İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Sevan Nişanyan’dan Amerika Ermeni Ulusal Konseyi’ne yazılı cevap

2013’ten beri cezaevinde bulunan Ermeni dilbilimci, yazar ve turizmci Sevan Nişanyan, Türkiye’de son dönemde artan hak ihlalleri ve tutuklamalara karşı mücadele çağrısıyla Amerika Ermeni Ulusal Komitesi’ne (ANCA) mektup iletti. Nişanyan, Ermenistan Diaspora Bakanlığınca William Saroyan nişanıyla ödüllendirilmesi vesilesiyle özel bir mesajla dayanışmasını bildiren ANCA’ya yazılı olarak cevap verdi.

Gazeteci ve yazarların yanı sıra HDP eşbaşkanları Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ile milletvekillerinin tutuklanmasını hatırlatan Nişanyan, “Kürt siyasetinin yok edilişi ve anayasal düzenin çöküşü, eninde sonunda trajik geçmişini aşacağını umduğumuz bu ülkenin kasvetli geleceğine işaret ediyor” değerlendirmesini yaptı.

Uluslararası Sevan Nişanyan’a Özgürlük ve Adalet Komitesi tarafından 15 Kasım Tutuklu Yazarlar Günü’nde basına da aktarılan mektupta özetle şöyle denildi:
“Yakın bir geçmişe kadar bu ülkede birçokları daha demokratik, liberal ve hoşgörülü bir gelecek düşlemeye cesaret ettiler. Gururla söyleyebilirim ki Hrant Dink’in başını çektiği bazı Ermeni aydınlar, bu gayeyi dillendirme ve geliştirmekte aktif ve etkin oldular.
Türkiye’nin son dönemde şiddet ortamına ve mutlakiyete düşüşü, çoğumuzu feci bir hayal kırıklığına uğrattı. Benim hapsedilmem, gelen felaketin belki de bir ön ihtarıydı.
Şimdi yazarların ve kanaat önderlerinin topyekün tutuklanması, adalet sisteminin tahrip oluşu, Kürt siyasetinin yok edilişi ve anayasal düzenin çöküşü, eninde sonunda trajik geçmişini aşacağını umduğumuz bu ülkenin kasvetli geleceğine işaret ediyor.
Amerika’daki arkadaşlarımızın, özellikle Ermeni Ulusal Komitesi’nin, Türkiye’nin içinde bulunduğu talihsiz duruma karşı hassasiyetlerinin devamlı olmasını ümit ediyorum. Bu ülke, istesek de istemesek de, ortak mirasımızın büyük bir kısmını teşkil eder. Mesele uygar toplumu muhafaza etmektir. Aynı zamanda da bir Ermeni meselesidir, çünkü Ermeniler, dünyadaki diğer uluslar gibi özgürlük, hoşgörü ve medenilik içinde hayatta kalabilir ve hatta belki serpilebilirler.”
Kaynak:   Ermenihaber.am

Yorumlar kapatıldı.