Ayşegül Usta
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’i öldürdüğü gerekçesiyle 27 yıla kadar hapis cezası istemiyle İstanbul 2’nci Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Ogün Samast, tanıkların eski ifadelerinin okunması sırasında üye hakimin sorduğu sorularla dalga geçti. Dink Ailesi’nin avukatlarına da sık sık sözlü olarak sataştı. Mahkeme davanın karar aşamasına geldiğini belirterek, dosyayı incelemesi ve görüşünü açıklaması için duruşma savcısına gönderdi.
Hrant Dink’in toplantıdan çıkış saatiyle senin internet kafeden çıkış saatin birbirine denk. Sana birisi mi bilgi verdi.
SAMAST: Birinden haber alsam çıkardı. Kamera kayıtlarına baksınlar. Kayıtları DGM bulamadı. Çocuk Mahkemesi mi bulacak.
AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’i öldürdüğü gerekçesiyle 27 yıla kadar hapis cezası istemiyle İstanbul 2’nci Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Ogün Samast, tanıkların eski ifadelerinin okunması sırasında üye hakimin sorduğu sorularla dalga geçti. Dink Ailesi’nin avukatlarına da sık sık sözlü olarak sataştı. Mahkeme davanın karar aşamasına geldiğini belirterek, dosyayı incelemesi ve görüşünü açıklaması için duruşma savcısına gönderdi.
Bi Ermeni var
Tutuklu bulunduğu Kandıra F tipi Cezaevi’nden Sultanahmet’te bulunan Çocuk Mahkemesi’ne Adem Yavuz Aslan’ın “Bi Ermeni Var” isimli kitabıyla gelen Ogün Samast, duruşma boyunca gergin tavırlar sergiledi. İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ana dava dosyasındaki tanık ifadelerinin okunması sırasında üye hakim İsmet Gülbiçim Ogün Samast’a, özetle şu soruyu sordu: “Ayşe Ponuş ifade verirken, araya girip, senin bulunduğun yeri göremeyeceğini söylemiştin. Olay yerine cinayet günü ilk kez gittiğini de ifade etmiştin. Bu kadar ayrıntıya nasıl dikkat ettin? Olay yerinde önceden keşif yaptın mı?” diye sordu. Samast ise “Gördüğümü, aklımda kalanı söyledim. Olay yerine, olaydan 2-3 saat önce gittim. Tabelalara baktığım için aklımda kalmıştı” diye yanıt verdi.
Avukata: Bir sus
Bu sırada Dink Ailesi avukatlarının kendi aralarında konuşmasına müdahale eden Ogün Samast, “Bir sus, bir sus” diye bağırdı. Avukatların “Sen önündeki ifadene bak” demeleri üzerine ise “Bir susun, kafam karışıyor” diye bağırmaya devam etti. Üye Hakim İsmet Gülbiçim, Samast’a şu soruyu da yöneltti: “Dink’in Agos’ta olmadığını öğrenince, internet kafeye gittin. Dink’in toplantıdan çıkış saatiyle senin internet kafeden çıkış saatin birbirine denk. İnternet kafeden çıkıp Akbank ATM’sinin önünde bekliyorsun. Bu sırada, tespit edilemeyen bir kişi Dink’i bankaya yönlendiriyor. Gittin internet kafenin sahibi bu sırada Agos’a ilan vermeye gidiyor. Sana birisi mi bilgi verdi yoksa bütün bunlar tesadüf mü?” diye sordu. Ogün Samast soruya, “Denk geldi, efendim. Şans. Birinden haber alsam şimdiye dek çıkardı ortaya. 4,5 yıldır çıkmadı da şimdi mi çıkacak. Kamera kayıtlarına baksınlar. Oradaki kamera kayıtlarını DGM bulamadı. Çocuk Mahkemesi mi bulacak” diye yanıt verdi. Samast’ın avukatı Levent Yıldırım ise şunları söyledi: “Tanıklar öldürme anını görmemişler. Öldürme anına ilişkin kamera kaydı yok. Acaba Dink’i Ogün öldürmedi mi? Davanın başından beri bu kuşkuyu taşıyorum” dedi. Dink Ailesi’nin avukatı Fethiye Çetin, “Bizim böyle bir şüphemiz yok. Biz cinayetin örgütlü işlendiğini, Samast’ın da kendisine yardım edenleri açıklamadığını düşünüyoruz” diye karşılık verdi.
Platon’lu savunma
Mahkemeye 3 sayfalık bir mektup sunan Ogün Samast, yine gazetecileri suçladı. Liseyi dışarıdan okuyan Samast mektubunda Platon, Erasmus ve Ziya Paşa gibi isimlerden alıntılar yaptı, Fransız devrimine değindi. Samast, mektupta, sosyolog olmak istediğini de söyledi.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/17878472.asp?gid=386
Yorumlar kapatıldı.