Fatih Altaylı
Hrant Dink cinayeti ile ilgili gelişmeler karşısında “devlet otoritesi” tam bir “devekuşu” oldu.
Ortalıkta kimse yok.
Trabzon Emniyeti’nden çıt çıkmıyor.
İstanbul Emniyeti’nden çıt çıkmıyor.
Ankara’dan Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı’ndan çıt çıkmıyor.
İçişleri Bakanlığı’ndan çıt çıkmıyor. Pazar günü “Büyük Abi Erhan Tuncel” in polis muhbiri olduğunu ortaya çıkardık.
Dün de Trabzon Emniyeti’nin, İstanbul’u 11 ay önce “Hrant Dink’i vuracaklar” diye uyardığını…
Hiçbir resmi açıklama gelmiyor.
Ancak SABAH’ın haberleri üzerine İçişleri Bakanlığı müfettişleri şimdi Trabzon, Ankara ve İstanbul üçgeninde geniş çaplı bir inceleme başlattı.
Dün İstanbul’da çok üst düzey bir devlet yetkilisiyle konuştum.
Öncelikle Trabzon’dan gelen istihbarat bilgisinin neden değerlendirilmediğini sordum.
“Böylesi ham bilgiler gelir. Ama bunların operasyonel bilgiye çevrilmesi gerekir. ‘Yasin Hayal, Hrant Dink’i vuracak’ bilgisi ham bir bilgidir. Buradaki bilgi İstanbul’da incelenmiş, verilen adresin doğru olmadığı ortaya çıkmıştır. Yasin Hayal de İstanbul’a gelmediği için bilgi havada kalmıştır. Bu bilginin detaylandırılması, Trabzon’da bu bilginin gerisinin incelenmesi lazımdı” yanıtını aldım.
Peki soruşturma ne aşamada?
” Büyük Abi diye tanımladığınız Erhan Tuncel’in iki oda arkadaşı gözaltına alındı. Bilgisayarlarına el konuldu. Burada neler var ortaya çıkacak. Diğer ilişkileri ortaya çıkacak. Gerekirse yeni gözaltılar olacak. Bu işin üzerine gidiyoruz. Dört dörtlük gidiyoruz. ”
Erhan Tuncel’in polis muhbiri olması nedeniyle bu işten sıyrılması mümkün mü?
“Hayır değil. Suça iştirak ettiyse mümkün değil. Ona bakılıyor. ‘Ben muhbirim deyip’ sıyrılmaya çalışacaktır. Ama muhbirlik görevine de iki ay önce son verilmiş. Ayrıca azmettirici gibi bir pozisyonu da olabilir. ”
Polis muhbiri Tuncel’in konuşmadığı, bilgi vermediği ve sustuğu söyleniyor. Sonsuza kadar susabilir mi?
“Erhan Tuncel, bu ekibin içindeki tek kafası çalışan adam. Diğerleri gibi değil. Olaylara hâkim. Bu işi çözecek asıl bilgilerin Tuncel’de olduğuna inanıyoruz. O konuşursa işin arkasındaki sır perdesi çözülür. ”
Konuşur mu?
“Bekliyor. Bekleyecek de …”
Neyi bekliyor?
“İddianameyi bekliyor. Eğer işin içinden sıyrılacağını düşünürse konuşmaz. Ama iddianamenin kendi aleyhine geliştiğini görürse o zaman bilgi vermeye başlar. Vereceği bilgiler düğümü çözer. Ama iddianame ortaya çıkmadan konuşacağını zannetmiyorum.”
Yorumlar kapatıldı.