7 Şubatta ayyuka çıkan ve artık devletin en önemli meselesi, yani cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘istiklal mücadelesi’ tanımıyla ne kadar mühim olduğunu ortaya koyduğu Fetullah çetesi ve diğer ise özellikle bizim gibi Amerika’da ikamet eden gurbetçilerin hassasiyet göstermesi gereken ‘Ermeni’ meselesi. Özellikle Ermeni meselesi yaklaşan 15 Nisan sebebiyle yani ‘sözde’ soykırım yalanının yüzüncü yılı sebebiyle her tür yaygarayı koparacakları malum olan Ermeni diasporasına karşı biz Amerika’daki Türklerin de her şekil ve koşulda ve konum ve kademede olan herkesin gayret göstermesi gereken, eylem bakımından çok daha özel ve öncelikli meselesidir.
Sakın ha ‘Ben ne yapabilirim ki?’ deyip kendinizi küçümsemeyin yahut rehavete kapılmayın, gevşeklik göstermeyin. Aslında gerçekten de ‘ben ne yapabilirim’ sorusunun cevabını aramak ve bulmak gerekliliğini göz önünde bulunduralım lütfen. En güzel cevabı ise herhalde bulunduğunuz yerde, eyalette resmi ve gayri resmi Türk derneklere başvurup eğer hazırda, varsa bu amaç için çalışmalara katılmaktır. Eğer böyle bir çalışma yoksa buna dair fikirlerinizi bulunduğunuz bölgedeki derneklere sunmalı ve de teşvik etmelisiniz.
Tekrarla şunun altını çizelim, bunun için illa da belli konumda belli gelir düzeyinde olmak gerekmez! Elbette ki, maddi durumu ve konumu daha iyi, hatırı sayılır olanlar için bu ‘hassas’ konudaki gayretler tüm Türklerin milli menfaati için daha iyi olacaktır. Ve fakat bu meseleyi hafife almamak lazım.
Hâlihazırdaki Ermeni lobisinin gücünü düşünecek olursak bizim de bu konudaki yapmamız gerekenleri bir daha düşünerek daha da bir azim ve kararlılıkla gayret etmemiz gerekir. Ermenilerin bu ‘kara’ ve ‘yalan’ lobi faaliyetlerine karşın, bizler de ‘haklı’ davamız uğruna gayretimizi ortaya koymalı ve başta Amerika olmak üzere tüm dünyaya duyurmalıyız. En azından Ermenilerin bu hadsizliklerine karşı bir şeyler yapabilmeliyiz.
Mesela ben kendi adıma ve de turkishny.com adına gerek Colorado eyaleti gerekse civar eyaletlerdeki senatörlerle görüşüp en azından kendi düşüncemizi de onlara aktarmaya çalışacağım. Tabi ki bu noktada Türk derneklerinin de bu konuda ellerinden gelenin fazlasını yapmaları konusunda takipçisi olacağım.
Defaatle aynını ısrarla tekrarlıyorum, çünkü atasözümüzde söylendiği gibi “Su uyur düşman uyumaz!” Onlar nasıl ısrarla bu sözde soykırım yalanını kabul ettirmeye çalışıyorsa biz de bıkmadan, usanmadan doğruları anlatmalıyız.
Bu milli bir dava, bu dini bir dava, bu insani bir dava.
Diğer meseleyi fazla detaylandırıp Ermeni meselesinden uzaklaşmak istemiyorum. Tüm okuyuculardan ricam, bildiğiniz ve özellikle başınıza gelen bu çeteyle(Fetullah Gülen) ilgili tecrübelerinizi bize iletmenizdir. Şahsi email adresim ysfrc@yahoo.com.
Yorumlar kapatıldı.