İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

‘Süryani kadınların yüzü özgürlük hareketine dönüyor’

Sedat Sur – Mardin
Aday seçilmesini kendisi ve Süryani halkı açısından güzel bir sürpriz olarak karşılayan Mardin Büyükşehir eş başkan adayı Februniye Akyol, Süryani’ler olarak Kürt hareketine aşina olduklarını, hem Kürdistan da hem de yurtdışında yaşayan Süryani’ler olarak en başından beri mücadelenin içerisinde yar almaya çalıştıklarını dile getirdi. Süryani halkından aday olması yönünde bir talep geldiği bilgisi veren Akyol, daha sonra BDP kadın temsilcileri ile görüşmeler yaptığını ve bu görüşmelerin sonucunda aday seçildiğini söyleyerek “ bunun için BDP’li kadınlara teşekkür etti.

***
Kürt halk önderi Abdullah Öcalan’ın Süryani halkından bir kadının eş başkan adayı yapılması çağrısının ardından BDP tarafından Mardin Büyükşehir için seçilen genç belediye eş başkan adayı Februniye Akyol, aday seçilmesini Süryani halkı ve kadınları açısından özgürleşme yolunda atılmış çok önemli bir adım olarak değerlendirdi.
Marmara Üniversitesi Sigortacılık Lisans mezunu olan ve şu anda Artuklu Üniversitesinde Süryani Dili ve Kültürü bölümünde ikinci üniversite öğrenimini sürdüren Akyol, “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Süryani aday çağrısı demokrasi ve halkların kardeşliği konusundaki samimiyetinin çok açık bir göstergesidir” dedi.
Adaylık sürecinin tüm halkların yüzünü Kürt hareketine dönmesini sağlayacağını belirten Akyol, “bu karar sadece Süryaniler değil, tüm halklar açısından Kürt hareketine yönelik bir güvenin gelişmesine yol açmıştır” diye konuştu.
Adaylık sürecinin yarattığı olumlu tepkileri ve Mardin için projelerini ANF’ye anlatan Februniye Akyol, “Mardin’i Arap, Süryani ve Kürt kadınları ile birlikte yöneteceklerini kaydetti.
“BDP’Lİ KADINLARA TEŞEKKÜR EDERİM”
Aday seçilmesini kendisi ve Süryani halkı açısından güzel bir sürpriz olarak karşılayan Mardin Büyükşehir eş başkan adayı Februniye Akyol, Süryani’ler olarak Kürt hareketine aşina olduklarını, hem Kürdistan da hem de yurtdışında yaşayan Süryani’ler olarak en başından beri mücadelenin içerisinde yar almaya çalıştıklarını dile getirdi.
Süryani halkından aday olması yönünde bir talep geldiği bilgisi veren Akyol, daha sonra BDP kadın temsilcileri ile görüşmeler yaptığını ve bu görüşmelerin sonucunda aday seçildiğini söyleyerek “ bunun için BDP’li kadınlara teşekkür etti.
Henüz öğretim hayatımı sürdüren Akyol, Marmara Üniversitesi Sigortacılık Lisans mezunu olduktan sonra şu anda Artuklu Üniversitesi Süryani dili ve kültürü bölümünde eğitimime devam ettiğini aktardı.
Halkların özgürlük mücadelesine sürekli ilgi duyduğunu vurgulayan Februniye Akyol, Kürtler’in bu konuda daha somut bir mücadele yürüttüklerini ve Süryani’lerin de Kürtlerin halkların özgürlüğüne yönelik mücadelesine canla başla mücadele ederek destek verdiklerini hatırlattı.
“KÜRT HAREKETİ OY İÇİN TEMSİLİ VERMEDİ”
Kürt hareketinin Süryanilere temsil imkanı sunmasının Süryanilerin oy potansiyeli ile ilgili olmadığına dikkat çeken Akyol, “Süryani’lerden oy alma kaygısı söz konusu değil. Süryani oyları zaten oldukça düşük sayıda. Bu Kürt hareketinin ezilen halkların özgürlüğü ve temsiliyetine verdiği önem üzerine verilmiş bir karar diye düşünüyorum” diye devam etti.
Kürt halk önderi Öcalan’ın Süryani halkının temsil edilmesi konusunda ki çağrısı üzerine aday seçildiğine değinen Akyol, Öcalan’ın bu çağrısının, demokrasi ve halkların kardeşliği konusunda ne kadar samimi olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Aday seçilme kararını Süryanilerin kendilerini ifade ve temsil edebilme fırsatını yakalamaları açısından tarihi bir adım olarak değerlendiren Akyol, bugüne kadar devletin ,sistem partilerinin Süryani ve diğer halklara sunmadığı bir fırsatı Öcalan’ın sunmuş olmasının Süryaniler için çok önemli olduğunu ifade etti.
“TÜM EZİLEN HALKLAR İÇİN BİR FIRSAT”
Bu kararı sadece Süryaniler için de değil ,azınlık olarak görülen tüm ezilen halklar için önemli bir imkan olarak gördüğünü kaydeden Februniye Akyol, şöyle devam etti; “Sayın Öcalan, bizlere ‘kendi inancınızı yaşayın. Ama bizim kontrolümüzde olun” demiyor. “Gelin bizimle birlikte yönetin, kendi iradenizle kararlarınız verin’ diyor.”
Süryani Milletvekili Erol Dora’dan sonra Süryanilerin ilk defa bu düzeyde temsil edildiğini söyleyen Akyol, “Süryanilere yönelik tarihsel olarak devam eden baskıların son bulmasını amaçlayan bir adım olarak değerlendiriyorum. Son bir kaç yüzyılda sekteye uğratılmak istenen kadim Süryani kültürünün yeniden kendi kimliği ile toplumsal hayattaki yerini alması adına bu adım çok önemlidir” diye kaydetti.
Yüzyıllardır devam eden bu baskıların Kürt hareketinin bu temsil imkanı ile son bulmaya başlayacağının altını çizen Akyol, Süryanilerin bundan sonra kendilerini en iyi şekilde temsil edeceğini düşündüğünü belirtti.
Bölgede Süryaniler dışında kendini var etmeye çalışan ve daha zor şartlarda yaşayan başka halklar ve inançların da mevcut olduğunu hatırlatan Februniye Akyol, Bölgede ki bu halkların da kendilerini temsil edebilecekleri gerçek bir demokrasi için elinden geleni yapmaya çalışacağını da sözlerine ekledi.
“GEÇMİŞ KATLİAMLARLA YÜZLEŞME ZAMANI”
90’lı yıllarda Kürtler dışında Süryani ve diğer halklara yönelik “faili meçhul” cinayetlere de dikkat çeken Akyol, Hem Süryani halkından hem de diğer halklardan bir çok faili meçhul cinayetin yaşandığını ve yakınında olan birçok Süryani insanın bu dönemde faili meçhul cinayetlerle katledildiğini anlattı. “Benim için belediye eş başkanlığı aynı zamanda bu dönemde gerçekleşen bu cinayetleri aydınlatma çalışması yürüteceğim bir alan olmayı da ifade ediyor. Geçmişte çok acılar çektik, katledildik. Şimdi bunlarla yüzleşme zamanı diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
“SÜRYANİ KADINLARINI DA ÖZGÜRLEŞTİRECEK BİR KARAR”
“Sunulan temsili imkanının bir diğer önemli boyutu da Süryani olmanın yanısıra bir kadına sunulmuş olmasıdır.” diyen Akyol, şunları söyledi; “ Bu ayrıca anlamlı çünkü bir toplumu irade haline getirmenin yolu kadınların irade haline getirilmesidir. Kürt hareketi de Süryani toplumuna bunu bir kadın üzerinden sunarak aslında Süryani toplumunun iradeleşmesini en doğru noktadan ele almış bulunuyor. Bu karar Süryani kadınlarını da özgürleştirme yolunda atılmış çok önemli bir adımdır. Önder Öcalan bu çağrısıyla hem Süryani toplumu hem de Süryani kadınının önünü açmıştır.”
“SÜRYANİ HALKININ KATILIMI ARTACAK”
Adaylığının yurt içi ve dışındaki Süryani halkında büyük bir sevinçle karşılandığını aktaran Akyol, Süryani halkı açısından bazı kesimlerin böyle bir temsil verilmeyeceğine inanıldığını dile getirdi. Aday seçilmesinin bu kesimler açısından Kürt hareketine yönelik ciddi bir sempati yarattığını, Kürt hareketinin samimiyetine ciddi bir inanç geliştiğini kaydeden Akyol, İlerleyen dönemlerde bu durumun ciddi bir katılım yaratacağına olan inancını belirtti.
SÜRYANİ KADINI YÜZÜNÜ ÖZGÜRLÜK HAREKETİNE DÖNÜYOR
Adaylığının en önemli sonuçlarından biri olarak Süryani kadınlarının yüzünü özgürlük hareketine dönmesini ele alan Akyol, “çok önemli ve anlamlı olduğunu düşünüyorum. Bundan sonraki sürecin Süryani kadınları açısından mücadele etme ve siyasal yaşama katılma anlamında ciddi getiriler sağlayacağını düşünüyorum.” diye ifade etti.
KÜRT KADINLARININ DESTEĞİ
Kürt kadınlarının kendisine çok büyük destek verdiğini de kaydeden Akyol, verilen destek beni yapacağım çalışmalar konusunda güçlendiriyor. Arap kadınları da bana destek oldular, beni oldukça olumlu karşıladılar. Hep birlikte seçim çalışması yürütüyoruz” diyerek, Arap, Kürt, Süryani kadınları olarak birlikte Mardin’i yöneteceklerini dile getirdi.
“EŞ BAŞKANLIK TOPLUMU DÖNÜŞTÜRECEK”
Eş başkanlık modelinin Kürt hareketinin uygulayacağı sembolik bir model olmadığının altını çizen Akyol, bu konudaki inancını “Bunun öyle olduğuna inanmasaydım aday olmazdım. Ne Süryanilere sunulan temsil semboliktir ne de kadınların eşit temsiline ilişkin eş başkanlık modeli öyle. Zaten tüm kadınlarla birlikte mücadelemiz de bunu sembolik düzeyde kalmaması olacaktır. Bu model kadınların siyasete daha sıcak bakması ve katılmasının önünü açıyor. Kadınların günlük hayata ve üretim süreçlerine katılmasını sağlayacak. Bu kesinlikle içi doldurulursa toplumu dönüştürecek bir adımdır“ şeklinde ifade etti.
“DİLLER MERKEZİ KURACAĞIZ”
Dil bilimci olmaya çalışan, bu konuda eğitimini sürdüren bir kişi olarak dilleri önemsediğine vurgu yapan Akyol, Süryanicenin çok kadim bir dil, bir dönem bu bölgede yaşayan halkların uluslararası alanda kullandığı, onlara tercüman olan bir dil olduğu bilgisi verdi. Yine yok edilmek istenen Mıhellemice ve diğer diller içinde çalışmaları olacağını, en iyi projenin ise bu dilleri geliştirebilecekleri bir diller merkezi oluşturmak olabileceğini kaydetti.
“KADIN VE EKOLOJİ ÖNCELİĞİMİZ”
Mardin’in düzen partileri tarafından sömürüldüğünü, ranta ve çıkara kurban edildiğini anlatan Februniye Akyol, Mardin’de ciddi bir çarpık yapılaşma ve alt yapı sorunu var. Yeşil alan ve ekoloji tahribatı ciddi boyutlarda yaşanıyor. En önemli projelerimizden bir tanesinin ekoloji ve yeşil alan yaratma projeleri olması gerektiğini düşünüyorum. Bunun yanında kadın yaşam alanları yaratılmalı. Bakıldığında Mardin de en önemli iki sorun olarak bunlar görünüyor“ şeklinde ifade etti.
“Arap, Süryani, Kürt kadınlarını, kadın yaşam evleri oluşturarak bir araya getireceğiz.” diye konuşan Akyol, Kenti tüm bu halklara mensup kadınların ortak yönetmesi adına gereken proje çalışmalarını yapacaklarını, hep birlikte yaşama, siyasete katılımlarını sağlayacaklarını da aktardı.
Genç kadınlara ilişkin, bir genç kadın olarak genç kadınların eğitim seviyelerini arttırmak olduğunu söyleyen Akyol, genç kadınlar için eğitim evleri açmak ve onları birer özgür birey haline getirmek için de projeler oluşturacaklarını ekledi.
Son olarak Süryani, Arap, Kürt halkları ve kadınlarına seslenen Akyol, herkesi kenti birlikte yönetmeye davet etti.
Gönderen: Simon Atto

Yorumlar kapatıldı.