İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Her Türk Müslüman doğmaz!

Özlem Çelik
Bugünkü yazımızın kahramanları: Sevna Somuncuoğlu ile kızı. Konumuz: Zorunlu din dersi…Ankara’da özel bir okulda okuttuğu kızının zorunlu din dersinden muaf tutulması için yıllardır mücadele eden Sevna Somuncuoğlu’nun yaşadıklarını okuyun ve ‘inanmamanın’ da ‘inanç özgürlüğü’ kadar kutsal olduğunu bir türlü anlayamayanlara niye ‘sizden demokrat olmaz!’ diyoruz görün!.. Bu kez devreye giren MEB’in ortaöğretim birimidir.’Bu öğrenciye karne veremezsiniz’ diyen bakanlığa okul, velinin ‘gayrimüslim’ dilekçesini gösterince ‘ispatlasın!’ denir. Sevna Hanım bir kez daha İlçe Milli Eğitim’i arar. Telefondaki ses genel kültür bilgisiyle saç baş yoldurur!
– Hanımefendi siz ve kızınız T.C. vatandaşı değil misiniz?
– Evet.
– O zaman nasıl Müslüman değilsiniz? Sizin kökeniniz ne? Türk değil misiniz?
– Beyefendi, bu ülkede farklı dinlere mensup Türk vatandaşları da yaşıyor, bilmiyor musunuz?
‘Her Türk Müslüman doğar!’ sloganının devlet kurumlarını/bürokrasiyi esir aldığının örneği bu diyalog Sevna Hanım’ı çıldırtır. Bırakın dinsizliğini anlatmayı, karşısındaki zatı muhterem Türkiye’de sadece Müslümanların yaşadığını zannetmektedir.

***
Kızı ilköğretim 4’üncü sınıfa geldiğinde ‘din dersinden’ muaf tutulması için okul yönetimine başvuran anne Sevna Hanım’a, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile görüşmesi gerektiği söylenir. Bakanlığın, Çankaya İlçesi’ndeki yetkilisi Sevna Hanım’a, talebinin yerine getirilemeyeceğini söyler, ‘Çok istiyorsanız dava açın!’ der.
Örnek davaları (bknz. Alevi ailelerin açtığı davalar) ve AİHM’in Türkiye’yi mahkum ettiği kararı inceleyen Sevna Hanım, açacağı davanın muhtemelen kızının üniversite yıllarında sonuçlanacağını anlayınca çareyi nüfus cüzdanlarından din hanesini sildirmekte bulur. Çünkü Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü Eğitim ve Öğretim Yüksek Kurulu Başkanlığı’nın 9 Temmuz 1990 tarihli ve 1 sayılı kararı aynen şöyledir:
Azınlık okulları dışında kalan ilk ve orta öğretim okullarında öğrenim gören Türkiye Cumhuriyeti uyruklu, Hıristiyanlık ve Musevi dinlerine mensup öğrencilerin bu dinlerden birine mensup olduklarını belgelendirmeleri kaydıyla Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine girmelerinin zorunlu olmadığı, ancak bu derse girmek istedikleri takdirde velilerinden yazılı dilekçe getirmelerinin gerekli olduğu hususunun kabulü kararlaştırıldı.
Özetle, ‘Zorunlu din dersine girmek istemeyen Müslüman değildir. Müslüman olmayan ise ya Hıristiyan’dır ya da Musevi. Öğrencilerin, bu iki dine mensup olduklarını, kiliseden alınmış vaftiz kaydıyla ya da cemaatin vereceği yazıyla belgelemeleri gerekir’ deniyor.
Hani din dersinde sadece Müslümanlık anlatılmıyordu? Niçin Hıristiyan ve Musevi öğrenciler muaf tutuluyor? Hikayemize devam edelim…
***
Nüfus cüzdanındaki ‘İslam’ hanesini sildiren dinsiz anneyi, bakanlık, ‘gayrimüslim’ dilekçesi vermek zorunda bırakır. Her yıl aynı dilekçeyi tekrarlayarak 9’uncu sınıfa kadar kazasız belasız gelen başarılı öğrenci, bu yılın ilk döneminde karnesini alamayacağını öğrenince hayal kırıklığına uğrar.
Bu kez devreye giren MEB’in ortaöğretim birimidir.’Bu öğrenciye karne veremezsiniz’ diyen bakanlığa okul, velinin ‘gayrimüslim’ dilekçesini gösterince ‘ispatlasın!’ denir.
Sevna Hanım bir kez daha İlçe Milli Eğitim’i arar. Telefondaki ses genel kültür bilgisiyle saç baş yoldurur!
– Hanımefendi siz ve kızınız T.C. vatandaşı değil misiniz?
– Evet.
– O zaman nasıl Müslüman değilsiniz? Sizin kökeniniz ne? Türk değil misiniz?
– Beyefendi, bu ülkede farklı dinlere mensup Türk vatandaşları da yaşıyor, bilmiyor musunuz?
‘Her Türk Müslüman doğar!’ sloganının devlet kurumlarını/bürokrasiyi esir aldığının örneği bu diyalog Sevna Hanım’ı çıldırtır. Bırakın dinsizliğini anlatmayı, karşısındaki zatı muhterem Türkiye’de sadece Müslümanların yaşadığını zannetmektedir.
Sevna Somuncuoğlu, anayasanın 15’inci maddesindeki ‘…kimse din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz’ hükmünü hatırlatarak, TBMM Dilekçe ve İnsan Hakları Komisyonları’na başvurdu. Uçan Süpürge Derneği’nin Genel Koordinatörü Sevna Somuncuoğlu’nu mücadelesinde yalnız bırakmayın siz de Meclis’e yazın… Bakalım ne cevap verecekler!
‘Ne Şike Bitti Ne Sevdam’
Gazetemizİn İstihbarat Müdürü Özkan Tamirak ile sevgili meslektaşımız Emrullah Erdinç’in birlikte kaleme aldıkları kitap, şike operasyonunun perde arkasında yaşananları anlatıyor. Bir çırpıda okudum… İkisinin de ellerine sağlık…
Mahsun Kırmızıgül’e öneri
Neye niyet neye kısmet! Bu haber için gitmiştim, yukarıdaki haberi alıp döndüm(!) ‘Hayat Devam Ediyor’ dizisiyle ‘çocuk gelinler’ sorununu gündeme taşıyan Mahsun Kırmızıgül’e Uçan Süpürge’den uyarı geldi… Dizideki çocuk gelin Hayat, hamile… Çocuk gelinlerin sağlıklı hamilelik geçiremeyeceğinin, sağlıklı doğum yapamayacağının anlatılması şart diyen Uçan Süpürgeciler, Kırmızıgül’ü arayarak ‘Hayat doğurmamalı!’ uyarısında bulundular. Dernek, ‘Çocuk Gelinler Olmasın!’ imza kampanyasını başlattı. İmzalar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Meclis’e götürülecek… Her imzanın bir çocuğun hayatını kurtaracağını düşünerek bir imza da siz atın!

Yorumlar kapatıldı.