İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Mısır, Hıristiyan azınlıkların hakları için harekete geçiyor

Cumali Önal -Kahire   
Mısır, ülke güvenliği için gittikçe ciddi bir sorun olmaya başlayan ve geçtiğimiz hafta sonu 26 kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylarla istikrar için de tehdit oluşturan Hıristiyan azınlığın sorunlarını gidermek için harekete geçiyor. Geçici hükümet, kilise inşası konusunda yaşanan krizi sona erdirmek ve yıllardır askıda olan ‘birleşik kanun’u çıkarmak için harekete geçme kararı aldığını duyurdu.

Hıristiyanlar ise camilerin inşası ve tamiri için hiçbir yerden izin almamaları gerektiğini ancak küçük bir tamir için dahi pek çok yasal prosedürü takip etmek zorunda kaldıklarını öne sürüyor. Hıristiyanların çıkardığı El Vatani gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Sidhom, Hıristiyanların mevcut şartlarının Osmanlı Devleti’nin kendilerine verdiği hakların dahi çok gerisinde bulunduğunu ifade ediyor. Osmanlı Devleti’nin 1852 yılında yayınladığı Humayun Fermanı ile Mısır’daki Hıristiyanların hakları koruma altına alınmıştı. Ferman ile Hıristiyanların kilise inşa etmek için Sultan’a talepte bulunmaları yeterli bulunmuştu. Ancak Mısır’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra dönemin İçişleri Bakan Yardımcısı Azabi Paşa’nın ismiyle anılan bir kararla (1934) kilise inşası ya da tamiri konusunda çok ağır şartlar getirilmişti.
Devrim, Selefi tehdidi altında
2005 yılında önergesi verilen ‘birleşik kanun’la tüm ibadethanelerle ilgili izinlerin tek bir mercide toplanacağını belirten Sidhom, bu şekilde Hıristiyanların maruz kaldığı ayrımcılığın da sona ereceğini belirtiyor. Mısır’da son dönemde yaşananlarla ilgili konuşan Sidhom bu geçiş döneminde tüm Mısırlılara birlik çağrısında bulunuyor ve ekliyor: “Taleplerimizi sadece Hıristiyan ya da Müslüman olarak değil, Mısırlı olarak iletmeliyiz.”
Son günlerde yaşananların Müslüman-Hıristiyan çatışması olarak yansıtılmasından rahatsızlık duyduğunu da ifade eden Sidhom, ‘Yaşananlar Müslümanlarla Hıristiyanlar arasında değil, Mısırlılarla yeni ortaya çıkan militan gruplar arasındadır.’ vurgusunu yapıyor. Müslüman Kardeşler ile ilişkisinin çok iyi olduğunu ve sürekli diyalog halinde bulunduğunu da anlatan Sidhom, ancak onların da bazı konularda hâlâ kafalarının karışık olduğunu öne sürüyor. Örgütün, “İslam çözümdür” sloganından vazgeçmesi gerektiğini savunan Sidhom, Hıristiyan bir cumhurbaşkanı, bankacılık ve turizm konularında da örgütün net bir tutum takınması gerektiğini söylüyor.
Devrimin Selefi tehdidi altında bulunduğunu anlatan Sidhom, sufi tarikatlarına saldıran bu grupların kendi kiliselerini yıktığını ve ateşe verdiğini iddia ediyor. Askerlerin kendi kiliselerini yeniden inşa ettiğini, ancak suçluları cezalandırmadığını da anlatan Sidhom, bu durumun da kendileri üzerinde korku oluşturduğunu belirtiyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın laiklik çıkışından memnun olduklarını söyleyen Sidhom, “Mısır’da laik bir rejim mi istiyorsunuz?” yönündeki soruyu ise “Sivil devlet istiyoruz.” şeklinde cevaplandırıyor.
Sidhom, Mısırlı Hıristiyan Kıptilerin lideri Papa 3. Şenuda’nın ise artık tüm Hıristiyanları temsil etmemesi gerektiğini, bu konunun sivil toplum kurumlarına bırakılması gerektiğini ifade ediyor. Hıristiyanlar 88 milyon nüfuslu Mısır’ın yaklaşık yüzde 7-10’unu oluşturuyor ve ağırlıklı olarak da ülkenin güney kentlerinde yaşıyor.

Yorumlar kapatıldı.