İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ortadoğuda kaybolan Hristiyan halklar

Cem Ercin    cemercin75@hotmail.com
Yazıları okuduğunuzda derin bir burukluk hissediyorsunuz kadim hristiyanlık için! Orta vade gelecekte hiç Hristiyan kalmayacak Ortadoğu’da! Acaba gerçekten öyle mi? Rakamların atladığı önemli şeylerden biri müjdeci Hristiyanlık gerçeği; şimdi birisi çıkıp size yüz yıl sonra bu coğrafyanın yüzde otuzu hristiyan olacak dese, ne düşünürdünüz? Rakam biraz iddialı olabilir ama dikkatinizi çekmek istediğim şey şu ki, Kilise tarihinde -Hristiyan Tanrıseverlerin uyanış diye tabir ettiği- kitlesel iman değişiklikleri çoktur ve genelde de bu hareketler sorunlu coğrafyalarda görünür.

***
Ortadoğu tarih boyunca olduğu gibi muhtemelen dünyanın sonuna kadar çok önem ve bir o kadar sorun arz eden bir coğrafya olacaktır. Malum olduğu üzere siyasi, dini ve mezhepsel kimliklerden kaynaklı birtakım refleksler ve bunun neticesinde oluşan şiddet ve kan hiç eksik olmaz bu coğrafyada. Son zamanlarda okuduğum birkaç yazı rakamlara boğulmuş bir şekilde de olsa bize Ortadoğu’daki azalan hristiyan nüfusu hakkında uyarılar veriyor.
Yazıları okuduğunuzda derin bir burukluk hissediyorsunuz kadim hristiyanlık için! Orta vade gelecekte hiç hristiyan kalmayacak Ortadoğu’da! Acaba gerçekten öyle mi? Rakamların atladığı önemli şeylerden biri müjdeci hristiyanlık gerçeği; şimdi birisi çıkıp size yüz yıl sonra bu coğrafyanın yüzde otuzu hristiyan olacak dese, ne düşünürdünüz?
Rakam biraz iddialı olabilir ama dikkatinizi çekmek istediğim şey şu ki, Kilise tarihinde -hristiyan Tanrıseverlerin uyanış diye tabir ettiği- kitlesel iman değişiklikleri çoktur ve genelde de bu hareketler sorunlu coğrafyalarda görünür. Çünkü ademoğlu acılarda ve sıkıntılarda sorgulamalar yapar. Doğal bir reflekstir bu. Bu sorgulamalar en nihayetinde kişiyi inancını sorgulama noktasına getirir. Bunun neticesinde kendi inancına karşı eleştirel bir duruş başlar. Bu noktada kişi ya tanrısızlığa yönelir. Ya da yüreğinde oluşan bu boşluğu dolduracak yeni doktrinler arar.
Kadim kiliseler yok oluşa doğru ilerlerken böyle bir iman hareketinin oluşacağını söylemek çok kabul görebilecek bir şey olmayabilir. Ama inanç hareketleri Tanrı tarafından yönetilen hareketlerdir. Dolayısıyla dünyasal paradigmalardan özgürdür. Yani dünya mantığıyla kavramak zor olabilir.
Zaten bugünkü kadim kiliselere mensup halklara baktığımızda onların da Pagan, güneşe tapan, çoktanrılı atalara mensup olduğunu görüyoruz. İnanın çoktanrılı bir geçmişten tektanrılı inanca bürünmek tektanrılı iki inançtan birini seçmekten daha kolay değildir.
Açık söylemek gerekirse tıpkı Yahudilikte olduğu gibi hristiyan teolojisinde de çok önem arz eden bir yer olan esenlik şehri’nin (yeruşalim kelimesinin Türkçe karşılığı) bağlı bulunduğu Ortadoğu coğrafyası Dünya’nın sonuna kadar dünya siyasetinin enerji harcayacağı bir yer olacak. Zira deist düşüncenin aksine Tanrının dünyada çok ciddi anlamda etkin olduğunu zaten Tanrı’nın yegane işinin bu olduğunu düşünüyorum. Evet dünyanın gözü kulağı hep bu topraklarda olacak. Asuri’den, Nasturi’den, Kıpti’den, Süryani’den veya Maruni’den daha ne kadar bahsedeceğiz onu bilmiyorum. Bildiğim çarpıcı bir şey var ki, kulağımız artık Hristiyan Muhammedler’e, Ahmetler’e, Mustafalar’a alışmalı.,
http://www.demokrathaber.net/ortadoguda-kaybolan-hristiyan-halklar-makale,7591.html

Yorumlar kapatıldı.