İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

HELÂL OLSUN SANA BRUCE FEİN

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***

 

Nurettin Şenemre

HELÂL OLSUN SANA BRUCE FEİN

ABD’den şok rapor. ABD eski Başkanı Reagan’ın danışmanı Fein: “Beyaz Sarayda araştırma yaptı, meşhur olayda Ermenilerin 2 milyon Müslüman Osmanlı’yı katlettiği ortaya çıktı!!!.. Ermeniler, kendi Arşivlerini açmıyorlar, çünkü bu gerçeğin ortaya çıkmasını istemiyorlar!!!…” dedi.

ABD Başkanı Ronald Reagan’ın Hukuk danışmanlığını yapan Bruce Fein, sözde Ermeni soykırımı iddialarını değerlendirdi. Ermenilerin bu iddialarının son derece asılsız olduğunu belirten Fein, Reagan’ın başkan olduğu 1981′de bu konunun Beyaz Saray tarafından araştırıldığını ve iddiaların asılsız olduğunun belgelendiğini söyledi. İşte sözde Ermeni soykırımı konusunda Fein’in açıklamaları:

“Osmanlı İmparatorluğu’nun azınlıklara karşı “müthiş” sayılabilecek bir özen gösterdiği gerçeğini unutmamak gerekir. Azınlıklar, kendi dini özgürlüklerini ve hayatlarını son derece rahat bir şekilde sürdürdü.

Ermeni terör çeteleri I. Dünya Savaşı sırasında Fransa ve Rusya ile birlikte Osmanlıları öldürdü. Bu rakamın 2 milyon civarında olduğu bir gerçektir. Ermeni kayıplarının ise 500 bin civarında olduğu araştırmalarla kanıtlandı. Burada asıl önemli konu, Ermenilerin ihanetidir!!!.. Osmanlı da kendisini savundu!. Özellikle ABD’de yaşayan Ermeniler, soykırım yalanı ile büyük getiri sağlıyor. ABD yönetimi de büyük paralar döndüğü için Ermenileri karşısına almak istemiyor. Ermeniler ısrarla kendi Arşivlerini açmıyor. Çünkü yıllardır soykırım yalanı ile dönen getirimi kaybetmek istemiyorlar. Arşivler açıldığı anda gerçek ortaya çıkacak.”

 

Ben Unutmamıştım

Hz. Ömer elinde bastonuyla çarşıda yürüyordu. Yolun ortasında duran bir adama rastladı. Adama bastonun ucuyla dürttü ve ;

– Yolun ortasında durma diyerek adamı uyardı.

Aradan bir yıl geçti ve Hz. Ömer aynı adama tekrar rast gelince;

– Hacca gitmek istiyor musun? diye sordu adam;

– Gitmek istiyorum dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer adamın elinden tutup evine götürdü ve 600 Dirhem verdikten sonra;

-Bunu kendine yol masrafı yap. dedi ve “bunu sana niçin veriyorum biliyor musun?” diye sordu. Adam;

– Bilmiyorum diye cevap verince Hz. Ömer;

-Geçen yıl sana bastonumun ucuyla vurdum ya onun için veriyorum dedi.

-Ya Emire’el-müminin ben çoktan unutmuştum bile deyince Hz. Ömer;

-Ben unutmamıştım der.

 

Anneler Kahramandır

Thomas Edison bir gün eve geldiğinde annesine bir kağıt verdi ve “Bu kağıdı öğretmenim verdi ve sadece sana vermemi tembihledi”. dedi.

Annesi kağıdı gözyaşları içinde oğluna sesli olarak okudu: “Oğlunuz bir dahi. Bu okul onun için çok küçük ve onu eğitecek yeterlilikte öğretmenimiz yok. Lütfen onu kendiniz eğitin.”

Aradan uzun yıllar geçtikten sonra Edison’un annesi vefat ettiğinde, o artık yüzyılın en büyük bilim adamlarından biriydi ve bir gün eski aile eşyalarını karıştırırken birden bir çekmecenin köşesinde katlı halde bir kağıt buldu ve alıp açtı.

Kağıtta “Oğlunuz “şaşkın” (akıl hastası) bir çocuktur. Artık kendisinin okulumuza gelmesine izin vermiyoruz…” yazılıydı.

Edison saatlerce ağladıktan sonra günlüğüne şu satırları yazdı: Thomas Alva Edison, kahraman bir anne tarafından, yüzyılın dâhisi haline getirilmiş, “şaşkın” bir çocuktu.

 

Kuyuya Düşen Eşek

Bir gün, bir çiftçinin eşeği kuyuya düşer. Adam ne yapacağını düşünürken, hayvan saatlerce anırır. En sonunda çiftçi, hayvanın yaşlı olduğunu ve kuyunun da zaten kapanması gerektiğini düşünür ve eşeği çıkartmaya değmeyeceğine karar verir.

Bütün komşularını yardıma çağırır. Her biri birer kürek alarak kuyuya toprak atmaya başlarlar. Eşek ne olduğunu fark edince, önce daha beter bağırmaya başlar. Sonra, herkesin şaşkınlığına, sesini keser.

Birkaç kürek toprak daha attıktan sonra, çiftçi kuyuya bakar. Gözlerine inanamaz. Eşek, sırtına düşen her kürek toprakla müthiş bir şey yapmakta, toprağı aşağıya silkeleyerek yukarı çıkmasına basamak hazırlamaktadır.

Bir süre sonra, komşular toprak atmaya devam edince, herkesin şaşkınlığı altında eşek, kuyunun kenarından dışarı bir adım atıp, koşarak uzaklaşır!

Hayat üzerinize hep toprak atacaktır; her türlü pislik ile. Kuyudan çıkmanın sırrı, bu pisliği silkeleyip bir adım yükselmektir.

Sıkıntılarımızın her biri bir adımdır. En derin kuyulardan bile yılmayarak, usanmayarak çıkabiliriz. Silkelenin ve biraz daha yukarı çıkın.


http://golcukhaber.com.tr/2018/12/helal-olsun-sana-bruce-fein/

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın