İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ankara’dan Erivan’a yanıt: Sabırlı ol!  Sami Kohen

Ankara’dan Erivan’a yanıt: Sabırlı ol!
Sami Kohen

HABERİN ETİKETLERİ

Türkiye’nin Ermenistan’la protokollerin gereğini yerine getireceğine dair bir açıklama yapmasını isteyen Erivan’a yanıtı şöyle: Türkiye açısından protokoller geçerlidir, başlatılan süreç de yaşamaktadır. Ancak bu belgelerin Meclis’ten geçirilmesi şu anda mümkün değildir. Dolayısıyla, bu işlem zamana bırakılmalıdır. Ermenistan da bu konuda sabırlı davranmalıdır…
Geçen salı günkü yazımızda, Erivan ziyaretimiz sırasında görüştüğümüz Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın bir yardımcısının yeni süreçteki tıkanmanın aşılabilmesi için, Türk hükümetinin, Zürih’te varılan mutabakata bağlı kaldığını bir deklarasyonla duyurmasını istediğini bildirmiştik. Yetkili, Sarkisyan’ın bu ayın ortalarında Washington’daki temaslarında bu meseleyi görüşeceğini açıklamış ve bu konuda tatminkâr bir sonuç sağlanamaması halinde, protokolleri askıya almak zorunda kalabileceğini ima etmişti.

Sürece devam
Bu konuda ne düşündüğünü sorduğumuz üst düzey bir Türk yetkilisi şöyle konuştu: “Ermenistan’ın istediği tarzda bir deklarasyona gerek yok. Bu mümkün değil. Ermenistan Türkiye’yi baskı altında tutmaya, sıkıştırmaya çalışıyor. Biz şimdiye kadar bu sürece bağlılığımız yeterince gösterdik”…
Yetkiliye göre, Ankara’nın böyle bir açıklama yapması izlediği politikaya ters düşer. Türk hükümeti protokollerin Meclis tarafından onaylanabilmesi için, Yukarı Karabağ meselesinin çözümünde ilerleme kaydedilmesinin şart olduğunu bildirmişti. Hükümet bu konuda hem Türk kamuoyuna hem de Azerbaycan’a angaje olmuş durumda. Bu şartlarda Meclis’in protokollere onay vermesi imkânsız görünüyor.
Yetkili, Türkiye’nin bu pozisyonunun ABD başta olmak üzere ilgili ülkelerce de bilindiğini söyledi ve şöyle devam etti: “Amerikan liderlerinin Sarkisyan’a protokolleri gere çekmemesi ve süreci bozmaması telkininde bulunacaklarını tahmin ediyoruz. Sarkisyan’ın son Fransa ziyaretinde de benzer bir telkin yapıldı. Buna rağmen, Ermenistan tek taraflı olarak protokollerden vazgeçerse, oyunbozan duruma düşer.”

Ne zamana kadar?
O halde çıkış yolu nedir? Süreci dondurmak mıdır?
Erivan’daki muhatabımız, bunun da düşünülebileceğini ve görüşebileceğini söylemişti. Ankara’daki muhatabımız ise şöyle dedi: “Buna ‘dondurmak’ demek doğru değil. Bizce süreç ölmüş değil, yaşıyor. Bu durumda en iyisi, bu işi zamana bırakmaktır.”
Ne zaman kadar?
Yetkiliye göre, Karabağ meselesinde bir mutabakat olduğu anda, süreç hareketlendirilebilir. Ancak açıkçası böyle bir ilerleme işareti henüz yok.
Bu nedenle, yetkili şu önemli öngörüde bulundu: “Protokollerin onayı, olsa olsa 2011’den sonra -yani Türkiye’de seçimlerin yapılıp yeni Meclis’in faaliyete geçmesinden sonra- sağlanabilir. Daha önce iç politikadaki hareketler nedeniyle bu mümkün olmaz.”

Kesilirse zor başlar
Kısacası, Türkiye protokoller konusunda, kendi belirlediği parametrelerin dışına çıkmak -ve Karabağ şartından geri adım atmak- niyetinde değil. Bu, hükümetin protokolleri Meclis’ten geçirmek için şu sırada özel bir çaba harcamayacağı anlamına geliyor. Zaten şu sırada anayasa tasarısı, referandum -ve belki de ardından erken seçim olasılığı- nedeniyle hükümetin, Meclis’in ve kamuoyunun protokollerle uğraşacak hali yok…
Bu yüzden, Türk diplomasisi bu konuyu zamana bırakmayı tercih ediyor.
Ermenistan ise, bizim orada edindiğimiz izlenime göre, süresiz beklemek istemiyor. Sarkisyan hükümeti, sadece muhalefetin değil, yandaşlarının da baskısı altında. Erivan için normalizasyonun bir an önce gerçekleşmesi çok önemli.
Bu durumda Sarkisyan, Washington’da da istediğini elde edemezse, protokolleri Meclis’ten çekip süreci sonlandırır mı?
Bu konuya büyük önem veren (Zürih’teki imza töreni fotoğrafında Türk ve Ermeni bakanların arkasında duran) “etkin yabancı aktörler” bu sürecin bozulmasını istemezler. Bunun yeni gerginliklere yol açacağını ve bu sürecin bir daha kolay kolay başlatılamayacağını bilirler…
Sonuçta protokollerin akıbeti zamana bırakılırsa ve süreç devam ediyor gibi görünürse, buna hiç şaşmamak lazım…

Yorumlar kapatıldı.