İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

1876’dan günümüze.. 07 Haziran 2015 Pazar 1876’dan günümüze…

Arzu Akyol / arzu.akyol@aksam.com.tr
Bugün, bu topraklarda yapılan ilk seçimlerden tam 140 yıl sonra 25. dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerini seçmek için sandık başına gideceğiz. Bunu vesile edip seçim tarihimizdeki ilkleri ve enleri sizin için derledik. İlk seçimin Cumhuriyet’le gerçekleştiğini düşünüyorsanız, hafızalarımıza kazınan seçim sembollerini, ilk seçim afişini ve ilk seçim sloganını, en uçuk seçim vaatlerini merak ediyorsanız buyurun haberimize…

 İLK SEÇİM
İlk seçimler Cumhuriyet tarihiyle değil bundan 140 yıl evvel Kanun-u Esasi’nin yürürlüğe girmesiyle (1876)  başlar. Osmanlı Devleti 23 Aralık 1876 tarihinde Meşrutiyet’in ilanıyla parlamenter sisteme geçti. Yürürlüğe konan Kanun-i Esasi’yle de Meclis-i Umumi adıyla bir Meclis kurulmasına karar verildi. Meclis-i Umumi; üyelerini padişahın seçtiği ve görev süresinin hayat boyu olduğu Heyet-i Ayan ve üyelerinin halk tarafından seçileceği Heyet-i Mebusan’dan oluşacaktı. Türkiye Tarihi’nin ilk seçimi de Meclis-i Mebusan’ın 130 üyeliği için 1876 yılında yapılan seçimdir. Bu seçim sonunda ilk meclis;  69 Müslüman ve 46 gayrimüslim olmak üzere toplam 115 milletvekiliyle 19 Mart 1877 tarihinde padişah II. Abdülhamit’in huzurunda Dolmabahçe sarayının büyük salonunda yapılan törenle açıldı. Bu ilk Meclis’in üyeleri farklı etnik kökenlerden, dinlerden, mezheplerden gelmelerine rağmen nezaket kuralları içerisinde gayet uyumlu çalıştılar. Ancak bu Meclis’in çalışma süresi oldukça kısa oldu. Osmanlı-Rus savaşı nedeniyle 28 Haziran 1877 tarihinde tatil edildi. Meclis’in ikinci dönemi ise yeni seçilen milletvekilleriyle 13 Aralık 1877 tarihinde aynı usulle yeniden seçilen milletvekilleriyle açıldı. Ancak birinci dönemde yakaladığı uyumu bir daha bulamadı. Padişah II. Abdülhamit Rusların Yeşilköy önlerine kadar geldiği bir dönemde 13 Şubat 1878 tarihinde Kanuni Esasi’nin kendisine verdiği yetkiyle Meclis-i Mebusan-ı süresiz tatil etti.
EN UÇUK VAATLER
Süleyman Demirel’li DYP’nin bir ev ve bir arabayı simgeleyen “Her eve iki anahtar” vaadi DYP’ye 1991 seçimlerinde birincilik getirdi. Demirel’in Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından yerine gelen Tansu Çiller, vaatleri daha da ileriye götürerek, iki anahtarın yanı sıra bir de “Her mahalleye bir milyoner” sözü verdi. Siyasi tarihimizin unutulmayan kampanyalarından biri ise, Genç Parti’nin 2007 seçimleri için yürüttüğü kampanya oldu. Seçim meydanlarında sanatçılara konser verdiren ve döner ekmek dağıtan Genç Parti’nin
lideri Cem Uzan’ın söylediği “Mazot 1 lira olacak” vaadi hiç unutulmadı.
EN ŞAİBELİSİ 1946
Cumhuriyet’in ilk partisi, Mustafa Kemal’in 9 Eylül 1923’te kurduğu Cumhuriyet Halk Fırkası’dır. I. Dünya Savaşı’nın bitmesine dek Türkiye Cumhuriyeti tek partinin hâkimiyeti altında yoluna devam etti. Savaş ertesi değişen dünya dengelerini Türkiye’ye de yansıdı. Cumhuriyet Halk Fırkası milletvekilleri olan Adnan Menderes ve Fuad Köprülü’nün 21 Eylül 1945’te partiden ihraç edilmeleri ve bunu izleyen bir haftalık süreç içinde Celal Bayar’ın partiden istifa etmesi, Türk siyasi arenasında yeni bir parti kurulmasına sebep oldu. 7 Ocak 1946 yılında Demokrat Parti, Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuad Köprülü ve Refik Koraltan tarafından kuruldu. DP’nin örgütlenmesini tamamlamasına fırsat olmadan, 1947’de yapılması gereken seçimler bir yıl öne alınarak seçim yapıldı. Seçimden önce çıkarılan 4918 sayılı Milletvekilleri Seçimi Kanunu ile iki dereceli seçim sistemi, tek dereceli çoğunluk seçim sistemine dönüştürüldü. Ancak “açık oy, gizli tasnif” yöntemi yerini korudu ve denetim adli birimler yerine idari birimlerce yapıldı. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk çok partili seçimi olan bu seçim bu özellikleriyle “En şaibeli seçim” olarak tarihe geçti.  21 Temmuz 1946’da yapılan seçimde CHP 396, seçime ancak 16 ilde giren DP 62, bağımsızlar ise 7 milletvekili çıkardı. “Gizli oy, açık sayım” ise Türkiye seçim tarihine 1950’de girdi. Çok partili dönemin 14 Mayıs 1950 milletvekili seçimi, seçim öncesinde çıkarılan 5545 sayılı “Milletvekilleri Seçimi Kanunu’na göre, tek dereceli, eşit, genel, gizli oy, açık tasnif usulüne göre adli denetim altında yapılan ilk seçim oldu.
İLK SLOGAN
Seçim tarihimizin ilk ve en etkili seçim sloganı ve afişi 1946 seçimlerinde DP tarafından kullanıldı. Selçuk Milar tarafından bir gecede çizilen afişte dur işareti yapan bir el resmedilmiş ve “Yeter Söz Milletin” sloganı yazılmıştı. Afiş Türkiye’de çok partili hayata geçişi de simgelediği için unutulmazlar arasında yer aldı. Afişten CHP’liler de çok etkilenmiş olmalı ki Ankara’da Mili Eğitim Bakanlığı’na bağlı Teknik Öğretim Müsteşarlığı’nda çalışan afişin çizeri Selçuk Milar’ın 20 gün sonra Urfa’ya tayini çıktı.  Ama “Yeter! Söz milletindir” sloganı, DP’nin 1950’li yıllardaki üç seçime damgasını vurmasını sağladı. Bu slogan yıllar içinde AP, DYP, ANAP ve AK Parti olmak üzere birçok parti tarafından da çeşitli değişiklikler yapılarak kullanıldı. Bu afiş aynı zamanda o dönem parti lideri resmi kullanılmadan hazırlanan ilk afiş oldu.
İLK ÇOK PARTİLİ SEÇİM
1908 seçimleri tarihimizdeki çok partili ilk seçim olarak sayılabilir. Zira bu seçimlere İttihat ve Terakki’nin yanı sıra 14 Eylül 1908 yılında Prens Sebahattin tarafından kurulan Ahrar (Özgürlük) Fırkası da katıldı. Seçim esnasında ve sonrasında nişancı taburu askerleri tarafından korunan sandık allı yeşilli bayraklarla süslenerek bando eşliğinde belediyeye götürülmüş, oy verme işlemi sonunda Dersiam Vekili Halis Efendi’nin dua etmesinin ardından konuşmalar yapılmış ve sayım işlemine geçilmiştir. Aslında tüm bu sahneler Osmanlı halkında seçim bilincinin oluşmadığı iddiasını da çürütmektedir. İttihat ve Terakki seçimi ezici bir çoğunlukla kazanmış Ahrar Fırkası ise İstanbul’dan mebus çıkaramamış, sadece Ankara’da Mahir Sait Bey milletvekili seçilmiştir. 1908 seçimlerinde her iki partinin listesinde aday olarak yer almak mümkündü.
Bu nedenle Ahrar Fırkası’nın listesinde yer alan dört aday bu listeden seçimleri kaybetmişler ama İttihatçıların listesinde de oldukları için seçimi kazanıp mebus olmuşlardı.
5 PARTİ SANDIĞA GÖMÜLDÜ
Türkiye’nin en ilginç seçimi ise, şüphesiz 2002 yılında yapıldı. 1999 seçimlerinde yüzde 10’luk barajı geçip TBMM’ye girmeyi başaran DSP, MHP, RP, ANAP ve DYP 2002 seçimlerinde Meclis dışında aldı. 2002 seçimlerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AK Parti damgasını vurdu. AK Parti ile birlikte sadece CHP barajı geçebildi.
İLK KADIN MİLLETVEKİLLERİ
1923, 1927 ve 1931 seçmenleri erkeklerdi, tabii seçilenleri de. Kadınlar 5 Aralık 1934’te seçme ve seçilme hakkı kazandı. Anayasa’da yapılan bu düzenlemeyle kadınlar 1935 seçimlerinde aday oldular ve 18 kadın Meclis’e girdi. İlk kadın vekiller; Mebrure Gönenç (Afyonkarahisar), Hatı Çırpan (Satı Kadın-Ankara ), Türkan Örs Baştuğ (Antalya), Sabiha Gökçül Erbay (Balıkesir ), Şekibe İnsel (Bursa), Hatice Özgener (Çankırı), Huriye Öniz Baha (Diyarbakır), Fatma Memik (Edirne), Nakiye Elgün (Erzurum ), Fakihe Öymen (İstanbul), Ferruh Güpgüp (Kayseri ), Bahire Bediş Morova Aydilek (Konya), Mihri Bektaş (Malatya), Meliha Ulaş (Samsun), Esma Nayman (Seyhan), Sabiha Görkey (Sivas ), Seniha Hızal (Trabzon ), Benal Nevzad İstar Arıman (İzmir )’dı.
UNUTULMAZ SEMBOLLER
Eskiden seçim mitinglerinde siyasi parti liderlerinin sembolleri de ön planda olurdu. Kuşkusuz bu sembollerin en önemlilerinden biri Süleyman Demirel’in ‘fötr’ şapkasıydı. Demirel’in,  sembol haline gelen şapkasını almak isteyen partililere karşı verdiği mücadelesi de görüntülenmişti. Demirel’in fötr şapkasına karşın, Ecevit halkçı olduğunu vurgulamak istercesine meydanlara hep kasketle çıktı. Ecevit’in CHP’nin başındayken giydiği mavi gömlek de seçim meydanlarının önemli sembollerindendi. 1980’li yıllar ise, Turgut Özallı yıllar oldu. Özal’ın konuşurken elinden tuttuğu kalem de bir sembol olarak hafızalara kazındı.

Yorumlar kapatıldı.