İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Aydınlar Blok’a destek için Mardin’de

Gazeteci-yazar Nuray Mert, Murat Çelikhan ve Hakan Tahmaz ile 2007 yılında uğradığı suikast sonucu yaşamını yitiren Ermeni Gazeteci Hrant Dink’in kardeşi Orhan Dink; Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloğu Mardin bağımsız milletvekili adaylarına destek amacıyla Mardin’e geldi. Dink, sanık olması gereken Muammer Güler’in AKP’den Mardin adayı olmasının kendilerini rahatsız ettiğini belirtirken, Nuray Mert ise bloğun toplumsal barış için şans olduğunu kaydetti.

Seçimlere sayılı günler kala aydın, yazar ve gazetecilerin blok adaylarına destekleri artarken, gazeteci-yazar Nuray Mert, Murat Çelikhan, Hakan Tahmaz ve 2007 yılında uğradığı suikast sonucu yaşamını yitiren Ermeni gazeteci Hrant Dink’in kardeşi Orhan Dink, Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloğu Mardin Bağımsız Milletvekilleri adayları Ahmet Türk, Erol Dora ve “KCK” davasından tutuklu Gülser Yıldırım’a destek vermek amacı ile Erdoba Oteli’nde bir araya geldi. Toplantıya ayrıca Türk, Dora ve Yıldırım’ın vekili Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan, BDP Mardin İl Başkanı Sedat Dağ, BDP PM üyesi Mahmut Çelik, Yalım Belde Belediye Başkanı Abdulkerim Adam, DTK Üyesi Hüseyin Barış ve BDP’li yöneticiler de katıldı.

TÜRK: BU MESAJIN İYİ OKUNMASI GEREKİR

Toplantıda konuşan Türk, görmek istedikleri fotoğrafı bugün yakaladıklarını ifade ederek, ortak bir demokrasi mücadelesi yürütülmesinin memnuniyet verici olduğunu söyledi. Türk, demokratik bir muhalefetin güçlenmesiyle ancak sorunların çözülebileceğini kaydederek, “Bugün gazeteci yazar Nuray Mert bu bloğun yanında. Orhan Dink, Murat Çelikhan, Hakan Tahmaz bu bloğun yanında. Bu mesaj çok iyi okunması gerekir. Türkiye açısından önemlidir. Siyasetçiler bunu okumalıdır. Ancak maalesef seçimlere gittiğimiz bu dönemlerde bugün ülkeyi yönetenler sayın Başbakan siyasi partilere karşı acımasız bir kampanya yürütüyor. Sayın Başbakan bununla da yetinmiyor. Bugün çok değerli aydınlara, yazarlara, demokrasiyi savunanlara saldırdığını görüyoruz. Bunun örneklerinden biride bundan nasibini alan Nuray Mert’tir. Sayın Başbakan’ın hışmına uğradı. Bizim mücadelemiz özgür geleceği yaratmaya dönük ortak bir iradedir. Ve inanıyorum ki halkımız 12 Haziran’da demokrasiden yana tavrını koyacaktır. Yüzde 10 barajları Türkiye gündeminden çıkacaktır. Yüzde 10 barajı olmasıydı eğer, 75 milletvekilimiz olurdu. Bunların bir kısmı Kürt, bir kısmı Türk, Ermeni, Süryani, demokrat çevreler de olurdu. Türkiye’nin geleceğini ancak bu bloğun belirleyeceğini belirleyebiliriz. Baraj nedeniyle çok fazla bloğumuzu büyütemedik” diye konuştu.

DORA: KÜRT SORUNUNU ÇÖZMEDEN HUZUR BULMAYIZ

Süryani aday Dora ise, oy pusulalarında yaşanan hukuksuzluğa tepki göstererek, seçimin bütün halklar açısından çok önemli olduğuna işaret etti. Dora, Türkiye’de hükümetlerin Kürtler ve Türklerin kardeş olduğunu savunduklarını hatırlatarak, “Eğer bu gerçekten retorik bir söylemden gerçeğe doğru somutlaşacaksa halkların birbirlerini olduğu gibi gömesi gerekir. Herkesin kültürü, anadilini kabul etmesi gerekir. Dolayısıyla şunu vurguluyoruz. Hiçbir etnik grup başkasından üstün değildir. Bu zaten evrensel düşünceye de aykırıdır. Başta Kürt sorunu olmak üzere eğer biz sorunlarımızı çözemezsek huzur bulamayız. Eğer Kürt ve Türk halkı kardeşse o zaman bu sorunun demokratik bir şekilde çözülmesi gerekir” dedi.

Tutuklu aday Gülser Yıldırım’ın vekili Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan, bu ülkede aday olma hakkını kazanmış birisinin cezaevinde olması nedeniyle yüreklerinin buruk olduğunu ifade ederek, bunun bir skandal olduğunu söyledi. Gökkan, kadına yapılan saldırının bütün topluma yapılan bir saldırı olarak gördüklerini kaydederek, “Hem BDP olarak partimiz hem de genel olarak blok adaylarında daha çok kadın fikriyle yola çıktık. Hopa’daki eylemleri protesto eden biri için ‘bu kadın mıdır kız mıdır’ diye bir zihniyet artık tahammülü olmayan bir zihniyettir. Blok olarak bu zihniyete dur demek önemlidir” dedi.

NURAY MERT: BLOK DESTEKLENMELİ

Gazeteci-Yazar Nuray Mert ise, Emek Demokrasi ve Özgürlüğü savunanların bir siyaset çatısı altında birleşmelerinin Türkiye için çok önemli olduğunu belirtti. Türkiye’nin böylesi bir siyasi platforma çok ihtiyacı olduğunu dile getiren Mert, “Bu bloğun büyük bileşeninin Kürt siyasal hareketinin olması da toplumsal barış için bir şans olarak düşünüyorum. Hali hazırda daha fazla demokrasi, toplumsal barış yolunda umut yollarının açılması gerek bir dönemde giderek daha fazla Kürt siyasal hareketi kamusal alanın dışına itilmeye kriminalize edilmeye, terörist olarak itham edilmeye çalışılıyor. Bu tam bir toplumsal barışı tamamen sabote etmek demektir. Her şey bir yana toplumsal bir barış adına bu bloğu desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. En azından ben ve arkadaşlarım bunu destekliyoruz” dedi.

DİNK: GÜLER’İN MARDİNDEN ADAY OLMASI BENİ RAHATSIZ ETTİ

Hrant Dink’in kardeşi Gazeteci Orhan Dink ise, “Bu bölgede bir şeyi hatırlatmak istiyorum. Gelirken sol yanıma baktım ve eski İstanbul Valisi Muharrem Güler’i gördüm. Biliyorsunuz 2004 yılında ağabeyimi Valiliğe çağıran kendisiydi ve şu anda Mardin’de aday oluyor. Dolayısıyla davamızda sanık olması gereken birinin Mardin’de aday olması nedeniyle beni çok rahatsız etti. Mahkemeye yolladığı bir belgede ağabeyimin valilikte kendi yazısıyla delillendirdiği, ‘Ben valilikte tehdit edildim’ cümlesine karşılık Güler, ‘devlet tehdit ederse böyle mi tehdit eder’ demişti. Ve tahmin ediyorum ki bu bölgenin en büyük tehdidi böyle insanların aday olmasıdır. Ve bundan icap duyuyorum ve acı duyuyorum” dedi.

ÇELİKKAN: AÇIK DESTEĞİMİZ BU HAREKETTEN YANA

Gazeteci-Yazar Murat Çelikkan da, Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloğu’nun Türkiye’de Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü için en önemli aktör olarak gördüğünü kaydetti. Bloğun demokrasiyi en güçlü temsil etme potansiyeli taşıyan hareket olarak görüldüğünü ifade eden Çelikkan, “Devlet terörüne karşı çıkma konusunda en güçlü hareketi barındıran hareket olarak görünüyor her türlü vesayet rejimi ve diktaya karşı durabilecek bir siyasal hareket olarak görünüyor. Türkiye için farklılıkların eşitliğine ve kardeşliğine temsil eden bir siyasal bir oluşum olarak görülüyor. Bu nedenle açık desteğimiz bu hareketten yana” diye konuştu.

TAHMAZ: BU TÜRKİYE’DE İLK DEFA OLUYOR

Gazeteci-Yazar Hakan Tahmaz da, “İstanbul’da bizim de katılımcısı olduğumuz Ahmet Türk’ün de katıldığı İstanbul’da başlayan destek açıklamaları İzmir’de ve Mersin’de yarattığı heyecan, bence çok önemli ve bizim gibi bugün Türkiye’nin değişik yerlerinde Mersin’de bugün Diyarbakır’da yani bu desteği daha aktif hale getiriyor. Bu Türkiye’de ilk defa oluyor bunun olma nedeninin bir tanesinin 4 yıllık parlamento ve toplumsal muhalefet sürecinde yaşadıklarımızı düşünüyorum. Burada Kürt Hareketinin, Ahmet Türk’ün başkanı olduğu DTK’nın sokağın ve ötekilerinin sesi olarak yarattığı pozitif atmosfer heyecanı olduğunu düşünüyorum. İkincisi de herhangi bir seçim değil bu seçim Türkiye için bir ışık olabileceği bir seçim. Hem Barış için adama atılabilmesi için çok önemli hem de yani anayasanın oluşturulacağı bir dönem olabileceği için çok önemli” dedi.

 ANF NEWS AGENCY

Yorumlar kapatıldı.