışlarıdır’

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***

Milli piyango adı altında oynatılan kumar ve yılbaşı kutlamaları hakkında konuşan vatandaşlar, yılbaşı kutlamalarının İslam’da yeri olmadığını ve şans oyunlarının dinimizce haram kıldığını söylediler.

Kur’an-ı Kerim’de açıkça yasaklanan kumar, “milli piyango” adı altında, her sene özellikle de yılbaşı öncesi televizyonlarda reklamı yapılarak devlet eliyle teşvik edilmesine tepkiler gelmeye devam ediyor.

2019 yılına girmeye sayılı günler kala, değişik çevreler tarafından Hristiyan geleneği olarak kutlanan yılbaşı ve devlet eliyle oynatılan “milli piyango” ile ilgili konuşan vatandaşlar, toplumun devlet eliyle kumara ve günaha teşvik edilmesinin kabul edilemez olduğunu ve yılbaşı eğlenceleri Batı’nın hilekâr ve vahşileşmiş davranışlarından başka bir şey olmadığını söylediler.

Siirt Üniversitesi tarih bölümü 2’nci sınıf öğrencisi Ümmü Gülsüm, yılbaşı adı altında yapılan eğlence ve kutlamaların, Batı’nın ilmi ve irfanını değil, hilekâr ve vahşileşmiş davranışlarını bu topluma benimsetmek için yapıldığını söyledi.

“İslam medeniyetini hayatımıza taşımalıyız”

Yılbaşı, Noel’in Hristiyanlardan gelen bir kavram olduğunu belirten Gülsüm, “Müslümanlık asla kadın olsun, erkek olsun eğlenmeyi, gezmeyi yasaklamamıştır. Çünkü Müslümanlık demek yozlaşmış insanlar demek değildir. İslam, medeniyet demektir ve bütün dünyada var olan bir medeniyettir. Biz bu medeniyeti kendi hayatımızda uygulayabilirsek muasır devletler seviyesine ulaşabiliriz. Yılbaşı adı altında yapılan eğlence ve kutlamalar, Batı’nın ilmi ve irfanını değil, hilekâr ve vahşileşmiş davranışlarını bu topluma benimsetmek için yapılan etkinliklerdir. Çünkü Batı denilince onların yapmış olduğu ahlaksızlıklar akla geliyor ve biz onların ahlaksızlıklarını alıyoruz. Onların ilim ve irfanını almadığımız ve kendi örf adetlerimizi öğrenmediğimiz sürece Batılılar, bizlere kendi örf ve adetlerini empoze edeceklerdir. İnterneti açtığımızda birçok ahlaksızlığın Batılıların kültürlerinde olduğu görebiliyoruz ve biz toplum olarak bu ahlaksızlıklardan uzak durabilmemiz için kendimizi geliştirip, okumamız gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

“İslam medeniyetini insanlarımıza aşılamamız gerekiyor”

Anne ve babanın çocuklar için rol model olduklarını unutmaları gerektiğine dikkat çeken Gülsüm, çocuklarımızı İslami bir ahlak ile yetiştirmemiz durumunda hem dünyalarını hem ahiretlerini kurtaracaklarını söyledi.

İslam medeniyetinden daha güzel bir medeniyet olmadığına vurgu yapan Gülsüm, “Bu medeniyeti insanlarımıza aşılamamız gerekiyor. Ben bir anne adayıyım ve yarın öbür gün evlatlarıma İslam medeniyetini öğretmezsem çocuklarımı bir kurt gibi kaparlar, yer ve parçalarlar. Ben çocuklarıma ne kadar İslami bir ahlak, terbiye, anne babaya hürmeti öğreterek büyütürsem ahiretim dünyam ve toplumumum için faydalı bir birey yetiştirmiş olurum. Çünkü terbiye ailede başlıyor ve o ailede içki içiliyorsa, o çocukta içki içer. Ben sigara kullanıyorsam çocuğum da sigara kullanır ve ben ne yaparsam çocuğum aynı şeyleri yapar. Çünkü ben onun için rol modelim, toplumun oluşması ailede başlar ve çevrede biter. Bu sebeple yılbaşı kutlamayın kutlayacaksanız Mekke’nin fethini kutlayın.” ifadelerini kullandı.

“İnsanlarımız dinlerini bilmedikleri için başkalarının bayramlarına özeniyor”

Yılbaşı kutlamalarındaki asıl gayenin insanları alış veriş ve eğlence merkezlerine sevk etmek olduğuna dikkat çeken Talip Yan, insanların kendi dinlerini iyi bilmedikleri için bu tür kutlamalara ilgi gösterdiklerini söyledi.

“Bizler bu kutlamalara Yılbaşı diyoruz; fakat onlar Noel diyor. Bu kutlamalardaki asıl gaye insanları alış verişe, kafelere, barlara, eğlence merkezlerine gitmeye sevk etmek için büyük organizasyonlar yapılıyor. Büyük hediye kampanyalar ve reklamlar yapılarak bu tür kutlamaları sempatik göstermeye çalışıyorlar ve maalesef insanlarımız gelenek ve göreneklerini, dinlerini çok iyi bilmedikleri için başkalarının bayramlarına özeniyor ve aşırı ilgi gösteriyorlar. Milli piyango ismi aslında bir algıdır. Neden mili deniliyor? Hani bizde yerli malı var ya insanların benimsemesi ve destelemesi için mili deniliyor. Aslında mili dediğimiz şey kültürde, gelenek, görenekte, dinde olan bir şey ve insanlar dinlerinde, kültürlerinden uzaklaştığı için bunun milli olmadığının farkına varamıyorlar. Çok basit bir şeymiş gibi 10-15TL vererek büyük para kazanmaya çalışıyorlar. Bu Komünizmin başıdır. Çünkü Mili piyangonun mantığı, 100 kişiden para alıp bir kişiye vermek ve bu şekilde birkaç kişiyi zengin yaparak, diğerlerini fakirleştiriyorlar.” ifadelerini kullandı.

“İnsanları yanlışa iterek kazanılan paradan ne hayır gelir”

Kumar ve milli piyango gibi insanları sömürmesine rağmen devlettin gelir elde etmesinden dolayı vazgeçemediğine dikkat çeken Yan, “Sırf gelir kaynağıdır diye Türkiye’de alkol, mili piyango, şans oyunları oynatılıyor. Tamam, bunlar devlete katkı sağlıyor; ama nasıl sağlıyor? Bunun gelir sağlaması önemli değil, nasıl sağladığı önemli, bugün toplum ölüyorsa devletin kalkınmasının ne önemi var. Bu gün Amerika’da insanlar intiharın eşiğinde, Rusya intiharların en çok yaşandığı ülkelerden bir tanesi, zenginler; ama hakları kalkınmamış, halkın ruh sağlığı yerinde değil, ruhları sömürülmüş bir şekilde yaşıyorlar. Bunu ne anlamı var? Sen istediğin kadar zengin ol veya dünyaya hükmet; ama senin halkın mutsuz osun, senin halkın eziyet çeksin, senin halkın yanlış şeyler yapsın bunun bir anlamı kalır mı? Evinizde Kur’an-ı Kerim vardır, en baştadır. En çok saygı duyduğunuz kitaptır; ama elinize en az aldığınız şeydir. Şimdi insanlar size domuz etini sevdirse veya yeseniz bir şey kaybetmezsiniz, tamam günahtır; ama onlara çok fazla bir katkınız olmaz. Ama siz yılbaşı bileti, içki ve sigara aldığınız zaman onlara katkınız olacak. Onlar bunları bildiği için bu tür şeyleri insanlara sempatik göstermeye çalışıyor. Biz bugün yılbaşı bileti aldığımız zaman, yarın Filistin’de, Yemen’de senin Müslüman kardeşlerin ölecek. Onlar bunları bildiği için asıl olan meselelere el atıyorlar.” şeklinde konuştu.

“Kumar oyununun başına ‘mili’ kelimesinin getirilmesi yanlış”

Hristiyanların yılbaşını kutladığı bir günü Müslümanların kutlaması Hristiyanlara özenmek olduğunu belirten Siirt Üniversitesi Öğretim Üyesi Kenan Tan, bunun başka anlamının olmadığını söyledi.

İslami olarak kullandığımız takvim benim bildiğim kadarı ile Hicri takvimdir. Hicri takvim ve Miladi takvim aynı olmadığı için yılbaşının kutlanmasını doğru bulamıyorum, talih ve şans oyunları İslam’da yasaklanmıştır. Bu nedenle hiçbir şekilde bu kutlamaları meşru hale getirmek mümkün değildir. Şans ve talih oyunları sadece yılbaşında başka insanların ceplerini doldurmak için kurgulanmış bir hadisedir. Mili piyango İslami düşünceye uygun değil, yani bir kumar oyununun başına Mili kelimesinin getirilmesini de son derece yanlış buluyorum. Hristiyanların yılbaşını kutladığı bir günü bizim de kutlamamız onlara özenmektir. Bunun başka bir anlamı yok, yılbaşı gecesi adı altında içkili eğlenceler düzenleniyor, alışveriş çılgınlıkları yaşanıyor. Bunlar kesinlikle dinimize uygun değil, mesele sadece toplanıp eğlenmekse, bunu yılbaşında yapmak zorunda değiliz. Bizim Kutlu Doğum haftamız, Kadir Gecemiz,  kandil gecelerimiz var, kutlanacaksa bunlar kutlanmalıdır. Müslüman bir ülkeyiz; ama maalesef dini günlerimiz için gösterilen hassasiyet ile yılbaşı veya yabancıların bizlere dayattığı sevgililer gününe verilen önem, maalesef dini günlerimize verilen önemden daha fazla ve bu çok yanlış bir şeydir.” ifadelerini kullandı.

“Devlet kumarı teşvik ederek halkının yozlaşmasına neden oluyor”

Devlet bu tür oyunları teşvik ederek halkının daha fazla yozlaşmasına neden olduğunu vurgulayan Mahmut Öken, bu noktada Diyanet’in devreye girmesi gerektiğini ve halkı bilinçlendirmesi gerektiğini söyledi.

Öken, “Maalesef Müslümanlar, yılbaşına önem verdikleri kadar dini günlerine önem vermiyorlar ve Müslümanlar da bu gecelerde içki içiyor, kutlamalar düzenliyorlar. Burada yanlış olan şey devletin buna engel olmamasıdır. Diyanet’in bu noktada sessiz kalması çok yanlış bir durum, vatandaşları Kur’an ve Hadislerle uyarması, bilinçlendirmesi gerekiyor; fakat biz Diyanet yetkililerinin televizyonlara çıkıp vatandaşları uyardığını göremiyoruz. Bu tür kutlamaları devletin engellemesi ve halkını bilinçlendirmesi gerekiyor; ama biz bunu göremiyoruz. İnsanlar piyango bileti alarak, umutlarını oradan çıkacak paraya bağlıyor; ama sadece birkaç kişi kazanıyor ve o kazananların da hayatı daha sonra paramparça oluyor. Yılbaşı kutlamaları bizlere Batı’dan gelen bir uygulamadır. Devlet bu tür oyunları teşvik ederek halkının daha fazla yozlaşmasına neden oluyor.” dedi.

Müslüman bir ülke olarak yılbaşı kutlamalarının yapılmasını ve kumar oynanmasını yanlış bulduğunu belirten Diyar Kaplan, kumarın Kur’an’da haram kılınmasına rağmen her yıl milli piyango bileti aldığını fakat bunu yanlış bulduğunu belirtti. Kaplan, yılbaşı kutlamalarının Yahudi ve Hristiyan âdeti olduğunu ve bundan sonra milli piyango bileti alarak kumar oynamayacağını söyledi. (Murat Orhan-İLKHA)

[youtube https://www.youtube.com/watch?v=cXOi6Jbpims]

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı

Diyarbakır'daki sokağa çıkma yasağı kaldırıldı


https://dogruhaber.com.tr/haber/321252-yilbasi-eglenceleri-batinin-hilekar-davranislaridir/

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın