İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İHD İstanbul Şubesinden Suç Duyurusu

İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi bugün (30 Ocak 2007) saat 13.30’da İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah hakkında suç duyurusunda bulundu.

Sultanahmet’te bulunan İstanbul Adliyesi’ne yapılan suç duyurusunda, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah hakkında “görevi ihmal, görevi kötüye kullanma, suç ve suçluyu övme” gerekçesiyle suç duyurusu yapıldı.

Suç duyurusu öncesi bir basın açıklaması yapan şube başkanı Hürriyet Şener, Hrant Dink cinayetiyle ilgili gelişmelerin takipçisi olacağız dedi.

Basın açıklamasına çeşitli sivil toplum kuruluşları destek verdi.

Suç durusu ekte bilgilerinize sunulmuştur.

İSTANBUL CUMHURİYET SAVCILIĞI’NA

Suç Duyurusunda

Bulunan : Hürriyet Şener

Nagihan Bayram

Şaban Dayanan

Adres : Katip Mustafa Çelebi Mah. Çukurlu Çeşme Sokak,

Bayman Apt. No 10/1, Beyoğlu / İSTANBUL

Şüpheli : Celalettin Cerrah

İstanbul Emniyet müdürü.

Suç : Görevi ihmal, Görevi kötüye kullanma ve Suç ve suçluyu övme

Açıklamalar :

1-Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, 19 Ocak 2007 tarihinde Şişli Halaskar Gazi Caddesi üzerinde bulunan gazete binasının önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirmiştir.

2-Hrant Dink, kaleme aldığı makalesinden dolayı bir grup “milliyetçi-ülkücü” avukatın suç duyurusu sonucu yargı önüne çıkarılmış ve yargı süresinde kendilerini “milliyetçi, ulusalcı” gibi nitelendirmelerle tanıtan kişilerce hedef haline getirilmiştir. Hrant Dink, bu süre içinde sürekli olarak tehdit edilmiş ve mahkemelerde bu gruplara mensup kişilerin fiziki saldırısına maruz kalmasına rağmen, mahkemelerce yeterince korunmamış ve fiziki saldırılarda bulunan kişileri organize eden ve azmettiren şahıslar hakkında her hangi bir işlem yapılmamıştır.

3- Hrant Dink, devamlı olarak çeşitli iletişim kanalları ile tehdit edilmesine ve “milliyetçi-Turancı” internet sitelerinde açıkça hedef gösterilmesine rağmen kendisine koruma verilmeyerek, ölümüne davetiye çıkarılmıştır.

4- Trabzon kentinde MC Donald’s adlı işyerinin bombalanmasından sonra gözaltına alınan ve gözaltında polisle işbirliği yaparak muhbirliğe başladığı emniyetçe de açıklanan Erhan Tuncel adlı şahısın, 19 Şubat 2006 tarihinde, halen Hrant Dink’in silahlı saldırı sonucu öldürülmesinin azmettiricisi olduğu iddiası ile tutuklu bulunan Yusuf Hayal’in Hrant Dink’i öldürme planı yaptığına dair ihbarda bulunmasına ve bu ihbarın Trabzon Emniyet Müdürlüğü tarafından İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bildirilmesine rağmen Hrant Dink korunmamış ve saldırıyı planlayanlar takip altına alınmamıştır. Bu ağır ihmal, cinayetle sonuçlanan olaya zemin yaratmış ve dolayısıyla söz konusu ihmalin ihmalden öteye kasıt niteliğine büründüğü açıkça ortaya çıkmıştır.

5- İstanbul Emniyet Müdürü, bu görevde üstlendiği sorumluluğun gereğini yerine getirmeyerek saldırganlara rahatlıkla eylemlerini yapabilecekleri bir zemin yaratmıştır.

6- Silahlı saldırıdan hemen sonra olay yerinin yakınında bulunan güvenlik kameralarının saldırıyı kaydetmesine ve saldırganın açık kimliğini ele verecek bilgilerin emniyetin elinde olmasına rağmen silahlı saldırgan, tesadüfler sonucu yakalanmış veya suç ortakları tarafından bilinçli bir şekilde yakalanması sağlanmıştır. Emniyet Müdürlüğü, bunca delile ve bilgiye rağmen silahlı saldırganın İstanbul dışına kaçmasına engel olamamış ve suç ortaklarının gizlenmesini sağlayacak stratejiyi geliştirmesine yetecek zamanı sağlamıştır.

7-Silahlı saldırganın yakalanması ve İstanbul’a getirilmesinden sonra Emniyet Müdürü “bu örgüt işi değil, milliyetçi duygularla yapılmış bir iş” diyerek cinayeti meşru göstermeyi ve suç olan bir fiili dolaylı yoldan övme yolunu seçmiştir. Bu tür beyanları ilk değildir. Bilindiği üzere 30 Ağustos 2006 tarihinde Zafer Bayramı etkinlikleri sırasında “Lübnan’a Asker gönderilmesini” protesto amacıyla pankart açan gençlerin linç edilmeye çalışılmasına ilişkin görüşlerini soran basın mensuplarına “ne yazık ki pankart açanlar üniversiteli, halkımız onlara gereken cevabı vermiştir” şeklinde açıklama yaparak saldırganları övmüştü.

8-İstanbul’da yaşayan herkesin can güvenliğinden birinci derece sorumlu olan Emniyet Müdürü’nün olay günü, görevinin başında olmadığı basında geniş bir şekilde yer almıştır.

9-Celalettin Cerrah’ın bu konuşmaları, suikastla ilgili detaylar medya ve basında yer almıştır.

10-Görevi gereği sağ-duyulu ve her kesime aynı mesafede durması gereken emniyet müdürü, bu cinayet süresinde yaptığı açıklamalar ve izlediği tutumla görevini kötüye kullandığını ve ihmal ettiğini açıkça göstermiştir. Suçlu ile arasına mesafe koyması gereken Emniyet Müdürü, işlenen vahşi cinayeti “milliyetçi duygularla yapılmış” bir olay olarak anlatmış ve olayı meşrulaştırarak “suçu ve suçluyu” överek olası bu tür saldırılara da davetiye çıkartarak saldırganları cesaretlendirmiştir.

Sonuç : Yukarıda belirtilen nedenlerle adı geçen şüpheli hakkında, görevi ihmal, görevi kötüye kullanma, suç ve suçluyu övme fiillerinden dolayı hakkında soruşturma başlatılarak hakkında TCK’nin ilgili hükümleri gereğince dava açılmasını arz ve talep ederiz.

Hürriyet Şener Nagihan Bayram

Şaban Dayanan

Adres : Katip Mustafa Çelebi Mah. Çukurlu Çeşme Sokak,

Bayman Apt. No 10/1, Beyoğlu / İSTANBUL

Yorumlar kapatıldı.