İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Cerablus neden önemli?

Ayşe Karabat
Türkiye’nin askeri harekât başlattığı Cerablus’un kontrolü üç açıdan önem taşıyor: IŞİD’in yok edilmesi, PKK’nın Suriye kolu PYD’nin Türkiye sınırını kuşatmasının önlenmesi ve Suriye muhaliflerine alan açılması. Türkiye’nin askeri harekât başlattığı Cerablus hem Türkiye’nin, hem Suriye’nin hem de Ortadoğu’nun geleceği açısından kritik önemde. Cerablus, Türkiye’ye de en son Gaziantep’te olmak üzere bir çok saldırıda bulunmuş IŞİD’in batıya açılan son önemli kapısı.

IŞİD, Haziran 2014’te Musul’u ele geçirdikten sonra hilâfet de ilan etti. Arkasından da elinde tuttuğu toprakları genişletmeye başladı. Suriye ve Irak’ta kontrol altına aldığı topraklar geniş bir alana ulaştı. Ancak, ABD öncülüğündeki koalisyon IŞİD’i geriletmeye başardı. Gelinen noktada bu gerileme sonucu IŞİD’in dünya ile bağlantısını sağlayan son önemli bölge Cerablus. Yakın bir zamanda Mumbuç’u da kaybeden IŞİD gücünün önemli bir kısmını da Cerablus’a yığdı. Cerablus’tan IŞİD’in temizlenmesi durumunda, örgütün iyice gerileyeceği düşünülüyor. Bu, bütün dünyayı da rahatlatacak bir durum.
Türkiye’nin çevrelenmesi engellenecek
PKK’nın Suriye kolu PYD, Suriye’de iç savaş başladıktan sonra 2014 Ocak ayında önce Cezire’de sonra da Afrin ve Kobani’de kanton kurduğunu ilan etti.
Türkiye, defalarca PYD’ye tek taraflı eylemlerden kaçınması ve Suriye’nin geleceğinin, Suriye halkının tamamı tarafından belirlenmesi gerektiğini dile getirdi. Ancak, bu uyarıları dikkate alınmadı. ABD, IŞİD ile mücadelesinde PYD’yi kara gücü olarak devreye soktu.  Haziran 2015’te PYD iki kantonunu, Cezire ve Kobani’yi birleştirdi. Bu iki kanton arasındaki alanı ağırlıklı olarak IŞİD’den aldı. Buralarda nüfus değişiklikleri de yaptı.
Birleşen iki kantonun batıdaki Afrin kantonuyla da bütünleşmesi durumunda, Suriye’nin kuzeyinde, bütün Türkiye sınırı boyunca, PKK’nın Suriye kolu PYD’nin yönettiği bir yapılanma ortaya çıkacak. Türkiye’nin Ortadoğu ile olan bağının arasına bu yapılanma girmiş olacak. Şimdilik bu iki kanton arasında Cerablus ve Azez arasındaki bölge var. Bu bölgenin Azez’den Çobanbey’e kadar olan yaklaşık 40 kilometrelik kısmı muhaliflerin, Çobanbey’den Cerablus’a kadar olan kısmı da IŞİD’in elinde.
Türkiye, PYD’nin kontrolündeki bu iki kantonun birleşmesinin önlenmesi için PYD’nin Fırat’ın batısına geçmemesi için defalarca uyarıda bulunmuştu. ABD’nin PYD’nin Fırat’ın batısına geçmemesi için söz verdiği de biliniyor. Ancak PYD, Türkiye’nin kırmızı çizgisi olarak ilan ettiği Fırat’ın batısına, Türkiye sınırı boyunca değil ama daha güneyden geçerek Mumbuç’u aldı. ABD, Mumbuç’ta PYD güçlerinin kalmayacağına ilişkin açıklamalar yapsa da şu anda PYD o bölgede.
Muhaliflere alan
Rus desteği alan Şam Yönetimi, Suriye’deki diğer muhalifleri son bir yılda ağır bir biçimde geriletti. Özellikle son zamanlarda Halep zaman zaman kuşatma altında kalıyor. Bu da muhalifleri zor durumda bırakıyor. Ayrıca Azez’deki muhaliflerle, İdlib’deki muhalifler arasında bir bağlantı da yok. Bu iki alan arasındaki koridor Ocak ayında Şam tarafından kapatıldı. Türkiye’nin başlattığı Cerablus harekâtına Özgür Suriye Ordusu şemsiyesi altında Suriye muhalifleri de katılıyor.  Cerablus ve civarından IŞİD’in temizlenmesi durumunda, muhaliflere de alan açılmış olacak.
Kaynak: Al Jazeera
Ayşe Karabat
1970 yılında Ankara’da dünyaya geldi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünden mezun oldu. 1995’den beri çeşitli dergi, gazete ve TV kanallarında muhabir olarak çalıştı. Filistin ve Lübnan’da yaşadı. Kudüs’ün Gönüllü Sürgünleri (Everest Yayınları, 2010) adlı bir romanı ve Suriye Savaşları (Timaş Yayınları, 2013) başlıklı bir inceleme kitabı bulunan Karabat, Al Jazeera Türk’te haber editör yardımcısı olarak görev yapıyor.

Yorumlar kapatıldı.