İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

6-7 Eylül, bir daha asla!

Başta Rumlar olmak üzere binlerce insanın Türkiye’yi terk etmesine sebep olan 6-7 Eylül olayları, 60. yılında Dur De platformu ve İstanbullu Rumların Evrensel Federasyonu tarafından Galatasaray Meydanı’nda yüzleşme ve adalet talebiyle basın açıklaması yapılarak anıldı.
İstanbullu Rumların Evrensel Federasyonu adına açıklamayı okuyan Dimitri Françis, 6-7 Eylül 1955 olayları gibi kitlesel şiddet olaylarının anmasının, hiçbir zaman ve hiçbir yerde olmaması için yapılıyorsa anlam kazanacağını söyledi. Gerçekleştirilen anma töreninin olaylarda hedef alınan Rum, Ermeni, Yahudi ve Süryani toplumlarıyla dayanışma mesajı olduğunu belirten Françis, şöyle devam etti: ” Bizler Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak uğramış olduğumuz insan hakları ve vatandaşlık hakları ihlallerinin Anayasanın temel hükümlerine karşı olduğunun altını çiziyoruz. TBMM’nin Kasım 2012 tarihinde yayınladığı “Darbeler Araştırma Komisyonu Raporu”nda 6-7 Eylül 1955 kitlesel şiddet olayının Türkiye’de demokrasinin gerilemesine sebep olan rejim sapmalarının ilk adımı olduğu açıkça belirtilmektedir. İstanbullu Rum toplumu olarak, insan hakları ve vatandaşlık hakları ihlallerinin neticelerinin mümkün mertebede giderilmesinin bizlerin yanısıra bütün T.C. vatandaşlarının da yararına olacağına inanıyoruz.”
‘MAĞDURİYETLERİN SEBEBİ TEK TİP ULUS DEVLET ANLAYIŞI’
DurDe Platformu adına yapılan basın açıklamasını ise Gonca Şahin okudu. 6-7 Eylül olaylarının, Sünni, Müslüman ve Türk nitelikleri ağır basan tek tip ulus yaratma projesinin eseri olduğunu belirten Şahin, açıklamanın devamında şu ifadelerde bulundu: “Bizzat milletvekilleri, anaakım medya ve üst düzey kamu görevlileri tarafından “Ermeni kimliğini” aşağılayan tutum; Yahudilere karşı Naziler tarafından gerçekleştirilmiş Holokost’u ve toplumda yaygın antisemitizmi meşrulaştıran nefret söylemleri 1913’den bu yana yürütülen ulus-devlet politikalarının uzağında olmadığımızı gösteriyor. Barışçıl ve demokratik bir Türkiye Cumhuriyeti homojen ulus tasarımında kopuş olmadan mümkün olmayacaktır. Bunun ön koşulu ise gayrimüslim yurttaşların eşit birer vatandaş olarak kabul edilmeleri, geçmişteki mağduriyetlerin telafi edilmesi ve özür dilenmesidir. Devlet 6-7 Eylül mağdurlarından özür dilesin, ırkçı ve ayrımcı uygulamalara derhal son verilsin.”
NE OLMUŞTU?
Yunanistan’da Atatürk’ün evine bomba atıldığı iddiasının yayılması üzerine, 6 Eylül 1955’te ellerinde kazma, balta ve sopalarla sokaklara dökülen binlerce kişinin gayrimüslimlere ait ev ve işyerlerini yakıp yıkmasıyla başlayan olaylarda;15 kişi öldürülmüş, 300 kişi yaralanmış, 400 kadın tecavüze uğramış 5214 ev, 1004 işyeri, 73 kilise, 1 sinagog, 2 manastır, 26 okul tahrip edilmişti. Olayların ardından, Türkiye’de yaşayan binlerce gayrimüslim Türkiye’den göç etmek zorunda kalmıştı. (İstanbul/EVRENSEL)

Yorumlar kapatıldı.