Nazim Alpman
Eski belediye başkanı Naif Alibeyoğlu, görev yaptığı yıllar içinde Kars’ı, Türkiye’nin unutulmuş sınır kenti olmaktan çıkartıp, sürekli takip edilmesi gereken etkinlikler beldesi haline getirmişti.Uluslararası film festivalleri, siyasi gelişmelere kucak açan bilimsel sempozyumlar, büyük orkestraların kitlesel konserleri, sürdürülebilir sivil toplum çalışmaları ve daha pek çok etkinliklerle İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ayarında medya ilgisine muhatap olan bir kent meydana getirmişti. Ermenistan’dan ilk kez akademisyenler onun davetiyle Kars’a gelmiş tebliğler sunmuşlardı. Kars ile Ermenistan sınırını manevi olarak açmıştı.
Bu çabaların bir ürünü olarak da heykeltıraş Mehmet Aksoy’un “İnsanlık Anıtı” da onun döneminde Kars’a kazandırılmıştı.
Oysa Kars 1980’lerin sonlarında “terk edilen” bir yerleşimdi. İyi hatırlıyorum Milliyet’in bir manşeti vardı: Satılık şehir!
Karslılar ellerindeki avuçlarındaki her şeyi satıp buradan göç ediyorlardı. Türkiye’ye çağ atlattığını söyleyen Turgut Özal, bu gelişmeyi “normal” karşılıyordu. Yazılmaması koşuluyla gazetecilere şöyle diyebiliyordu:
-1600 metrenin üzerinde yerleşim olmaz!
Yani?
Kars’ta hayat bitecekti, buna alışmak gerekiyordu.
Naif Alibeyoğlu bir dönem ANAP’tan bir dönemde AKP’den seçim kazanarak Kars’ın makus talihinin değişebileceğini gösteriyordu. Eski Sovyet cumhuriyetlerinden kente gelen sanatçılara heykeller yaptırıyor, Kars’ın açık hava müzesi görünümüne katkılar yapıyordu.
Alibeyoğlu’nun son görev yılında Kars’ta belgesel çekimleri yapıyorduk. Alibeyoğlu, çevre illerden okumak için Kars’a gelen yoksul çocuklara buz pateni imkanı sağlamış, ilkokul çocukları buz üzerinde artistik buz pateni gösterileri yapar hale gelmişlerdi.
Belediye parkının hemen yanındaki alanda birbirinden güzel bronz heykelleri işaret edip, kendisini kutlamıştık. Naif Başkan, kulağımızı eğilerek özel bir bilgi vermişti:
-Geçenlerde Başbakan Tayyip Erdoğan geldi, bunları görünce ‘ne bunlar böyle’ diye tepki gösterdi!
O zaman Kars’a yararı olmayacak bu bilgiyi kendimize saklamış, yazmamıştık. Kars’ı ve dinamik başkanını Erdoğan’ın hışmından koruduğumuzu düşünüyorduk.
Meğerse Erdoğan’ın “heykel düşmanlığı” yıllar geçtikçe silinmemiş tersine bilenmiş! 8 Ocak günü Başbakan Kars’ta aleni olarak bu özelliğini ortaya koydu:
-Bakınız Şehit Ebu-l Hasan Harakani hazretlerinin yanına bir ucube koymuşlar. Garip bir şey dikmişler!
İnsanlık Anıtı adlı eseri Başbakan böyle yorumluyordu…
Bu kadarla da kalmıyor, bir adım daha atarak içinde biriktirdiklerini mikrofonlardan taşırıyordu:
-Konuyla ilgili belediye başkanımız görevini süratle yerine getirecektir. İlk gelişiminde bunu göreceğiz.
Başbakan resmen “heykel yıkma” görevini Kars’ın yeni belediye başkanına vermiş oluyordu.
Heykeltıraş Mehmet Aksoy eserine sahip çıkarak “eğer böyle bir şey yaparlarsa” diyor:
-Taliban olurlar!
Bir yandan Türkiye’ye “ileri demokrasi” nutukları atıyorlar. Öte yandan ilkel bir siyasi akım olan Taliban’la aynı kulvara girmekten kaçınmıyorlar.
Mehmet Aksoy’un atölyesi Beykoz’da bulunuyor. Cumhuriyet Köyü’ne yakın bir mevkide bulunan Aksoy’un atölyesine röportaj için gitmek isteyen bir gazeteci, yol üzerindeki benzinciye girip, soruyor:
-Heykeltıraş Mehmet Aksoy’un atölyesini biliyor musunuz?
Benzincideki pompacı genç “biliyorum” diyor:
-Mermerci değil mi? İki yüz metre ilerde sağda abi!
Pompacı gencin Aksoy’un yaptıklarıyla ilgisi bulunmadığı açık… Ama hiç olmazsa “düşmanlık” beslemiyor.
Kars’ta Taliban rüzgarı estirmek isteyenlerin bu benzin pompacısı kadar sanata saygılı olmalarını beklemek, iktidardan çok şey istemek midir?
AKP hükümeti Ermenistan ile dostluk köprüsü kurmak istediğini söylüyor. Ama fiili olarak Ermenistan’ın üzerinden atlayıp, Afganistan’ın Taliban bölgeleriyle çağ dışı köprüler inşa etmekten kaçınmıyor.
AKP bu girişimden vazgeçmezse Doğudaki güzel kentimize yazık olacaktır.
Kars’a Taliban damgası vurulacaktır!
Yorumlar kapatıldı.