İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ayvalık Saatli Cami

Bilsen Gürer / bgurer@isiltur.com.tr
Aslında bu çanakta bulunan kilise sayısı üçtür. Üçü de çok iyi korunmuş durumdadırlar. Üçü de aynı karenin içine sığacak kadar yakındırlar. Fakat bilmeyenler için üçüncüsünü fark etmek biraz zor olabilir. Çünkü 1844 yılında inşa edilen Taksiyarhis Kilisesi’nin görünüşü farklıdır. Ne bir çan kulesi vardır, ne de (camiye de çevrilmemiş, müzeye de, hep kapalı tutuluyor) dışarıdan bakıldığında onun bir kilise olduğunu anlatacak başka bir görüntü. Ama, Çınarlı ve Saatli Cami’ler üstlendikleri yeni işlevlerini zaten minareleriyle gösteriyorlar. Dikkatli bakıldığında da mimari özelliklerinden, dışarıdan da görülebilen haç planlarından, sıklıkla kullanılan korint ve ion tarzı sütunlardan, merdivenlerinden velhasılı birçok şeyden dolayı eski birer kilise olduklarını çok rahat anlatabiliyorlar. Ayvalık’ta bulunan kilise, manastır ve şapellerin ortak özellikleri, hepsinin Ortodoks Hristiyan mabetleri oluşudur.
***
Ayvalık’ın simgesi olmuş bir kaç yapıdan birisi olan Saatli Cami, merkeze yakın bir noktada bulunuyor. Mübadele öncesinde, Ortodoks Hristiyan cemaatin kilisesi olan mabed artık Müslüman cemaate cami olarak hizmet ediyor.

Aslında bu çanakta bulunan kilise sayısı üçtür. Üçü de çok iyi korunmuş durumdadırlar. Üçü de aynı karenin içine sığacak kadar yakındırlar. Fakat bilmeyenler için üçüncüsünü fark etmek biraz zor olabilir. Çünkü 1844 yılında inşa edilen Taksiyarhis Kilisesi’nin görünüşü farklıdır. Ne bir çan kulesi vardır, ne de (camiye de çevrilmemiş, müzeye de, hep kapalı tutuluyor) dışarıdan bakıldığında onun bir kilise olduğunu anlatacak başka bir görüntü. Ama, Çınarlı ve Saatli Cami’ler üstlendikleri yeni işlevlerini zaten minareleriyle gösteriyorlar.

Dikkatli bakıldığında da mimari özelliklerinden, dışarıdan da görülebilen haç planlarından, sıklıkla kullanılan korint ve ion tarzı sütunlardan, merdivenlerinden velhasılı birçok şeyden dolayı eski birer kilise olduklarını çok rahat anlatabiliyorlar. Ayvalık’ta bulunan kilise, manastır ve şapellerin ortak özellikleri, hepsinin Ortodoks Hristiyan mabetleri oluşudur. Sayıları bir hayli fazladır. Hem Ayvalık merkezinde hem Cunda’da (Ali Bey Adası) bulunurlar. Kırsalda bulunan küçük mabedler de “Eksolasi” olarak adlandırılırlar.

Mübadele öncesinde Ayos Yannis adıyla bilinen bu kilise camiye çevrilince “Çarşı Camisi” olarak anılmaya başlanmış. Gerçekten de bu gün bile çok canlı olan yani yaşayan bir çarşının hemen yanı başında bulunuyor.

Hatta, bahçe girişlerinden bir tanesi bu çarşının içinden verilmiş. 1944 depreminde saat kulesi olarak da kullanılan çan kulesi yıkılınca, çanı yok olmuş. Yıkılan kule de yeniden onarılarak sadece saat kulesi olarak kullanılmaya başlanmış. O tarihten sonra da “Saatli Cami” olarak söylenmeye başlanmış. .

Saatli Cami merkezde, büyükçe bir bahçenin içinde yer alıyor. Üç taraftan da bahçe giriş kapıları bulunuyor.

Yapı 375 metrekarelik bir alan üzerine inşa edilmiş, kullanım alanı toplam olarak 1250 metrekare. Yapım yılı kimi kaynaklarda 1850’lerden sonra olarak yazılsa da bunu 1870 olarak verenler de var. Camiye çevriliş yılı 1928. Bu kilise de kapalı Yunan haçlı bir plana sahip. Tek apsisli, üç nefli olarak inşa edilmiş. Ana ibadet mekanı olan naos, üç nefe ayrılmış. Bizans kiliselerinde giriş mekanı olarak yapılan narteks burada batı tarafında bulunuyor. Bahçeden, giriş kapısına altı basamakla çıkılıyor. Binanın en hareketli kısmı burası. Diğer kısımlar dışarıdan bakıldığında oldukça sadeler. Kilise, galerili bir yapı olarak inşa edilmiş. Naosun üzerinde bulunan kubbe bir kasnak üzerine oturtulmuş. Bu küçük kubbe, sekiz pencere ile aydınlatılmış. Kubbe pencerelerinin arasında yine sekiz adet de sağır pencere kullanılmış.,

Binanın aydınlatılması, iki kata da konulan değişik pencerelerden gelen ışıkla sağlanmış. Giriş kapısının her iki yanında birer pencere bulunuyor. Girişin üst katında, alttakiler ile aynı hizada bulunan ama yuvarlak kemerli üç adet pencere ve iki yanında birer adet dikdörtgen pencere kullanılmış. Kuzey ve güney cephelerde de yine simetrik pencerelerle aydınlatma sağlanmış. Bu pencereler alt katta dikdörtgen olarak ikişer, üst katta üstten yuvarlanmış kemerlerle üçer adet olarak tekrarlanmışlar .Yapıdaki bütün pencere kenarları yöreye mahsus sarımsak taşı ile çevrelenerek daha belirgin hale getirilmişler. Ayrıca alt kat pencerelerde kutular halinde kullanılan demirler üst katlarda sade birer motif haline dönüştürülmüşler.
Saatli Cami’nin giriş kapısında bulunan İon başlıklı dört sütun, güzel tavanı alçı süslemeli küçük bir sahan oluşturur. Hemen sol tarafta, çatıda bulunan çan kulesi yani şimdilerde saat kulesi de göğe uzanan sivri tavanı ile bu sevimli binaya gotik bir hava verilmesini sağlar. Saat kulesinde hem daire hem dörtgen saatler bulunur. Giriş kapısının sol tarafında da bahçe içine inşa edilmiş ve sarımsak taşı kullanılmış güzel bir minare var. Yüksekliği 44 metre. 2003 Yılında çıkan şiddetli bir fırtına ile yıkılan minare, çok kısa bir zaman içinde yeni baştan inşa edilmiş.

Giriş kapısının karşısına gelen doğu tarafına inşa edilen apsis ve çevresi oldukça sade tutulmuş. Apsiste bulunan küçük ve sade dikdörtgen pencerenin üzerinde yuvarlak bir ikinci pencere daha bulunuyor. Bu apsis doğu cephesini üçe bölmekte olup cepheye oranla biraz daha yüksek tutulmuş.
Ayos Yannis Kilisesi, camiye çevrildiğinde kilisenin haç kollarının doğu yönünde olan penceresi mihraba çevrilmiş. Mimberi ahşap. Kilisenin ikonostasis duvarı bulunmamaktadır. (Çınarlı Cami’nin muhteşem ikonostasisi aynı yerde muhafaza edilerek korunmuştur.)
Çınarlı Cami’nin bir hayli yakınında olan, özellikle de uzaktan bakıldığında hemen yanı başındaymış gibi görünen Saatli Cami, çok sade, simetrisi korunarak inşa edilmiş bir yapı. Bütün zamanlarda kul ile tanrı arasında tanıklık etmiş bir mekan. Ayrı dinlerde tek tanrıya yakaranlara ev sahipliği yapmış. Binlerce fotoğraf karesini süslemiş. İnananlar kadar inanmayanların da ilgisini çekmiş. İnsan elinin yaratıcılığına, sadeliğe, hüzne hemen hemen insana özgü bütün duygulara tercümanlık ediyor.
Yazı ve Fotoğraf : Bilsen GÜRER / bgurer@isiltur.com.tr

Yorumlar kapatıldı.