İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

’40 Kapılı Şehir’ UNESCO Dünya Miras listesi için hazırlanıyor

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ermeni hükümdarlarına başkentlik yapan Ani Tarihi Kenti’nin, UNESCO Hayat Miras Listesi’ne girmesi amaçlı çalışmaları hızlandırdı. Bakan Ömer Çelik: “Kültürel ve tarihi değerlere, hayat tarihinin Geçmiş zamanda ehemmiyetli bir kısmını yaratan ve geleceğe değin kısmında ehemmiyetli bir rol üstlenen bir ulus olarak sahip çıkıyoruz.” Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ermeni hükümdarlarına başkentlik yapan Ani Tarihi Kenti’nin, UNESCO Hayat Miras Listesi’ne girmesi amaçlı çalışmalarını hızlandırdı. Bakanlığın çalışmaları sonucunda, ’1001 Kilise’ ve ’40 Kapılı Şehir’ olarak adlandırılan Ani Tarihi Kenti, 2012 seneninde UNESCO Hayat Miras Geçici Listesi’ne alınmıştı. Son Olarak hedef 2016′da asıl listeye girerek insanlık mirasında hak ettiği yeri bulması.

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Anadolu’daki tüm kültürlerin korunması ve insanlık mirasına hediye edilmesinde kararlı.
Tarih öncesi dönemlerden itibaren bir hayli kültürlere ev sahipliği yapan ve İpek Yolu’nun Kafkaslardan Anadolu’ya ilk giriş noktasında kurulan Ani’de Bakanlık kontrolünde yürütülen kazı, restorasyon ve etraf düzenleme çalışmaları çabuk bir biçimde devam ediyor. Bakan Ömer Çelik, Ermeni kültürünün Türkiye’deki ehemmiyetli ve en çok tanınmış durak notası Ani Tarihi Kenti’nde yapılmış olan çalışmalarla alakalı bilgi verdi.
Hedefimiz 2016′da Ani Tarihi Kenti’nin, UNESCO Hayat Miras Listesi’ne Girmesi
“Bizim topraklarımızda bir ören yerinde derine indikçe, tarihte de derine inersiniz. Bir kazı çalışmasında tarihte iz bırakan bir-iki uygarlıkla karşılaşmazsınız, Anadolu’da bir ören yeri medeniyetler silsilesi demektir. Anadolu’nun çarpıcı, bir o kadar da büyük kültürel ve tarihi mirasıyla her zaman gurur duyduk. Ve bize yakışanı yaparak bu mirası insanlık tarihine en iyi biçimde kazandırmak ve gelecek nesillere bırakmak amaçlı var gücümüzle çalışıyoruz. Türkiye bugün lider bir ülke olma yolunda sağlam adımlarla ilerliyor. Bu yürüyüşte tüm başlıkların birbirini tamamlamasını, hiçbir alanda eksik ya da açık kalmamasını istiyoruz.
Kültürel ve tarihi değerlere, hayat tarihinin Geçmiş zamanda ehemmiyetli bir kısmını yaratan ve geleceğe değin kısmında ehemmiyetli bir rol üstlenen bir ulus olarak sahip çıkıyoruz. Medeniyetler beşiği Anadolu, mirasının zarar görmeden ortaya çıkarılması,
sergilenmesi, korunması ve en etkili biçimde dünyaya duyurulması gibi çok fazla bir sorumluluğu yüklüyor omuzlarımıza.
Bu topraklarda hayat mirası bırakan bir hayli halktan biridir Ermeni halkı. Ve Ani Tarihi Şehiri onların izlerini bize, bugüne taşıyan ehemmiyetli bir mirastır. Bizler de bugün bu mirası -topraklarımızdaki her miras gibi- gelecek nesillere hazırlamak amaçlı var gücümüzle ve çok yönlü çalışıyoruz. Hedefimiz 2016′da Ani Tarihi Kenti’nin, UNESCO Hayat Miras Listesi’ne girmesi.
Ermeni kültürünün bu topraklardaki izlerinin devamlılığı, kültürel zenginliğimizin de bir göstergesini yansıtıyor. Bu kültürel mozaiğin
ahengini yitirmemesi amaçlı elimizden geleni yapıyoruz. Ani Tarihi Kenti’nde yapılmış olan çalışmalar kültür varlıklarımıza tüm benliğimizle sahip çıktığımızın göstergesidir.
Ani Ören Yeri çalışmaları, Bakanlığımız koordinasyonunda Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nin farklı disiplinlerden öğretim üyelerinin katılımıyla oluşturulan Ani Ören Yeri Danışma Kurulu ve uluslararası kimliğe sahip danışmanlarla yürütülüyor. Ve Prikitch Kilisesi ile Mren Katedrali’nin restorasyonu çalışmalarına Ermenistan’dan uzmanlar da katılacak.
Ani Tarihi Kenti’nin 2016 seneninde UNESCO Hayat Miras Listesi’ne girmesi amaçlı 2006 seneninden bu yana Danışma Kurulunun görüş ve önerileri doğrultusunda kapsamlı bir çalışma yürütülüyor.
Ayrıca Bakanlığımız, Ani’deki restorasyon çalışmalarını, World Monuments Fund (Dünya Anıtlar Fonu) ile uluslararası mali ve teknik işbirliği içerisinde götürüyor.
Savaşların ve depremlerin yok edemediği Ani Tarihi Kenti’nde farklı dinlere ve kültürlere ait yapılar adeta birbirine omuz vererek ayakta kalmayı başarmış. Kentte, kilise, cami,  manastır, kervansaray, hamam, köprü, değirmen gibi yapı gruplarından oluşan 21 tescilli anıt yapıyla beraber toprak altında kalmış bir hayli sivil mimari örneği bulunuyor.
Titiz ve yoğun bir biçimde yürüttüğümüz çalışmalar kapsamında kentteki Tigran Honents Kilisesi,  Ebul Manuçehr Camii, Ebulhamrent Kilisesi, Prikitch Kilisesi, Selçuklu Sarayı ve Ani Katedrali’nin rölöve, restitüsyon, restorasyon ve yapısal güçlendirme projeleri hazırlandı. Tigran Honents Kilisesi, Ebul Manuçehr Camii, Ebulhamrent Kilisesi’nin restorasyon çalışmaları da tamamlandı.
Ani Katedrali’nin ve şehir surlarının restorasyon ve koruma çalışmalarına ise en kısa sürede başlanılması planlanıyor.
Yıl sonuna kadar tamamlanması planlanan etraf düzenlemeleri kapsamında da Tarihi Kent’te ihtiyaç duyulan gişe, turnike, sinevizyon odası gibi ziyaretçi donatı faaliyetleri, bilgilendirme-yönlendirme levhaları ve yürüyüş yolları yapılacak. Bunlarla beraber Tarihi Kent’te kullanım ve dolaşımdan kaynaklı oluşan bir hayli sorun çözümlenecek.
Anadolu’daki tarihsel akış, daima kozmopolitti. Tarih öncesinden başlayarak bu topraklarda hayat bulan tüm halklar, dinler ve diller iç içe girmiş bir Anadolu alaşımı oluşturmuştur. Kadim kültür toprağı Anadolu’nun bu niteliği hala geçerlidir.
Ve biz bugün bu zengin mirası gelecek yerine daha sağlam temeller atmak amaçlı değerlendiriyoruz. Her şey birbirini tamamlıyor. Kültürel çalışmalarımız tarihimize ışık tutuyor, buradan öğrendiklerimiz ise geleceğimize. Tarihe geçmiş olarak bakmak büyük bir yanılsama olur. İnsanoğlu geçmişten miras aldığı bilgi ve deneyimlerle öngörü de bulunabilir, uzun vadeli ve doğru kararlar alabilir. Buna Bağlı Olarak gelecek amaçlı sağlam temeller atabilir. Başka Bir Deyişle tarih bilgisini güçlendiren kültürel çalışmalarımız gelecek amaçlı fevkalade hayati bir rol üstlenir. Bakanlığım da bu alandaki politikalarını işte bu bilinçle belirliyor.”

Yorumlar kapatıldı.