İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

‘Aylarca aç kaldık, hep bulgur yedik’

Musul’u kurtarma operasyonu sürerken, Erbil’e gelen ve buradan Hazır bölgesindeki mülteci kampına yerleştirilen aileler, 2.5 yıl süren DAEŞ işgali altındaki zulmü anlattı… Hıristiyan kasabası Bertella’nın DAEŞ işgalinden kurtarılması sonrası Hıristiyan aileler evlerine dönmeye başladı. Erbil’den ilçeye gitmek için papazlar ve Hıristiyan din adamları akın etti. Bertellalı Papaz Davut Süleyman Uşek, “Yüzlerce Hıristiyan, kadın çocuk, yaşlı insanımız DAEŞ tarafından öldürüldü ve tutuklandı. Halen Musul’da 20 Hıristiyan cezaevinde tutuluyor. DAEŞ kasabayı işgal edince ilk önce kiliseyi tahrip etti sonrada içine dinamit koyup patlattı. Şimdi kasabada kiliseyi yapıyoruz. Artık inancımızı rahatça yerine getireceğiz” dedi.

***

Musul’u kurtarma operasyonu sürerken, Erbil’e gelen ve buradan Hazır bölgesindeki mülteci kampına yerleştirilen aileler, 2.5 yıl süren DAEŞ işgali altındaki zulmü anlattı.

Namık Durukan / Milliyet – ’DAEŞ zulmü altında 2.5 yılı aşkın süre yaşayan ve köylerinden kaçarak Erbil ve Dohuk’ta inşa edilen geçici kampalara gelen aileler, kabus gibi geçen günlerini anlattı. Anılarında açlık, sefalet ve zulüm var…
Musul’u kurtarma operasyonu sürerken, Erbil’e gelen ve buradan Hazır bölgesindeki mülteci kampına yerleştirilen aileler, 2.5 yıl süren DAEŞ işgali altındaki zulmü anlattı. Operasyon, Hıristiyan kasabası Bertella ve Başika çevresinde yoğunlaşırken, çatışma bölgesindeki köylerden kaçan binlerce aile Erbil ve Dohuk’ta inşa edilen geçici barınma merkezlerine yerleştiriliyor. 4 gün önce Bertella’ya yakın Topzava köyünden 900 aile, Hazır bölgesine ulaştı. Hazır kampına giren Milliyet, 2.5 yıl DAEŞ işgali altında olan Topzava köyündenden Kürt ve Arap ailelerle görüştü. 25 kişiden oluşan ailesiyle kampa yerleşmeye çalışan 33 yaşındaki Hafız Musa, “Köyümüz Musul’a 15 kilometre mesafede. Irak ordusu köyün sınırına dayandığında DAEŞ savunmaya çekildi. Zaten 2.5 yıldır DAEŞ işgali altında inliyorduk. Erbil’e doğru kaçtık. Bizi bu kampa getirdiler” dedi. “DAEŞ’in kuralları çok ağırdı” diyen Musa, şöyle devam etti:
“Sakal, bıyık kestirmek yasaktı. Sigara içenlere kırbaç cezası veriliyordu. İkinci kez ihlal edenleri büyük cezalar bekliyordu. Peçe takmayan kadınları yakalayıp Musul’a götürüyorlardı. Tünel kazma çalışması yaptılar, hafriyatını çıkarmak bile iki yıl sürdü. Yapılan tüneller köyleri birbirine bağlıyordu. Bazı tünellerin Musul’a uzandığı belirtiliyordu.”
Aileyle görüşmek yok
Adının Ayşe olduğunu söyleyen orta yaşlı bir kadınsa, en çok peçe takıp kara çarşaf giymenin kendilerini zorladığını belirterek, “Gözümüzün dışında bir yerimiz görüldüğünde tutukluyorlardı. Kardeşimiz, babamız dışında erkeklerle görüşmemiz yasaktı. Amcaoğlu ile görüşmek ve önünde normal kıyafetle dolaşmak yasaktı. Yüzük, bilezik gibi altın tokalar yasak ve haramdı. Kadınlar çıplak ayakla, evde bile dolaşamazdı. Gelenek ve göreneklerimiz vardı, onları bize unutturdular” dedi.
Ahmet Muhammet adlı Musullu da, bölgede Hıristiyan, Arap ve Ezidilerin dışında Kürtlerin farklı bir kolunun yaşadığını söyledi. Şebek Kürtlerinin yaşadığı köylerin tamamının DAEŞ tarafından işgal edildiğini anlatan Muhammet, “Şebek Kürtleri Başika ve Bertella arasındaki 85 köyde yaşıyorlardı. Sadece üç köyde insan kaldı. Onlar da DAEŞ zulmü altında inledi” diye konuştu.
9 çocuğuyla Hazır kampına yerleştirilen Arap Ali Mustafa, “DAEŞ işgalinde büyük acılar çektik. Arabamı, evimi, hayvanlarımı kaybettim. Açlık çekiyorduk. 3 ay pirinç yiyemedik. Çok pahalıydı. İhtiyaç maddelerinin çoğu karaborsadan satılıyordu. Musul’da halk yarı aç yarı tok yaşıyordu. Sürekli bulgur yiyorduk. Sigara yasak olmasına rağmen, DAEŞ’liler karaborsada satıyordu. Katı şeriat kurallarına rağmen hırsızlık almış başını gidiyordu. Yöneticiler bile çalıyor, rüşvet yiyordu” dedi.
Papazlar da dönüşte
Hıristiyan kasabası Bertella’nın DAEŞ işgalinden kurtarılması sonrası Hıristiyan aileler evlerine dönmeye başladı. Erbil’den ilçeye gitmek için papazlar ve Hıristiyan din adamları akın etti. Bertellalı Papaz Davut Süleyman Uşek, “Yüzlerce Hıristiyan, kadın çocuk, yaşlı insanımız DAEŞ tarafından öldürüldü ve tutuklandı. Halen Musul’da 20 Hıristiyan cezaevinde tutuluyor. DAEŞ kasabayı işgal edince ilk önce kiliseyi tahrip etti sonrada içine dinamit koyup patlattı. Şimdi kasabada kiliseyi yapıyoruz. Artık inancımızı rahatça yerine getireceğiz” dedi.

Yorumlar kapatıldı.