İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Hayko Cepkin o geceyi anlattı

Bülent İpek
“İnsanlar kimliğiyle değil insan olarak değerlendirilmeli”  Bir kadına kafa atmakla suçlandığı olayda hakarete ve şantaja uğradığı iddiasıyla davacı olan Hayko Cepkin, “İnsanları kimliğine değil insanlığına göre değerlendirilmeli’ diyor… Bu konunun basına yansımasını istemiyorsak 50 bin lira ücret karşılığında bu işi halledebileceklerini söylediler… Toplumda Ermeni kimliğiyle anılmaktan çekiniyor musunuz? Olsaydı ismimi değiştirir Abdullah Fındıkoğlu yapardım. Netice itibarıyla sanat camiasında ismini değiştiren çok Ermeni var.

***
“İnsanlar kimliğiyle değil insan olarak değerlendirilmeli”  Bir kadına kafa atmakla suçlandığı olayda hakarete ve şantaja uğradığı iddiasıyla davacı olan Hayko Cepkin, “İnsanları kimliğine değil insanlığına göre değerlendirilmeli’ diyor
Bülent İPEK / HT MAGAZİN
Rock şarkıcısı Hayko Cepkin’in geçen cumartesi gecesi Beyoğlu’ndaki bir mekândaki partinin çıkışında yanına yaklaşan G.D.A. adlı bir kadına kafa atıp yere düşürdüğü iddia ediliyor. Şikâyet konusu olan bu iddiayı tümüyle reddeden Hayko Cepkin cephesi aşırı alkollü kadının şarkıcının yanına yaklaşarak “Kimsin sen o.. çocuğu. Bu Ermeni p… elini niye sıkıyorsunuz” diye hakaret edip boğazına sarıldığını ve kendiliğinden yere düştüğünü iddia ediyor. Bir anda kadına şiddet uygulayan ünlü durumunda kaldığını söyleyen Hayko Cepkin ise ‘Sarhoştu, düştü’ dediği kadının avukatı aracılığıyla kendine şantaj yaptığını istedikleri 50 bin lirayı alamayınca olaydan iki gün sonra karakolda şikâyetçi olduklarını iddia ediyor.
Bir kadına kafa attığınız iddiası var. O gece ne oldu?
Olay, mekânda bizim arkadaşlarımızla yer aldığımız bir partinin çıkışında iki tane erkek arkadaşının yanındaki bir kızın sallana sallana yanıma gelip “Kim bu be?” diye konuşması, ardından bizim bu ırkçı jargon dediğimiz küfürleri ederek, eliyle yakamı sıkıp ‘Bunun elini mi sıkıyorsunuz?’ diyerek konuşmasıyla başladı. Hakaretin başlangıcı böyle oldu. Devamı ifadelerde yer aldığı için çok girmek istemiyorum.
Siz söylendiği gibi kafa atmadınız mı?
Sarhoştu yere düştü, düştü kalktı, yattı, küfürlerini etti. Aldı götürdüler. Hikâyenin geneline gelirsek. Onun iddiasına göre ben beni tanımayan birine kafayı vuruyorum, sonra tekmeyi vuruyorum. Yerlerde sürüklüyorum ve tükürüyorum. 4 madde var. Tahminen ben bu eylemlerin hepsini yapıyor olsaydım muhtemelen hastanelik olurdu. Benim en büyük delilim kapıdaki kamera görüntüleri. O görüntüler alındı savcılıkta şu an. Olay sonrası darp raporu almıyorlar nedense ertesi gün darp raporu alıyorlar hastaneden kendileri. Şikâyette bulunmuyorlar. Pazartesi günü saat 12’de buluşma talebinde bulunuyorlar. Saat 16’da bir daha telefonlar geliyor para talebinde bulunulacağı söyleniyor. Taksimde bir cafede avukatıyla benim menajerim buluşuyor.
Para mı istediler?
Bu konunun basına yansımasını istemiyorsak 50 bin lira ücret karşılığında bu işi halledebileceklerini söylediler. Menajerim de ‘İstediğinizi yapabilirsiniz’ diyor. Bu benim başıma gelen ikinci şantaj vakası.
Bu olayı yaşamak size ne hissettirdi?
Bu tarz olaylarla ben çok karşılaşıyorum. İçinde ırkçı söylemler de var, başka söylemler de. Ünlü olunca istediği her şeyi söyleme hakkını kendinde bulanlar var.
Şarkılarınızla artık kendinizi kabul ettirdiğİniz için mi kimliğiniz arkada kaldı acaba?
Ben kimlikle ilgili çok fazla deşifre olmayı ve bununla anılmayı isteyen bir adam değilim. O bir Kürt o bir Ermeni, o bir Laz o bilmem ne olarak değil. Hayır o bir adam o bir insan. O bir varlık ne olduğu seni ilgilendirmez.
Bu tür olaylardan sonra ülkeye karşı yabancılaşma yalnızlık duyggusu hissediyor musunuz?
Hiç hissetmiyorum. Netice itibariyle Türk Hava Kurumu’nu paraşütçüsüyüm. Türk kuşu benim oradaki sıfatım. Orada havacı bir Ermeniyim. Benim dert ettiğim bir şey değil.
‘Hiç korkum yok’
Toplumda Ermeni kimliğiyle anılmaktan çekiniyor musunuz?
Olsaydı ismimi değiştirir Abdullah Fındıkoğlu yapardım. Netice itibarıyla sanat camiasında ismini değiştiren çok Ermeni var. Ben de değiştirir işim daha rahat olurdu. Ama benim öyle bir derdim yok. İnsanın var olduğu şekilde kabullenilmesi gerektiğine inanıyorum. Neyin korkusunu yaşayacağım. Tamam başıma geliyor onlarla da mücadele ediyorum işte. Mücadele etmeden bazı şeyleri düzeltemezsiniz. Bu mücadele yıldırmaz. 35 yaşıma geldim neler yaşadım.
http://magazin.haberturk.com/ozel-roportajlar/haber/822520-hayko-cepkin-o-geceyi-anlatti

Yorumlar kapatıldı.