İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Entegrasyona örnek ülke Kanada

Çok kültürlü toplumlarda entegrasyon meseleleri, müzmin bir tartışma konusu ve cazip bir siyaset metadır. Ki, iki tarafın da makul tezleri ve acar savunucularıyla konu gündeme taşınır, gelir gider.Bu kısa yazı, Avrupa’da, özellikle de Almanya’da çok konuşulan, konuşuldukça da giriftleşen entegrasyon konusunda, Kanada’nın hakkını teslim  için kaleme alındı; biraz geç de olsa… Gerçi beş altı yıldır bu mivalde şeyler yazıp çiziyoruz… Öncelikle belirtilmeli ki, ayrımcılık ve zorbalık dünyanın her yerinde var. Kanada’da da var. Ancak bu zorbalar güruhu Kanada’da azınlık; ülkedeki hakim sağduyu her zaman üstün geliyor.  Toplum genelinde birlikte yaşama kültürü ortak değerdir. Kimsenin hayat tarzı, tehlike altında değildir. Az şey mi bu!Kanada’da Anglo-sakson  ve Fransız kültürlerinin güzel bir sentezi var. 

http://www.haber50.com/entegrasyona-ornek-ulke-kanada-398528h.htm 

Çok kültürlü toplumlarda entegrasyon meseleleri, müzmin bir tartışma konusu ve cazip bir siyaset metadır. Ki, iki tarafın da makul tezleri ve acar savunucularıyla konu gündeme taşınır, gelir gider.Bu kısa yazı, Avrupa’da, özellikle de Almanya’da çok konuşulan, konuşuldukça da giriftleşen entegrasyon konusunda, Kanada’nın hakkını teslim  için kaleme alındı; biraz geç de olsa… Gerçi beş altı yıldır bu mivalde şeyler yazıp çiziyoruz.
Evet, çok kültürlü bir toplum olan Kanada, dünyanın her köşesinden gelen farklı kültür, dil, din ve ırka mensup milyonlarca insanın uyum içinde yaşadığı bir ülkenin adıdır. Hormonludur ama harmonilidir.
Devletin 40 yıldır uyguladığı entegrasyon politikaları makul seyrinde işlemektedir. Hatta belki de, dünyadaki en iyi entegrasyon politikaları bu coğrafyada uygulanmaktadır bile denebilir.
Öncelikle belirtilmeli ki, ayrımcılık ve zorbalık dünyanın her yerinde var. Kanada’da da var. Ancak bu zorbalar güruhu Kanada’da azınlık; ülkedeki hakim sağduyu her zaman üstün geliyor.  Toplum genelinde birlikte yaşama kültürü ortak değerdir. Kimsenin hayat tarzı, tehlike altında değildir. Az şey mi bu!
Kanada’da Anglo-sakson  ve Fransız kültürlerinin güzel bir sentezi var. Ama Asyalı, Avrupalı Afrikalı ve Güney Amerikalı göçmenler ile ülkenin asıl sahipleri olan yerlilerin de renkleri, kokuları sinmiştir genel bünyeye. Azınlıklar, devlet dairelerinde iş güç sahibi olabilirler, devlet yönetiminin her kademesinde görevler alabilirler, yasalarla uyumlu oldukça, kültürel varlıklarını yaşatabilirler.
Orantılı olarak, devlette ve özel sektörde öne çıkmış  göçmenler, sığınmacılar emeğinin  karşılığını alırlar, her türlü hakları devlet güvencesindedir. Şartlar herkes için eşittir. Ortak Kanadalılık kimliği kimseyi rahatsız etmez.
Oysa, Türkiye’ye  bakarsak, farklı kesimlerin bazen birbirine reva gördüğü  ayrımcılıklar şok edici düzeysizlikte. Hatta bu kesimler bir imkan bulsalar birbirlerini asacaklar, kesecekler; birbirlerine hakk-i hayat tanımayacaklar.
Halbuki Türkiye halkları arasındaki tarihi ve kültürel bağlar, Kanada toplumlarıyla karşılaştırılamayacak denli avantajlıdır. Yüzlerce yıldır birlikte yaşamışız.
Merkel’in iddia ettiği gibi entegrasyon düşüncesi miadını doldurmuş falan değil; sadece Almanya’nın göçmenlik politikaları iflas etmek üzeredir. Yani, Alman devletinin entegrasyondan anladığı asimile çalışmaları büyük oranda tutmamıştır.
Ezcümle, gittikçe farklılaşan dünyada, birbirimizi anlamaya çalışmaktan, aramızda selamı sabahı yaymaktan, saygı ve hoşgörüyü tesis etmekten başka bir yol görünmüyor. Çok kültürlü toplumlar için bütün eksikliklerine rağmen Kanada laboratuarında çok dersler var.
Herkes, Avrupa, Asya… Kanada laboratuarından istifade etmeli,  egitimden, kültüre,  demokrasiden  siyasete  pek çok konuda Kanada’dan yararlanmalı.
Long live Canada. The world will need you more.
Engin SEZEN / Kanada / Haber 7
enginsezen@hotmail.com

Yorumlar kapatıldı.