İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Türkiye’ye Ön Şart Baskısı Bekleniyor

Ermenistan’da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Serj Sarkisyan’ın ikinci görev süresince izleyeceği iç ve dış politikalar tartışılmaya başlandı… Şimdiye kadarki barış görüşmelerinde Azerbaycan’ın talep ettiği işgal bölgelerinden çekilme şartını kabul etmeyen Erivan’ın, yeni dönemde de aynı politikayı izleyeceği ve Rusya’ya duyulan güven sayesinde herhangi bir taviz verilmeyeceği öngörülüyor… Görevi süresince diasporanın desteğini sağlama çabalarını ihmal etmeyen Sarkisyan’ın hem bölgesel yalnızlık içerisinde bulunan Ermenistan ekonomisini geliştirmek, hem de Dağlık Karabağ’ın uluslararası alanda tanınması için oluşturduğu Ermenistan-Diaspora-Karabağ birlikteliği formülünü yeni dönemde sağlamlaştıracağı belirtiliyor. Türkiye ile normalleşme sürecine destek veren Sarkisyan’ın diasporanın bu konudaki olumsuz yaklaşımlarını eleştirmesiyle gerilen Ermenistan-diaspora ilişkilerinin yeni dönemde ivme kazanacağı ve Türkiye’ye ön şart baskısı uygulanacağı bekleniyor.
***

Seçim kampanyası süresince özellikle Rusya ile iyi ilişkilere ve Dağlık Karabağ meselesindeki sabit tutumunu devam ettireceğine değinilen Sarkisyan’ın 2015 yılıyla ilgili olarak ise Türkiye’ye yönelik yaklaşımları merak ediliyor.

Sarkisyan İkinci Bir Ermeni Devletine Karşı

Cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılan muhalif adayların Ermenistan’ın Rusya’yla ilişkilerine yönelik sert eleştirilerinin gerçekçi bir temele dayanmadığını savunan Sarkisyan, diğer adayların Dağlık Karabağ konusundaki vaatlerinin çözüm oluşturmayacağını belirtmişti. Seçim sürecindeki en büyük rakibi Raffi Hovhannisyan’ın göreve gelmesi halinde, Dağlık Karabağ’ı bağımsız bir devlet olarak tanıyacağını belirtmesine karşın Sarkisyan, bu durumun zannedildiği kadar kolay olmadığını ve resmi olarak tanımanın fayda yerine zarar getireceğini açıkladı. Agresif taraf olarak görülmemek için Dağlık Karabağ’ı tanımadıklarını belirten Sarkisyan’ın bu yaklaşımının esas sebebinin aslında Ermeni siyasetindeki iç krizler olduğu dile getiriliyor. Ermenistan’da ikinci devlet Başkanı Robert Koçaryan’dan beri süregelen Karabağ kökenli asker-siyasetçi geleneğinin yeni dönemde son bulacağı ve Sarkisyan’ın Kafkasya’da ikinci bir Ermeni devletine karşı olduğu belirtiliyor.

Şimdiye kadarki barış görüşmelerinde Azerbaycan’ın talep ettiği işgal bölgelerinden çekilme şartını kabul etmeyen Erivan’ın, yeni dönemde de aynı politikayı izleyeceği ve Rusya’ya duyulan güven sayesinde herhangi bir taviz verilmeyeceği öngörülüyor. Buna ek olarak, Hocalı Havaalanı’nı kullanma girişimleriyle tepkileri üzerine çeken Erivan’ın bölgedeki çatışmaların artmasına sebep olacak girişimlere destek vererek, Rusya destekli askeri operasyonların başlatılmasını sağlayacağı tahmin ediliyor.

Sarkisyan seçim arifesinde yaptığı konuşmada, barışın sağlanması için aynı politikaların uzun vadeli olarak devam edeceğinin işaretlerini verdi. Konuşmasında bölge barışının sağlanması konusunda müreffeh bir Ermenistan’ın şart olduğunu dile getiren Sarkisyan, nihai çözüm için 2033 yılını hedef gösterdi. Bu konu bir anlamda, Ermenistan’ın siyasi direnç kaybetmemesi için sorunun uzatılması olarak da yorumlanıyor.

Türkiye’ye Ön Şart Baskısı Bekleniyor

1915 olaylarının yüzüncü yıl dönümü olan 2015 yılında Ermenistan yönetiminde bulunacak olan Sarkisyan’ın Türkiye’ye yönelik yaklaşımları ise bölge politikaları ve diaspora tarafından şekillenmekte. Görevi süresince diasporanın desteğini sağlama çabalarını ihmal etmeyen Sarkisyan’ın hem bölgesel yalnızlık içerisinde bulunan Ermenistan ekonomisini geliştirmek, hem de Dağlık Karabağ’ın uluslararası alanda tanınması için oluşturduğu Ermenistan-Diaspora-Karabağ birlikteliği formülünü yeni dönemde sağlamlaştıracağı belirtiliyor.

Türkiye ile normalleşme sürecine destek veren Sarkisyan’ın diasporanın bu konudaki olumsuz yaklaşımlarını eleştirmesiyle gerilen Ermenistan-diaspora ilişkilerinin yeni dönemde ivme kazanacağı ve Türkiye’ye ön şart baskısı uygulanacağı bekleniyor. Ön şart olmadan sınırların açılmasına destek veren Ermenistan’ın aynı zamanda 2015 ile ilgili olarak Türkiye’yi uluslararası alanda baskıya alacak çalışmaları hızlandırması, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde yeni bir perdenin açılacağını gösteriyor.

Mehmet Fatih Öztarsu – CİHAN

Yorumlar kapatıldı.