İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

87 yıl Hıristiyan yaşadı, Müslüman gibi gömüldü

Bülent Günal

Kilise cenaze arabası, görevli din adamı, salon, tabut ve mezarlık yeri için 8 bin lira isteyince, Anna Taşçıyan babasını toprağa Müslüman gibi verdi. Taşçıyan, “Cenaze namazında çok güzel dualar okundu. Cemaat ‘Amin’ dedi, ben ‘Amen’. Ne fark eder ki? Dua duadır, toprak toprak” dedi.
(Ne diyelim, biz farklı olmak istemiyoruz diyen zihniyetin getirdiği yer bu. Birileri “Ermeni’nin cenazesini Papaz da İmam da kaldırır fark etmez” derse, olacağı budur. Patrikliği suçlamak için bahane arayanlara gün doğdu. Olaydan haberdar olmaması da, parayı patrikliğin istememesi de fark etmez. Amaç bağcıyı dövmek. Fakir fukaraya yardım için kıllarını kıpırdatmazlar ama fakirlik edebiyatı yapıp önlerine geleni suçlamaktan da çekinmezler.  HYETERT)

BÜLENT GÜNAL / GAZETE HABERTÜRK
AGOS Gazetesi dünkü sayısında çarpıcı bir insan hikâyesine yer verdi. Haberde inançlı bir Hıristiyan olan 87 yaşındaki Kayserili Harutyun Kambarizoğlu’nun kilisede yapılacak cenaze töreni için 8 bin lira istendiği, ev hanımı olan kızı Anna Taşçıyan’ın ise bu parayı ödeyemediği için babasının cenazesini İslami usullere göre defnettiği anlatılıyordu. Harutyun Kambarizoğlu’nun cenaze namazı 18 Haziran günü, Göztepe Camii’nde öğle namazını mütakip kılınmış, cenaze Fatihalar eşliğinde Ümraniye Hekimbaşı Mezarlığı’na gömülmüştü.
‘BABALAR GÜNÜ’NDE KAYBETTİM’
Anna Taşçıyan Habertürk Gazetesi’ne konuştu: “Babamı Babalar Günü’nde kaybettim. İslami usullere göre de toprağa verdik. İçim huzur dolu. Çünkü babamın her duaya saygısı vardı. Dua dua, toprak topraktır. Hiçbir rahatsızlık duymuyorum. Depremler, kazalar nedeniyle cenazesine kavuşamayan nice aileler var. Allah nasip etti, babamın mezar yeri belli. Duayla, sevgiyle orada yatıyor.’’
‘HİÇ RAHATSIZ DEĞİLİM’
Anna Taşçıyan sözlerini şöyle sürdürdü: “Ölümünden sonra çektiğim acıları görse, ‘Kızım niye kendini bu kadar yıpratıyorsun?’ derdi. Ben de isterdim, babamı bildiğim usullere göre defnedeyim… Ama imkânlar elvermedi. Ancak İslami usüllere göre defnettiğim için de hiç rahatsız değilim. Cenaze namazında çok güzel dualar okundu. Hocanın söylediklerini dinledim. Cemaat ‘Amin’ dedi, ben ‘Amen.’ Ne fark eder ki? Babamı mezara koyduğum anda her şeyin boş olduğunu anladım.’’
PATRİKHANE: HABERİMİZ YOK
Kilise yöneticilerinden Oşin Mumcuyan, “Kendilerine Patrikhane’nin tarifeleri hakkında bilgi verdik. Yapabileceğimiz bir şey yoktu’’ dedi. Patriklik Ruhani Meclis Başkanı Tatul Anuşyan ise “Cenaze ortada kalmaz, yeter ki haberimiz olsun, haberimiz yoktu’’ diye konuştu.
CENAZE MASRAFLARI İÇİN 8 BİN LİRA İSTENDİ
Üsküdar’daki Surp Garabed Ermeni Kilisesi’nden cenaze arabası, din adamı, salon, tabut ve mezarlık yeri için 8 bin lira istendi. Eşi kuyumcu işçisi, kendisi ev hanımı olan Anna Taşçıyan’ın taksit isteği de reddedildi. “Patrikhane de bir şey yapamaz” denildi. Taşçıyan olanları şöyle anlattı: “Çok çaresiz hissettim. Darülaceze cenazenin bir an önce alınması gerektiğini, eğer istersek cenazeyi kendilerinin kaldırabileceğini söyledi. Başka çarem de yoktu. Kabul ettik. Çok içten, sevgi dolu bir tören oldu.’’

Yorumlar kapatıldı.