Taraf/INDEPENDENT – Istanbul – 16.12.2008
Bir grup aydının 1915 kırımını eleştiren “Ermeni kardeşlerimden özür diliyorum” kampanyası Batı basınında geniş yer bulurken Britanyalı müzisyen Peter Gabriel’dan da destek gördü
Britanyalı müzisyen Peter Gabriel Türkiye’de aydın ve sanatçıların başlattığı ‘Özür Diliyorum’ kampanyasından övgüyle söz etti. Son konserinde Ermeni duduk virtüözü Civan Gasparyan’ın 80. yaşgünü için Ermenistan’a gittiğini anlatan Gabriel, Ermeniler tarafından ‘Büyük Felaket’ diye tanımlanan 1915 Ermeni tehcirinin aydınlatılması için Güney Afrika’daki Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu benzeri bir komisyon kurulmasının önemli adım olacağını da vurguladı.
Gladyatör, Ronin gibi dünyaca ünlü filmlerin müziklerini de yapan Ermeni müzisyen Gasparyan’ın 12 ekimdeki doğumgünü kutlamalarına katılan Gabriel ziyaret izlenimlerini internet sitesinde sevenleriyle paylaştı. Gabriel, ziyaret etmek için ilginç bir ülke olduğunu belirttiği Ermenistan’ın ‘kendine has gelenekleri olan, kendi dilini yaratmış dünyadaki ilk Hıristiyan ülke’ olduğunu belirtti. Ermenistan’ı ziyaret eden birçok turistin yaptığı gibi Soykırım Anıtı’nı da ziyaret ettiğini belirten Gabriel 1915 Olaylar’ından şöyle bahsetti: “Olaylar 1915’te yaşanmış olmasına rağmen hâlâ çok canlı. Sanıyorum o zamanlar ülkenin büyük bir kısmı Türkiye’nin denetimi altındaydı ve Jön Türk liderlerinin bu cinayetlerin emrini vermekten sorumlu olduğuna inanılıyor. 1.2 ila 1.5 milyon insanın öldüğü sanılıyor. Her Ermeni ailesi en az bir akrabasını bu olayda kaybetti.”
‘Soykırımın inkar edilmesinin durumu daha da zorlaştırdığını’ belirten Gabriel “Geçen hafta Türkiye’de bir grup aydın kayıtların ortaya çıkartılması için bir kampanya başlattı. Utanarak söylüyorum ki Britanya ve ABD henüz bunu doğru düzgün tanımış değil. Umarım Güney Afrika Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu gibi bir komisyon kurulur ne olup bittiği günyüzüne çıkartılır ancak bu şekilde ilerleyebiliriz” dedi. Gabriel, Gasparyan’ın doğum günü için düzenlenen kutlamalara Ermenistan devlet başkanı ve başbakanının da katıldığını, doğumgünü konserinin 60’lar ve 70’lerde komünistler tarafından kullanılan bir binada yapıldığını söyledi.
Ermeni kırımı tabusu hafifledi
Britanya’da yayımlanan Independent gazetesi, ‘Özür Diliyorum’ kampanyasına ilişkin haberinde kampanyanın, milliyetçiler tarafından öfke ile karşılandığına dikkat çekip şu yorumu yaptı: “Türkiye’de neredeyse her şehirdeki sokaklara soykırımı gerçekleştirenlerin başındakilerinin isimleri verilmiş olsa da, Ermeni meselesini çevreleyen tabu, on yıl önce olduğu kadar tabu değil. Kitapçılarda resmi Türk tezlerinin savunucularının yazdığı kitapların yanı sıra Batılı ve Ermeni tarihçilerin yazdığı kitaplar da satılıyor. Üniversiteler konu ile ilgili konferanslar düzenliyor. İstanbul galerileri, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Ermenilerin sahip olduğu önemli konumu gösteren kartpostalların sergilerini açıyor. 2005’te Anneannem adlı bir anı kitabında İstanbullu bir avukat (Fethiye Çetin) kendisini yetiştiren kadının Ermeni olduğunu öğrenmesini anlatıyor. Bu kitap geniş ve sempatik bir tartışma yaratmıştı. Bu tabuyu kıran ilk Türk yazarlardan biri Halil Berktay olmuştu. Ekim 2000’de bir gazeteye Osmanlı İmparatorluğu’nun soykırım yaptığını söyledikten sonra ölüm tehditleri alan Berktay, bugün entelektüel bir tartışmanın büyümekte olduğu inancında. Berktay ‘Bu boş tehditlerin altında Türk yapılanması çöküyor’ diyor.”
Yorumlar kapatıldı.