Diasporanın hukuk seferi 

Artık Türkiye’nin, daha ciddi bir hukuki harekâta karşı hazırlık yapması gerek.
Richard Giragosian
2010-12-19 19:23:45

Türk diplomasisinin Ermenistan’la ilişkilerini normalleştirme sürecinde iki stratejik hedefi, herhangi bir tazminat konusunda açık kapı bırakmamak ve soykırım iddialarını gündemden düşürmekti. Ancak geçen birkaç hafta boyunca bu iki hedef de yara aldı. İlk olarak ABD Dokuzuncu Bölge Mahkemesi, Osmanlı’nın son döneminde öldürülen Ermeniler’in torunlarının sigorta firmalarına karşı açtığı bir tazminat davasını reddeden bir alt mahkemenin kararını bozdu.

Kaliforniya’daki bir mahkemede açılan bir başka davada ise, üç Ermeni kökenli Amerikan vatandaşı -şu anda İncirlik’teki NATO hava üssünün de bulunduğu alan dahil olmak üzere- Osmanlı döneminde yasalara aykırı biçimde dedelerinden alındığını iddia ettikleri arazilere karşılık olarak Türk hükümetine 64 milyon dolarlık tazminat davası açtı.

Bu davayı yürüten Yeghiayan and Boyd adlı hukuk bürosu, daha önce de Los Angeles’ta iki büyük hayat sigortası firmasına karşı altı dava açmış ve bu firmalarla milyonlarca dolarlık anlaşma sağlamış, ayrıca Los Angeles’taki J. Paul Getty Müzesi’ne karşı da dava açarak 1915-1923 arasında ABD’ye getirilen kültür ve dini objelerin Ermenistan’a iadesini istemişti. Tüm bunlara bir de Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin soykırım tasarısını yeniden gündeme getirmesi eklendi.

Geçmişteki olayların bugün hukuki cephedeki yansıması, Türkiye’ye yönelik saldırıları daha sofistike hale getiriyor. Artık Türkiye’nin, geleneksel 24 Nisan günlerine oranla daha ciddi bir hukuki harekâta karşı hazırlık yapması gerek.