Türkiye için bu büyük bir sıkıntı. Türkiye’deki vatandaşların bir kısmı kendilerini siyasi süreçlerden dışlanmış hissediyorlar. Gayrimüslim vatandaşların temsilcileriyle iki hafta önce bir yemekte bir araya geldim ve bana kendilerini geçmişte dahil olmamış hissettiklerini ancak bunun şimdi değiştiğini söylediler. İkinci grup Kürtler. Onlar için kendi dillerini akrabalarıyla bile konuşmamaları için bir kısıtlama vardı. Doğu Anadolu’ya gittiğim zaman çok fazla olmasa da biraz Kürtçe konuşabiliyorum. Artık Kürtçe siyasi propaganda bile yapmak mümkün.,.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Brüksel’de gerçekleştirilen Avrupa’nın Dostları toplantısında konuştu.
Başbakan Davutoğlu, Türkiye-AB ilişkileri ve bölgedeki son gelişmeler hakkında görüşmelerde bulunmak üzere Brüksel’i ziyaret etti. Davutoğlu’nun Avrupa’nın Dostları toplantısında yaptığı konuşmasının satır başları;
“BİRÇOK ÜLKEDE EKONOMİK KRİZ OLUŞTU”
“İki kutuplu birbiriyle mücadele eden düzen yerine barış için tek kutuplu bir dünya meydana geldi. Sosyal düzen bozulunca birçok ülkede ekonomik kriz meydana geldi.
Ortadoğu’daki genç nesiller, farklı ideolojik kaynaklardan geliyorlar ve hepsi demokrasi istiyor.
“ESADI’IN ZULMÜ DEVAM EDİYOR”
Esad’ın zulmü Suriye’de devam ediyor. Eğer bir yönetim, ülkesinin üçte ikisini kontrol edemiyorsa bu bir başarı değildir. Bu hepimizin başarısızlığıdır. Onlar öldürüldüğünde, hapse atıldıklarında destek vermedik ve terörist bir oluşum geldi. Esed ile DEAŞ arasında bir taktik alışverişi, taktik bir koalisyon vardı.
“IŞİD, PEGİDA ZIT GİBİ GÖZÜKSELER DE ÖZÜNDE AYNILAR”
Teröristler de orada olduğu için Esed de iyi bir adammış gibi görünüyor. Çok tehlikeli bir terör örgütü DEAŞ veya IŞİD ne derseniz deyin ama yeter ki İslam adını kullanmayın çünkü olanların İslam’la bir alakası yok. PEGIDA, IŞİD ve El Kaide birbizine zıt gibi görünseler de özünde aynılar.
Türkiye, kendi coğrafyası içerisinde bir istikrar adasıdır. Kimlikte referans çok dar bir kıtayı içerisine alıyor, en büyük sıkıntımız bu. Nerede terörizm olsa, kim yapsa ya da hangi sebepten dolayı meydana geliyorsa karşısında olacağız ama aynı dayanışmayı görmek istiyoruz. Vatandaşlığın kapsayıcılığı devletler için önemlidir.
“AZ DA OLSA KÜRTÇE KONUŞUYORUM”
Doğu Anadolu’ya gittiğimde az da olsa kürtçe konuşuyorum. Kürtçe siyaset yapmanın önündeki engeli kaldırdık.
Biz modern ve çağdaş Avrupa’nın bir parçasıyız. Etnik dini veya mezhep geçmişine bakılmadan herkesi Türkiye içerisinde vatandaş kabul ediyoruz.
“BÜYÜK BİR SIKINTI”
Türkiye için bu büyük bir sıkıntı. Türkiye’deki vatandaşların bir kısmı kendilerini siyasi süreçlerden dışlanmış hissediyorlar. Gayrimüslim vatandaşların temsilcileriyle iki hafta önce bir yemekte bir araya geldim ve bana kendilerini geçmişte dahil olmamış hissettiklerini ancak bunun şimdi değiştiğini söylediler.
İkinci grup Kürtler. Onlar için kendi dillerini akrabalarıyla bile konuşmamaları için bir kısıtlama vardı. Doğu Anadolu’ya gittiğim zaman çok fazla olmasa da biraz Kürtçe konuşabiliyorum. Artık Kürtçe siyasi propaganda bile yapmak mümkün.
“ALEVİ KLASİKLERİNİ BASIYORUZ”
Alevi toplumuyla ilgili de sıkıntılar vardı. Talepleri üzerine bütün Alevi klasikleri artık bizim tarafımızdan basılıyor. Çünkü bu insanlar aynı vatandaşlık haklarına sahip, aynı geçmişten geliyorlar ve aynı geleceğe gidiyoruz.
Mesela başörtüsü sıkıntısı. 15 sene önce seçilmiş, halkın oyuyla gelmiş bir milletvekili parlamentoya gitmiş ve diğer bütün vekiller ayağa kalkıp ona bağırmış ve parlamentoyu terk etmesi için zorlamışlardı.
“KAPSAYICILIK ÜZERİNDE ÇALIŞIYORUZ”
Bizim varmak istediğimiz şey de bu; kapsayıcılık. Bunun üzerinde çalışmaya devam ediyoruz. Tarihte her zaman sıkıntılar vardır ama nasıl devam etmek istiyorsunuz, önemli olan bu.
Hiçkimse halkın iradesinin sağladığı meşruiyet dışında hiçbir gücü kullanarak iktidara gelemez. Son 12 yıl içerisinde yapılan seçimlerin tamamında yüzde 48’in üzerinde oy alarak tüm seçimlerden galip çıktık. Bizim iktidarımız halkımızın sınavından geçmiştir.
Biz halkımız için zenginlik yarattık, kişi balına düşen milli geliri 4 kat arttırdık. Demokratik istikrar herkes için tek çözümdür. Türkiye’nin sınırları güvenliyse Avrupa’nın sınırları da güvenlidir. Avrupa güvendeyse biz de güvendeyiz.
Ben ülkem adına Suriyelilere karşı gösterilen tavırdan memnunum . Bizde vicdan var Suriye’ye karşı bir beslenme yok. Türkiye, Balkanlardaki bütün ülkeleri içinde barındırıyor.
“SINIRLARIMIZI KAPATMAYACAĞIZ”
Ne olursa olsun sınırlarımızı kapatmayacağız. Sadece yabancı savaşçılara ve teröristlere karşı sınırlarımız kapalı olacak.
Uluslararası medya Kobani yüzünden Türkiye’yi suçladı, şu anda Kobanililer nerede? 200 bin Kobanili şu anda Türkiye’de yaşıyor.
Yorumlar kapatıldı.