Bugün «Sivil Toplum Enstitüsü» (STE) ofisinde Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) 38. Kongresi sonuçlarına ilişkin bir panel gerçekleştirildi. FIDH 38. Kongresi sonunda Ermeni-Türk ilişkileri konusunda bir tasarı kabul edildi. FIDH 38. Kongrenin dikkat çekici sonuçlarından biri FIDH kapanış bildirisinde Türkiye Hükümetine Ermeni Soykırımını tanınması ve ön koşulsuz Ermenistan’a yönelik ablukaya son verilmesi, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisi yönünde gecikmeksizin adımlar atılması çağrısı oldu.
***
Bugün «Sivil Toplum Enstitüsü» (STE) ofisinde Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) 38. Kongresi sonuçlarına ilişkin bir panel gerçekleştirildi.
23-27 Mayıs tarihlerinde İstanbul’da 38. FIDH kongresi gerçekleştirildi. FIDH bir önceki kongresi 2010 yılında Erivan’da gerçekleştirilmişti. 38. Kongreye dünyanın 100 civarı ülkesinden insan hakları kuruluşları katıldı. Oturumda FIDH Ermenistan üye kuruluşu olan STE Konsey Bşk. Artak Kirakosyan temsil etti.
Kongre ve öncesinde gerçekleştirilen forum Türkiye’de büyük yankı buldu. Etkinliğe Uluslararası Ceza Mahkemesi Bşk. Song-Sang Hyun, FIDH Bşk. Souhayr Belhassen, Türkiye Başbakan yard. Beşir Atalay, AB İnsan Hakları özel temsilcisi Stavros Lambrinidis katılırken, Türkiye cumhurbaşkanı Abdullah Gül kongre kapanışında bir konuşma yaptı.
FIDH 38. Kongrenin dikkat çekici sonuçlarından biri FIDH kapanış bildirisinde Türkiye Hükümetine Ermeni Soykırımını tanınması ve önkoşulsuz Ermenistan’a yönelik ablukaya son verilmesi, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisi yönünde gecikmeksizin adımlar atılması çağrısı oldu.
STE’yle beraber bu tasarının girişimcilerinin iki Türk insan hakları kuruluşu İnsan Hakları Birliği ve Türkiye İnsan Hakları Vakfının olması anlamlıydı. Kongre günlerinde Ermeni Soykırımıkurbanlarının anılmasına yönelikbir etkinlik de gerçekleştirildi. FIDH üyeleri ve Türk insan hakları savunucuları ellerinde Ermeni aydınlarının resimleri, Boğaz sularına çiçekler bıraktılar.
STE Konseyi Bşk. Artak Kirakosyan basına açıklamasında ″Ermeni-Türk ilişkilerindeki sorunların yüksek sesle ifadesi bağlamında kongrenin Erivan’da yapılan 37. FIDH Kongresi sonrasında İstanbul’da gerçekleşmesi anlamlıydı. Bu tasarının kabul edilmesi bizim için çok önemliydi ve 3 yıl önceki formülasyon daha da netleştirilerek yeniden teyid edildi.″ dedi.
Erivan’da Ermeni ve Türk insan hakları kuruluşlarının ortak çabaları sonucunda başlayan ve kabul edilen tasarıda şunlar ifade edilmekte:
«Ermeni Soykırımına ilişkin net tarihi tutum yanısıra Türkiye’de bu meseleye yönelik açık ve özgür tartışma yoğunlaştırılmasına yönelik kaydedilen ilerlemeyi,
Ermeni Soykırımı meselesinde aralarında siyaset adamları, toplumsal kuruluşlar, bilim adamları, aydınlar ve basın mensupları tarafından Türkiye sivil toplumu temsilcilerince gerçeklik ve adaletin tesisine yönelik birçok çağrıları temel kabul ederek,
Yorumlar kapatıldı.