İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

‘Gök gürültüsünün çocukları’ evlerine yeniden kavuşuyor 

‘Gök gürültüsünün çocukları’ evlerine yeniden kavuşuyor
MÜGE AKGÜN
08/12/2010

Adı ‘Gök gürültüsünün çocukları’ anlamına gelen Vortvost Vorodman kilisesi, yıllardır içinde bulunduğu harabe halinden kurtuluyor

1828’de ibadete açılan kilise bir dönem depremzedelere ev sahipliği yaptı.

Kumkapı’daki Vortvots Vorodman Kilisesi nihayet derin uykusundan uyanıyor. ıstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın katkılarıyla restorasyonuna başlanan tarihi kilise kültür sanat merkezine dönüştürülüyor.
Vortvots Vorodman’ın restore edilmesi 1990’lı yıllarda Ermeni cemaati tarafından gündeme getirilmiş, planlar hazırlanmış ama bir hayal olarak bakıldığı için gerçekleştirilememiş. Zaten ıstanbul 2010 Avrupa Kültür Ajansı Başkanı şekip Avdagiç’in aktardığına göre Cumhuriyet tarihi boyunca ıstanbul’da ilk kez bir kilise devlet desteğiyle restore ediliyor.
Kumkapı Ermeni Patrikhanesi’nin külliyesi içinde yer alan üç kiliseden biri olan, ‘gök gürültüsünün çocukları’ anlamına gelen Vortvost Vorodman ünlü mimar Kirkor Balyan tarafından yapılmış. 14 Ekim 1828’de ibadete açılan ve yüz yıla yakın kilise olarak hizmet verebilen yapının sonrasında ise hüzünlü bir öykü var.

Depremzedelere ev oldu
Kilise işlevini yitiren Vortvost Vorodman göçmenler barınağı, zincir atölyesi gibi kullanıldıktan sonra 1940’ların başında restorasyon ilkelerine aykırı bir şekilde onarılıp sosyal etkinliklerin yapıldığı bir salona dönüştürülmüş. 1966 Varto, 1975 Lice depremlerinde de evsiz kalanlar yerleştirilmiş.

Habitat’ın sergi mekanıydı
1990’lı yıllarda ise Meryem Ana Kilisesi Vakfı tarafından tekrar projelendirilmiş, ama bu fikir o yılların ruhuna uymadığı için 1996’da Habitat’ın sergi mekânlarından biri olması amacıyla harcanan çabalar dahi sonuç vermemiş. Konjonktür nihayet 2010 yılında bu müstesna tarihi yapının kurtarılmasına, geleceğe miras olarak kalmasına olanak tanımış.
19. yüzyıl Türk Barok üslubunu yansıtan yapı nihayet orijinaline sadık kalınarak onarılıyor. Diğer yapılar için örnek olacağı günleri bekliyor.

Patrikhanenin yönetim merkezi
ıstanbul’un fethinden sonra Anadolu’dan gelen Ermeniler, Samatya, Yenikapı, Kumkapı ve Galata’ya yerleştiler. 1461 yılında Bursa’dan davet edilen Piskopos Hovagim ilk Ermeni Patriği olarak atandı. Fatih bazı Bizans kiliselerini Ermeni cemaatinin kullanımına verdi.
Dünyadaki 4 Patriklik makamından biri olan Türkiye Ermeniler Patrikliği yönetim merkezi 1641 yılından beri Kumkapı’da. Patrikhanenin tam karşısında ise Meryem Ana Patriklik Kilisesi ve Surp Vortvost Vorodman Kilisesi bulunuyor. Kilisenin hemen yanında ise Özel Bezciyan Ermeni ılköğretim Okulu yer alıyor.

Kültürel farklılığın renkleri belgeseli
Yönetmen Annie Pertan yine bir ıstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı projesi olan ‘Kültürel Farklılığın Renkleri’ adlı bir belgesel hazırladı. Pertan, farklı kültürlerden gelen yaratıcılar olarak Rum, Ermeni, Musevi, Süryani, Levanten ve Roman cemaatlerinden isimler seçmiş. Suzy Hug Levy, Stelyo Berber, ızzet Keribar, Leonidas Asteris, Habib Gerez, Erol Sarraffian, Ara Güler, Sibel Horada, Hayko Cepkin, Lolita Asil, Giovanni Scognamillo, Ahırkapı Roman Orkestrası ve Kobra Murat gibi isimler hem kendilerini hem de yaşadıkları ıstanbul’u anlatıyor.

Tekrarlar çok fazla
Belgesel için seçilen isimler çok isabetli. ıçlerinde tanıdıklarımız kadar tanımamız gerekenler de var. Çekimler, görüntüler, kullanılan sümüklüböcek metaforu son derece başarılı ve etkileyici. Belli ki Annie Pertan ve ekibi uzun emek isteyen bir çalışma yapmış. Ama ne yazık ki yönetmen bu bolluk içinde boğulmuş. 100 dakika süren belgesel dayanması zor bir tekrara düşüyor. Belgesel kültürel çeşitlilik ve zenginliği mi ön plana çıkaracak yoksa insan portreleri mi yapacak karar verememiş. Sonuçta da ortaya odağı kaymış bir çalışma çıkmış. Film yeni bir kurguyla keyifle izlenilir hale getirilebilir.

Yorumlar kapatıldı.