İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Türkiye’ye Kıskaç Harekâtı!

Rahim Er /rahim.er@tg.com.tr
Rusya Federasyonu, Ermenistan’ın fiili garantörüdür. Hudutlar ve gümrükler Rus asker ve polisinin denetiminde. Bu hâl, Rusların Ermenilere olan muhabbetlerinden değil, millî menfaatleri sebebiyledir. Böylece Rusya, güney Kafkasya’da en uç noktaya kadar sarkmış olma imkânını elinde tutmaktadır. Ermenistan-Azerbaycan-Dağlık Karabağ-Türkiye-Kapı açılması… gibi aşılamayan mes’elelerin arka planındaki saklı güç Rusya’dır. Rusya olmasa biz, Ermenistan’la yaşadığımız problemleri daha bir kolaylıkla çözebiliriz. (Yani bir kaşık suda boğarız. HYETERT)

I. Dünya Harbi öncesi Ermenileri kışkırtıp Kürt ve Türk Müslüman Osmanlı ahalisine saldırtan Ruslar, hâlâ aynı yoldalar. 

Ruslar geçen asrın başlarında Kars, Ardahan, Sarıkamış ve  o çevreyi boşaltıp çekilmek zorunda kalınca tabiatiyle Ermenistan dahil şark vilayetlerimiz üzerinden Akdeniz ve sıcak iklime inemedi. Bunun üzerine rejim değişse de gaye değişmediği için SSCB döneminde Mısır ve Suriye’ye el attı. Suriye, Hafız Esad ile birlikte bir doğu bloku peykine döndü.
SSCB/Sovyet Sosyalist Birlikleri, dağılınca Rusya’nın Orta Doğu, Akdeniz ve  Suriye’deki de etkisi kırıldı. Ne var ki ufuksuz Batı, bu Rusya’ya altın tepsi içinde fırsatlar sundu.
Suriye’ye o ne olduğu meçhul Arap Baharı gelip de iç harp çıkınca Rusya Federasyonu 2012’den başlayarak Tartus’taki deniz üssünü ayağa kaldırmakla kalmadı, Lazkiye, Hama ve Humus’ta da kara üsleri açtı. Son olarak bu yakınlarda Palmira’da üs kurdu. Tartus, artık Rus savaş gemileriyle üs ağırlıklı bir şehir olmuş vaziyette. Gemilerden birinin “Büyük Petro” adını taşıması çok manidardır. Büyük Petro, Osmanlı ecdadımızın “Deli Petro” dediği çarları. Bu çar, milletine Akdeniz’e, oradan sıcak denizlere inmelerini vasiyet etmiştir.
Bugün varılan noktada Suriye’nin parçalanması kaçınılmazdır. Zaten  parçalanmamış hangi parçası kaldı? Doğacak -ismi her ne olacaksa- Nusayri Devleti, güneyimizdeki yeni
Ermenistan olacaktır. Bu devlet, bugün Baas rejiminde olduğu gibi hatta daha fazlasıyla Rus hakimiyetine girer. Rusya, garantör olur. Ermenistan’daki gibi veya ona yakın şekilde hudutlar, hava sahası ve gümrükler Ruslar tarafından korunur. Putin Rusyası, bugün işte bu projeyi sür’atle hayata geçirme gayretinde. Görünüşteki kızgınlıklarına aldanmamalı. Hava sahamızı bizi tahrik için ihlal etmiş olmaları çok kuvvetle muhtemeldir. Onlar böyle bir ihlalin sonucunu biliyorlardı. İhtilaf çıksın istediler. Mağdur rolü oynayıp istikbaldeki Nusayri Devletini şekillendirerek Orta Doğu ve Akdeniz’e iyiden iyiye çöreklenme hesabındalar. Suriye limanlarındaki savaş gemileriyle Hind Okyanusundan Atlantik’e kadar bütün denizlerde nüfuz sahibi oldular.
Bu manzaranın akıbetini görmemek mümkün değil. Rusya, Ermenistan ve Nusayri Devletiyle Türkiye’yi kuzeyden ve güneyden ablukaya almış olacaktır. Bir de PYD devletleşirse ve hele bir de sırtını Rusya’ya veya batıya yaslarsa coğrafya bütünüyle aleyhimize döner. Öyle ise Ankara, Irak, İran, Suriye, Türkiye Kürdü demeden Osmanlı zamanında olduğu gibi bütün Kürtlere sahip çıkmalıdır.
Biz, kardeşlerimize sahip çıkamayınca, birileri onları bize karşı kullanmakta.
Çözüm süreci, yeniden düşünülmeli.
Dört başı mamur şekilde tekrar gündeme gelmeli.
02.12.2015

Yorumlar kapatıldı.