İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

SİYASİ PARTİLERDEN ERMENİ TOPLUMUNA MİLLETVEKİLLİĞİ TEKLİFİ

Vercihan Ziflioğlu
 ” Türkiye’deki genel seçimler öncesinde sağ ya da sol hiç fark etmeksizin siyasi partiler Ermeni toplumunun önde gelen isimlerine milletvekilliği teklifleri götürüyor. Teklif götürülen kişi sayısı şimdiden beşe ulaştı. CHP’den aday olması beklenen Arev Cebeci, ‘Benimkisi bir parça meydan okuma, artık birilerinin söylediği sözlerin arkasında durmasını istiyorum’ dedi.”

VERCİHAN ZİFLİOĞLU
ISTANBUL – HURRIYET DAILY NEWS
İstanbul Ermeni toplumu politik arenada hareketleniyor. Haziran ayında yapılması planlanan Türkiye’deki genel seçimler öncesinde sağ ya da sol hiç fark etmeksizin siyasi partiler Ermeni toplumunun önde gelen isimlerine milletvekilliği teklifleri götürüyor. Teklif götürülen kişi sayısı şimdiden beşe ulaştı. Adaylardan birinin bağımsız olarak seçimlere katılması bekleniyor. Hurriyet Daily News and Economic Review konuyla ilgili olarak adaylardan Arev Cebeci’yle konuştu. Cebeci, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi’nden(CHP)aday olması bekleniyor. Cebeci’nin aksine diğer adaylar şimdilik suskunluğunu koruyor. Daily News’un neden CHP sorusuna Cebeci şu yanıtı verdi: “Bir süre önce Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bir konuşmasında ‘Agop’a da Rojin’e de sahip çıkacağım’ dedi. Benimkisi bir parça meydan okuma diyelim teklife sıcak bakmamın nedeni, gerçekten ‘Agop’a sahip çıkılacaksa ben buradayım demek istedim, ben artık birilerinin söylediği sözlerin arkasında durmasını istiyorum.” Kılıçdaroğlu’nun anne tarafından Dersim kökenli bir Ermeni olduğu söylentisi kararınızı etkiledi mi sorusuna Cebeci şu yanıtı verdi:”Benim için kökeninin zerre kadar önemi yok önemli olan evrensel, insani değerler.” Ben Ermeni’yim fakat bütünlüğün bir parçasıyım diyen Cebeci şöyle devam etti: “Milletvekili olarak meclise girmem durumunda elbette ki toplumumla ilgili sorunları gündeme taşıyacağım fakat bir milletvekili olarak bütünü de temsil etmek istiyorum.”
“Lozan’dan habersiziz”
Ermeni toplumunun tarihte yaşanan acı olaylar nedeniyle bugüne kadar apolitik bir tutum benimsediğini söyleyen Cebeci açıklamalarına şöyle devam etti: “Ailelerimiz tarafından hep korkutulduk, ön plana çıkmamız istenmedi, hep çekimser bir yaşam sürdük.” 2007 yılında Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’e gerçekleştirilen suikastın toplum için bir dönüm noktası olduğunu vurgulayan Cebeci şöyle devam etti: “Suikastın ardından evet bir grup konuşan öldürülüyor deyip daha da sessizleşti, sayıları azımsanmayacak bir grupsa haklarını aramaya başladı.” AB yolunda ilerleyen Türkiye’de artık Ermeni toplumunun pek çok sorunu gündeme getirebilme ve çözüm yolları üretme şansına sahip olduğunu belirten Cebeci sözlerine şöyle devam etti: “Toplumum ne yazık ki Lozan Antlaşmasının kendilerine tanıdığı haklardan bile habersiz, bana dokunulmasın da ne yapılırsa yapılsın mantığında fakat bu tutum çok yanlış.” Cebeci’nin teklifi kabul edip seçilmesi durumunda Milletvekili olarak TBMM gireceği CHP, İstanbul Ermeni toplumunun mesafeli durduğu bir parti. 2009 yılında yapılan Belediye Seçimlerinden bir süre önce CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman’ın Ermeni karşıtı açıklamaları sadece Ermeni toplumunda değil Türk kamuoyunda gündem yarattı. Arıtman, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Türk entelektüelleri tarafından 1915 olaylarına atfen başlatılan ‘Ermenilerden Özür Diliyorum’ kampanyasını desteklediğini savunarak, Cumhurbaşkanı Gül’ün anne tarafından kökenlerinin Ermeni olduğunu iddia etmişti. Şimdi Adalar Belediye Başkanlığı Vekilliği görevini yürüten Ermeni kökenli Raffi A.Hermon’nun CHP’den adaylığı bu yüzden eleştirilerin hedefi olmuştu.
Gayrimüslimler ve siyaset
Türkiye’nin gayrimüslim azınlık toplumlarıyla ilişkileri üzerine araştırmalarıyla tanınan Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Ayhan Aktar’sa azınlık temsilcilerinin milletvekili olarak meclise girmesi durumunda altmışlı yıllardan sonra bir ilk yaşanacak dedi. Cumhuriyetin kuruluşundan 1935 yılına kadar siyasi hayatta en basit memurluk kademesinde bile azınlık mensuplarının bulunmadığını söyleyen Aktar şu bilgileri aktardı: “1926 yılında çıkartılan Medeni Kanun’da devlet memuru olacak kişilerde aranan en önemli şart Türk kökenli olmaktır. Dolayısıyla bu kanunla memurluğa giden yol azınlıklar için açıkça kapatıldı. Söz konusu madde 1946 yılında  ‘TC vatandaşı’ olarak değiştirildi.” Azınlıkların Cumhuriyet tarihi boyunca ayrımcılıkla karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Aktar şöyle devam etti:” 1935 yılında CHP’de ‘Müstakil Grup’ adı verilen bir grup oluşturuldu. Bu grupta gayrimüslimler de vardı ve merkezden atama usulüyle milletvekili oluyordu. Söz konusu grup herhangi bir konuda söz sahibi değildi, göstermelikti. Aktar, gayrimüslimlerin mecliste temsilinin 1960 yılında sona erdiğini söyledi. Altmışlı yılların ardından ilk kez 1999 yılında Doğru Yol Partisi’nden Musevi asıllı Cefi Jozef Kamhi Meclis’e girdi.
Cumhuriyet Dönemi azınlık milletvekilleri:
Ahilya Mosyos (Rum-DP); Avram Galanti (Musevi-CHP); Berç Keresteciyan (Ermeni-CHP); Cefi Kamhi (Musevi-CHP); Alexandros Hacopulos (Rum-DP); Samuel Abravaya Marmaralı (Musevi-CHP); Mihail Kayakoğlu (Rum-CHP); Mıgırdiç Sellefyan (Ermeni-DP); Nikola Fakaçelli (Rum-CHP); Nikola Taptas (Rum-CHP); Salamon Adato (Musevi-DP); Vasil Konos (Rum-DP); Isak Altabev (Musevi-DP); Istmat Zihni Özdamar (Rum-CHP)
 Kaynak: Haberin orijinali ingilizce olup

http://www.hurriyetdailynews.com/n.php?n=turkish-parties-offer-deputy-nominations-to-armenian-community-2011-02-04 linkinden okunabilir. Haberi Türkçeye çeviren arkadaşımıza teşekkür ederiz. Hyetert

Yorumlar kapatıldı.