İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Mazlum-der’den Ermeni Asker Sevag İçin Açıklama

Mazlum-Der Diyarbakır Şube Başkanı Abdurrahim Ay, Batman’da devre arkadaşı tarafından kasten öldürüldüğünü ve askerde ilk şüpheli ölümün olmadığını ileri sürerek, “Sevag Şahin Balıkçı’nın ölümü, askerde ilk şüpheli ölüm değildir. Ancak Sevag’ın Ermeni olması, daha önce meydana gelen benzer olayların kurbanlarının çoğunun Kürt olması ve olayların kaza olmadığının ortaya çıkmış olması, dikkatleri vahim bir gerçeğe çevirmiştir. Bu vahim gerçek şudur: insanlar bu ülke için zorunlu bir görevi ifa ederken dahi mensup oldukları ırk ve dinleri nedeniyle ayırımcılığa uğramakta, yaşam hakları ihlal edilmek suretiyle infaz edilmektedir. Bu vahim tablonun bir adım ötesinde ve daha vahim olanı ise şudur: Benzer olaylarda infazlar, kamuoyuna öncelikle askerin intiharı ya da bir kaza olarak lanse edilmekte soruşturma bu minval üzere yürüyüp, kapatılmakta, olayın takipçisi olunması halinde ise ya görgü tanıklarına ya ailelerine baskı kurma girişimleri yaşanmaktadır.

************
Mazlum-Der Diyarbakır Şubesi, Batman’da vatani görevini yaparken arkadaşının silahından çıkan kurşunla hayatını kaybeden Ermeni asıllı Sevag Şahin Balıkçı için açıklama yaptı.
24 Nisan 2011 tarihinde zorunlu askerliğini Batman’ın Kozluk ilçesindeki Gümüşörgü Jandarma Karakolu’nda yapan Sevag Şahin Balıkçı’nın şüpheli bir şekilde ölümü üzerine askeri mahkemede süren yargılama bugün devam ederken, General Galip Deniz Kışlası önüne gelen Mazlum-Der Diyarbakır Şube Başkanı Abdurrahim Ay ve Şube yöneticileri basın açıklaması yaptı. Mazlum-Der Diyarbakır Şube Başkanı Abdurrahim Ay, Batman’da devre arkadaşı tarafından kasten öldürüldüğünü ve askerde ilk şüpheli ölümün olmadığını ileri sürerek, “Sevag Şahin Balıkçı’nın ölümü, askerde ilk şüpheli ölüm değildir. Ancak Sevag’ın Ermeni olması, daha önce meydana gelen benzer olayların kurbanlarının çoğunun Kürt olması ve olayların kaza olmadığının ortaya çıkmış olması, dikkatleri vahim bir gerçeğe çevirmiştir. Bu vahim gerçek şudur: insanlar bu ülke için zorunlu bir görevi ifa ederken dahi mensup oldukları ırk ve dinleri nedeniyle ayırımcılığa uğramakta, yaşam hakları ihlal edilmek suretiyle infaz edilmektedir. Bu vahim tablonun bir adım ötesinde ve daha vahim olanı ise şudur: Benzer olaylarda infazlar, kamuoyuna öncelikle askerin intiharı ya da bir kaza olarak lanse edilmekte soruşturma bu minval üzere yürüyüp, kapatılmakta, olayın takipçisi olunması halinde ise ya görgü tanıklarına ya ailelerine baskı kurma girişimleri yaşanmaktadır. Nitekim Sevag Şahin Balıkçı’nın olayında da durum bu şekilde cereyan etmiştir. İddialara göre olay ile ilgili olarak tanık ifadeleri rütbeli askerlerce yönlendirilmiş, tanıklara ve aileye baskı kurulmaya
çalışılmış, ifadeler değiştirilmiş ve birbirileri ile çelişen tutanaklar tanzim edilmiştir. Yine olayın faili aleyhinde önemli deliller mevcut iken ve delilleri karartma girişimleri de bulunmakta iken şüpheli, hakkında gerekli güvenlik tedbirlerine başvurulmadığı da bilinmektedir. Ayrıca bu tür suç iddialarına konu fiiller adi fiillerden olup askerlik görevi ile ilgisi bulunmamasına rağmen soruşturma ve yargılamanın askeri mahkemede yapılması da soruşturma ve yargılamanın sonucunda dair kaygıları
artırmaktadır. Sevag Şahin Balıkçı’nın öldürülmesi olayının, askerde Kürt kimlikli askerlere yönelik infaz olaylarında ve Hırant Dink cinayetinde verilen hükümler nedeniyle adalete olan güveni sarsan benzer olaylarla aynı kaderi paylaşmasından endişeliyiz. İnsanların ırkları, dinleri, ideolojileri ve siyasi eğilimleri yüzünden; zulme uğradığı, ayrımcılığa tabi tutuldukları, infaz edildiği, topluca sürülmesi maalesef bu ülkenin gerçeği halini almıştır. Yine askerde Kürt kimlikli askerlere yönelik infaz
olaylarında ve Hırant Dink cinayetinde verilen hükümlerle de bu ülkede etnik ve dini saiklerle gerçekleşen infazlarda, devlet, infazları yapanları yargılamamak için elinden gelen her türlü imkanı seferber etmekte, mazlumu değil faili koruma refleksi ile hareket etmektedir” dedi.
Mazlum-Der Diyarbakır Şube Başkanı Abdurrahim Ay Mazlum-Der olarak Sevag Şahin Balıkçı özelinde askerde gerçekleşen infazların, kazaların, intiharların ve şüpheli ölümlerin daha etkin ve kamuoyu vicdanını tatmin edecek bir şekilde soruşturulmasını, sonuçlandırılmasını ve bu ölümlerin artık son bulmasını talep ettiklerini ve dilediklerini belirtti.

Yorumlar kapatıldı.