İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

‘Ermeniliğe hakaret’ suçuna 2 yıl hapis

Abdurrahman Şimşek

Ermeni kelimesini aşağılayıcı maksatla kullanma ilk kez suç oldu. Ermeni kökenli baba oğula “Ermeni gâvurları” diyen 2 kişi hakkında hakaretten dava açıldıİstanbul Cumhuriyet Savcılığı, ‘Ermeni’ kelimesinin Ermeni uyruklu birine karşı aşağılayıcı maksatla kullanılmasını ilk kez cürüm olarak kabul etti ve iki kişi hakkında ‘aşağılama, hakaret ve tehdit’ suçlarından dava açtı. Ermeni kökenli Türkiye vatandaşı Levon Balcıoğlu ile oğlu Artun Balcıoğlu’na ‘Ermeni gâvurları’ diyen Yusuf Polat, İstanbul Sulh Ceza Mahkemesi’nde iki yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak. Polat, yargılama sonucunda ceza alırsa Türkiye’de ‘Ermeniliğe hakaret’ olarak nitelendirilebilecek suçtan mahkûm olan ilk kişi olacak. 

Savcılık, Ermeni kökenli yazar Hrant Dink’in, ‘Türklüğe hakaret’ suçundan 301. madde kapsamında yargılanıp hedef gösterilmesi nedeniyle öldürülmesinden altı yıl sonra ‘Ermeniliğe hakareti’ suç sayan bir iddianame hazırladı. Hrant Dink, 2002’de Şanlıurfa’da verdiği bir konferansta “Ben Türk değil, Türkiyeli’yim ve Ermeni’yim” dediği için ‘Türklüğü aşağılamaktan’ üç yıl hapis istemiyle yargılanıp beraat etmişti. Dink, 2004’te yayımlanan bir makalesinde ise “Türk’ten boşalacak o zehirli kanın yerini dolduracak temiz kan, Ermeni’nin Ermenistan’la kuracağı asil damarında mevcuttur” cümlesi nedeniyle 301. maddeden ‘Türklüğe hakaret’ suçlamasıyla yargılanmış ve aksi yönde verilen bilirkişi raporuna rağmen 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu karar, Dink’in aşırı milliyetçi çevrelerin hedefi olmasına sebep olmuş ve Dink 17 Ocak 2007’de İstanbul Şişli’de öldürülmüştü. SABAH Özel İstihbarat Bölümü’nün ulaştığı iddianameye göre ‘Ermeniliğe hakaret davası’na sebep olan olay şöyle gelişti:
‘SİZİ ÖLDÜRECEĞİM’
Ermeni kökenli Sivaslı Levon Balcıoğlu ve oğlu Artun Balcıoğlu, işlettikleri bir özel okulda Filiz Uyar’la kantinin işletmesi için sözleşme yaptılar. 21 Nisan’da Filiz Uyar’ın gayriresmî ortağı olan Yusuf Polat, kantine dışarıdan müşteri almak isteyince, baba ve oğul, yönetmeliğe aykırılık gerekçesiyle buna izin vermedi. Baba-oğul, dışarıdan müşterilerin gelmesini engellemek için Kemal Batu adlı şahsı görevlendirdi. Şüpheli Yusuf Polat da Kemal Batu’ya, Balcıoğulları’nı kast ederek, “Bunların kölesi olma, bunlar Ermeni gâvurları” dedi. Polat, “Böyle konuşma,” diyen Batu’yu “Sen kaşınıyorsun galiba, seni kaşıyacağım” diyerek, Levon ve Artun Balcıoğlu’nu “Ermeniler, bu vatan bizim. Sizi öldüreceğim, bacaklarınızı kıracağım” diyerek tehdit etti. 4 gün sonra gelen Yusuf Polat’ın ağabeyi Mehmet Zahit Polat da, “Kardeşime dokunursanız ayaklarınızı kırarım. Üç kişi geldik, gerekirse 103 kişi geliriz” diyerek ikinci bir tehditte bulundu. Şikayet üzerine Polat kardeşler hakkında soruşturma açan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zeynel Sarıbuğa, Yusuf Polat hakkında TCK’nın 125/1 ve 216/2, Mehmet Zahit Polat hakkında 106/1. maddeden dava açtı.
EMSAL OLACAK
Yusuf Polat’a TCK’nın 125/1 ve 216/2. maddelerinden dava açılması önemli. Çünkü bu maddeler, hakaret suçlarıyla ilgili ve ‘halkın bir kesimini sosyal sınıf, din, mezhep, cinsiyet, bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama ve hakaret’ suçlarını düzenliyor. Yasanın 125/1. maddesinde ‘Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somu t bir fiil veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişinin üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılması’ hükme bağlanıyor. 216/2. madde ise ‘Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan kişinin, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını’ öngörüyor. Mehmet Zahit Polat’ın yargılanacağı 106/1. madde ise tehdit suçu işleyen kişinin, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması öngörülüyor. SABAH’a konuşan yargı makamları, Avrupa Birliği ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kriterlerine uygun ‘Ermeniliğe hakaret davası’nın türünün ilk örneği olduğunu ve davanın sonucunun emsal teşkil edeceğini söylediler.

Yorumlar kapatıldı.