Saygıdeğer Arkadaşlar,
Yervant Beyin, düşüncelerine katılıyorum. Her şeyden evvel hepimizin hiçbir zaman unutmaması gereken, 1709 senelik bir geçmişe dayanan Ermeni Ortodoks Apostolik Kilisesinin örf ve adetleri ve iç tüzüğünün icap ettirdiği protokole karşı saygılı olmaktır. Şayet bu konuda hafızam beni yanıltmıyorsa, değil yalnız İstanbul atorunu ancak Ermeni kilisesinin dört atorunu da bağlayan, bu iç tüzüğün modern geçmişteki son rötuşlarını da yapan yerchanyahishadak Şnork Badirarkımız olmuştur. Öyle ki, her şeyden evvel makama ve onun ifadesini ve geçmişini belgeleyen tarihi gerçeklere (kilise iç tüzüğü) hürmeten, adımlarımızı düşünerek atmamız gerekir.
Daha önce de sizlerce defalarca ifade edildiği gibi, Gatogigos ( Ermenilerin Papa’sı), ve Badriarklar ömür boyu bu makama seçilirler. İstifa etmedikleri veyahut devlet tarafından bu makamdan azil edilmedikleri müddetçe görevde kalırlar. Diğer dünya kiliseleri gibi Ermeni Ortodoks (Gregoryan) kilisesinde de bu kural iç tüzükle belirlenmiştir. Öyle ki, kanımca hangi heyet olursa olsun, bugünkü gerçekler önünde, bu iç tüzüğün gerektirdiği kuralların ışığında yalnız ve yalnız Eş Patrik seçebilme kararını alma zorundadır. Bu tüzük sadece İstanbul Ermeniliğini değil, ancak bütün dünya Ermeniliğini bağlayan bir tüzüktür. Düşünebiliyor musunuz kilisemizin ve de dolayısı ile milletimizin hali ne olabilir, şayet her bir ator -ve çevresindekiler-bu tüzüğe saygınlık göstermeden her bir Gatogigos veyahut Badriark seçimlerinde arzu ettikleri gibi hareket etmeye kalksalar? Unutmamak gereken bir gerçek de odur ki, asırlar boyunca, Kilisemiz, dünyanın hangi köşesinde dahi yaşasak, bizleri bizlere, millet sıfatı ile bağlayan, en önemli unsurumuzdur-aranızdan gurbeti tatmış olanlar, kanımca bu sözün anlamını daha da iyi kavrarlar-. Öyle ki bu kurumun dimdik ayakta durabilmesi, herhangi bir politik oyunun kurbanı olmaması için, düşünen beyinler tarafından yazılmış olan bu iç tüzüğe saygınlık milletin bir parçası sıfatını (unvanını) taşıyan her bir Ermeni’nin vazifesidir. XXI yüzyılın gereksinmeleri ile bu tüzüğün belirlemiş olduğu kurallarda değişiklik gerekiyorsa, bu değişiklik seçim sürecinde değil, normal zamanlarda her açıdan tam manasıyla etüt edilerek yapılmalı ve kanımca, her yapılan soyut değişiklik de, dört atorumuzu da bağlayabilen, pragmatik bir değişiklik olmalıdır.
Saygılarımla
Kurken Berksanlar
Yorumlar kapatıldı.