İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yarın savaş başlarsa ne olur?

Rakamlar göz önünde tutulduğu zaman Ermenistan ordusunun sahip olduğu teknoloji ve silah miktarı bakımından Azerbaycan’ın çok gerisinde olduğu gözlemleniyor. Ancak burada işgal altında tutulan Dağlık Karabağ ordusunu da unutmamalıyız… Ordunun en önemli artısı ise Rus askeri yetkililerle sıkı bir işbirliği içerisinde olmak. Birincisi bunun sonucunda silahlar ve askeri teknoloji hemen hemen harcama yapmadan elde ediliyor. Rusya Gümrü’de konuşlandırılan Rus askeri üssü aracılığıyla Ermenistan hava sahasının kontrolünü de elinde tutuyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre Ermenistan’ın savaşa girmesi Rusya’nın savaşa girmesi olarak kabul edilecek.

*****
Azerbaycan’ın son yıllarda büyük bir silahlanma yarışının içine girmesi yeni tartışmaların başlamasına neden oldu. Uzmanlar Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki askeri gücü kıyaslamaya başladı. Askeri yetkililer tarafından bu konuda verilen bilgilerin kısıtlı olmasına rağmen uzmanlar çeşitli tahminler üzerinde duruyor.
Donanması olmayan ordu
Ermenistan’ın coğrafi konumu ordu yapılanmasını da önemli ölçüde etkiliyor. Bu yüzden ülkenin deniz sınırının bulunmaması sebebiyle donanması olmayan Ermenistan ordusu sadece kara ve hava kuvvetlerinden oluşuyor.
Ordu içerisinde 40 bin askerin görev yaptığı tahmin ediliyor. Diğer yandan ordunun ihtiyaçlarının karşılanması ve modernizasyonu için 2010 ve 2011 yıllarına nazaran daha az harcama yapılıyor. 2010 yılında toplam 434 milyon dolar, 2011’de 406 milyon dolar, 2012’de ise 390 milyon dolar askeri harcama yapıldı.
Ermenistan kara kuvvetlerinin merkezleri Goris, Vanadzor, Karçahpyur, Nubaraşen ve Ehednadzor’da bulunan beş bölgede yer alıyor. Çeşitli rakamlara göre kara kuvvetlerinde toplam 32–36 bin arasında asker var. Orduda verilen askeri eğitimin uluslararası standartlara uygun bir şekilde yapıldığı ifade ediliyor.
Ermenistan ordusu içerisinde 200’den fazla T-72 model tank var. Bu tanklar Rusya’nın yanı sıra Çin ve Doğu Avrupa ülkelerinden satın alındı. Ayrıca az sayıda T-54 ve T -55 tankları da bulunuyor. Bunlara ek olarak Ermenistan ordusunda toplam 190 adet zırhlı BPM aracı (BMP-1 ve BMP -2) da bulunmakta. Ermenistan silahlı kuvvetlerinin 150 adet zırhlı araca daha sahip olduğu tahmin ediliyor. 110 adet BTR-60, 20 adet BTR-70 ve BTR-80 zırhlı araçları da kullanılmakta. Ermenistan GAZ-2975 “Tigr” askeri araçlarını da Rusya’dan satın alıyor. Altmış adet “Uragan” ve “Grad”, 40 adet Çin üretimi WM-80, N-2, “Akasiya”, “Gvazdika” silahları bulunmakta. Otomotik silah olarak ise AK-74 ve K-3 silahları kullanılmaktadır.
Ermenistan hava kuvvetlerinin Erivan ve Gümrü’de iki merkezi bulunuyor. Toplam 1 adet MiG-25 ve 15 adet Su-25 savaş uçağı, 35 adet eğitim uçağı kullanılmaktadır.
Bundan başka Ermenistan hava kuvvetlerinde yerli üretim insansız “Krunk” uçakları, Mi-8, Mi-24P ve Mi-2M helikopterleri, S-300, S-75 ve “Osa” hava savunma sistemleri de bulunuyor.
Stretejik müttefik
Az önce belirttiğimiz rakamlar göz önünde tutulduğu zaman Ermenistan ordusunun sahip olduğu teknoloji ve silah miktarı bakımından Azerbaycan’ın çok gerisinde olduğu gözlemleniyor. Ancak burada işgal altında tutulan Dağlık Karabağ ordusunu da unutmamalıyız.
Karabağ’daki Ermeni ordusu asker sayısı bakımından yetersiz olsa da teknoloji açısından Ermenistan ordusunun önünde yer alıyor. Azeri uzmanların görüşüne göre Karabağ’daki Ermeni ordusunda toplam 20-25 bin civarında asker ve 400 adet kadar T-72 ve T-55 tankları kullanılıyor.
Azerbaycan işgal altında tutulan topraklarına dikkat çekmek için rakamları abartıyor olabilir. Ancak İnternational Crisis Group tarafından verilen rakamlara göre de Karabağ Ermenilerinin elinde en az 250 tank bulunuyor. Bundan başka 270-360 BTR ve BMP, 50 adet RSZO “Grad” ve birkaç adet “Su-25” savaş uçakları bulunmakta.
Taraflar arasında muhtemel bir savaşın başlaması durumunda Ermenistan ve Karabağ ordusunun ortak hareket edeceğine kuşku yoktur.
Yetersizlikler ve öncelikler
Ermenistan ve Karabağ ordusunun en önemli sorununun askeri bütçenin yetersizliği olduğunu söyleyebiliriz. Bu problem, en çok, subay maaşlarının zamanında ödenmesinde yaşanan sıkıntılar ve mevcut askeri teknolojinin korunmasında kendisini gösteriyor. Bu sorun insanların orduya olan güvenini de olumsuz olarak etkileyen bir faktör. Diğer yandan Ermenistan ordusu açısından sözleşmeli askerlerin durumu da büyük önem arz ediyor. Zira savunma bütçesinin darlığı nedeniyle asker sayısında sıkıntılar yaşanıyor. Ermenistan ordusunda görev yapan sözleşmeli askerlere ise tahminen ayda 260 dolar maaş veriliyor.
Hava kuvvetlerinin yeterli teknolojiye sahip olmaması da önemli bir eksiklik olarak öne çıkıyor. Buna ilaveten hava kuvvetlerinde görev yapan subaylara yeterli eğitimin verilmediği gerçeği muhtemel bir savaşta büyük zaaflara neden olabilir. Aynı sorun yurt dışından Rusya gibi devletlerin teknoloji yardımı yapması durumunda da ortaya çıkabilir.
Ordunun en önemli artısı ise Rus askeri yetkililerle sıkı bir işbirliği içerisinde olmak. Birincisi bunun sonucunda silahlar ve askeri teknoloji hemen hemen harcama yapmadan elde ediliyor. Rusya Gümrü’de konuşlandırılan Rus askeri üssü aracılığıyla Ermenistan hava sahasının kontrolünü de elinde tutuyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre Ermenistan’ın savaşa girmesi Rusya’nın savaşa girmesi olarak kabul edilecek.
İnsansız “Krunk” uçağı, K-3 silahı ve RSZON-2’nin Ermeni askeri sanayi tarafından imal edilmesi de önemli bir artı olarak ortaya çıkıyor. Ermenistan ordusunun Afganistan, Irak ve Kosovo gibi bölgelerde yurt dışı operasyonlarına katılması da ordunun tecrübe birikimi bakımından artı olarak görülebilir.
Diplomasi çabaları
Ermenistan devlet başkanı Sarkisyan savaşı başlatan tarafın kendileri olmayacağını açıkladı. Bu ise ordunun savunma önceliğine göre hazırlandığını gösteren bir işaret. Sarkisyan Azerbaycan’ın savaşa neden olması durumunda ise sadece 1992-1994 yılları arasında yaşananların tekrarlanmayacağını aynı zamanda sorununun temelden çözümü için gerekli adımların atılacağını bildirdi.
Ermenistan başbakanı Tigran Sarkisyan ise yabancı diplomatların da katılımı ile sorununun barış yoluyla çözülebileceğine inandığını açıkladı. Ancak buna rağmen Rusya, ABD ve Fransa tarafından teklif edilen ve Ermenistan’ın da çıkarlarına uygun olan anlaşma Erivan yetkilileri tarafından kabul edilmedi. Barış planında şu teklifler yer almaktaydı:
1) Dağlık Karabağ’da işgal edilen toprakların Azerbaycan’a geri verilmesi
2) Dağlık Karabağ’a güvenlik ve yönetiminin güvence altına alınması için geçici statünün tanınması.
3) Dağlık Karabağ ile Ermenistan’ı birleştiren koridorun korunması
4) Dağlık Karabağ’ın nihai statüsünün sadece hür irade ile ortaya çıkan karar sonrası hukuki değer kazanması
5) Bölgeye uluslararası barış güçlerinin yerleştirilmesi
6) Topraklarını terk etmek zorunda kalan göçmenlerin tamamının geri dönüşünün sağlanması
Ermenistan tarafı bu teklifin Karabağ’ın Azerbaycan’a geri verileceği anlamına geldiğini öne sürerek anlaşmaya yanaşmıyor.
Dünya Bülteni için İbrahim Ali tarafından tercüme edilmiştir.

Yorumlar kapatıldı.