Zeynep Kuray
Gökçeada ve Bozcaada’daki tapu ve kadastro işlerinde azınlıklara karşı gösterilen ayrımcılık skandal boyutlara ulaştı. Devlet, buralarda yaşayan gayrimüslim yurttaşlara “yabancı uyruk”lu muamelesi yapıyor.Avukat Erhan Pekçe tarafından bu ayrımcı tutumlar daha önce dile getirilmiş ve bu konularda kendilerinden açıklama istenen devlet makamlarının “milli menfaatler” ve “devlet sırları” bahanelerinin arkasına saklandıkları açıklanmıştı. Son olarak Pekçe’nin şikayet dilekçesinde Hıristiyanların Müslümanlardan gayri menkul alırken başvurularının Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’nde yıllarca bekletildiği dile getirilmişti.
Pekçe’nin şikayetine karşı Bursa 3. İdare Mahkemesi’ne Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Birinci Hukuk Müşaviri Vekili Mahmut Taşçı tarafından verilen savunmada ise, “Açıklanması halinde Devletin emniyetine, dış ilişkilerine, milli savunmasına ve milli güvenliğine açıkça zarar verecek ve niteliği itibarıyla Devlet sırrı olan gizlilik dereceli bilgi veya belgeler bilgi edinme kapsamı dışındadır” denilmişti.
Taşçı’nın mahkemeye gönderdiği savunmanın esas yönünden dayandırıldığı ikinci argüman ise büyük bir skandalı ortaya koydu. İşte o o argüman: “Diğer taraftan, 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 35. maddesinin birinci fıkrası, ‘Yabancı uyruklu gerçek kişiler karşılıklı olmak ve kanuni sınırlamalara uyulmak kaydıyla, Türkiye’de işyeri veya mesken olarak kullanmak üzere, uygulama imar planı veya mevzii imar planı içinde bu amaçlarla ayrılıp tescil edilen taşınmazları edinebilirler. Sınırlı ayni hak tesis edilmesinde de aynı koşullar aranır.Yabancı uyruklu bir gerçek kişinin ülke genelinde edinebileceği taşınmazlar ile bağımsız ve sürekli nitelikte sınırlı ayni hakların toplam yüzölçümü iki buçuk hektarı geçemez.” Hükmüne amirdir.”
http://www.birgun.net/actuels_index.php?news_code=1305276843&year=2011&month=05&day=13
Yorumlar kapatıldı.