İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ermeniyim deyince Ermeni olunmuyor

Enis BERBEROĞLU 

ANKARA
BU basit gerçeği hatırlatınca Türklüğe hakaret etmiş oluyor muyum sizce?

Çünkü “Hepimiz Ermeniyiz” diyenler fiyakalı sözcükle “empati” sergiliyor.

Yani kendisini Hrant Dink’in yerine koymayı deniyor, dayanışma gösteriyor.

Eskiden bu millet zulüm görenin, ezilenin, mağdurun yanında yer alırdı.

Ama anlaşılan devir değişti.

Artık kimse kendi etnik/dini kimliğinden başkasını tanımıyor. (Zaten bana sorarsanız, “Hepimiz Ermeniyiz” sloganının tek sakıncası bu yekpare ruh halini çağrıştırması.)

* * *

Herkes sadece kendisini haklı görüyor.

Demokrasiyi kendisine yetecek kadar istiyor, başkasıyla paylaşmıyor.

Bu isterik ruh hali bir de ne zaman hákimdi topluma biliyor musunuz?

Benzetmek gibi olmasın ama 12 Eylül öncesinde.

Darbeciler uzlaşmayı Anayasa’ya koymayı denedi:

Yürütme erki Cumhurbaşkanı ile Başbakan (hükümet) arasında paylaşıldı.

Ama 17 Mayıs günü bu model muhtemelen değişecek.

Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı ve Başbakan aynı partiden olacak.

Bu emir-komuta zinciriyle 12 Eylül öncesine dönülecek.

Sizce siyasi tansiyonun düşmesine imkan/ihtimal var mı?

* * *

Çankaya savaşını genel seçim süreci takip edecek.

Peki seçimde ne tartışacağız, neyi oylayacağız, hiç düşündünüz mü?

Cumhurbaşkanı’nı, laikliği, kadrolaşmayı… Özetle rejimin geleceğini.

PKK’yı, Kerkük’ü, ABD’yi, Irak’ı, İran’ı… Yani milliyetçiliği.

Siyaset masasındaki koltukları bu iki fay kırığına göre dağıtırsak.

Rejim tartışması iki partiyi besliyor: AKP ile CHP.

Milliyetçilik diğer ikisini: MHP ile DTP.

Demek ki baraj problemi olmayan (DTP hariç) bu üç partinin keyfi yerinde.

Mehmet Ağar’ın neden Türk-Kürt ve laik-dindar ikilemini kırmak istediği de belli.

Arada sıkışmaktan korkuyor, partisine yeni siyasi alan açmaya çalışıyor.

Özetle gözüken o ki, Çankaya’dan sonrası da gerilimli geçecek.

* * *

Türkiye ekonomisi son yıllarda rekor büyüme sergilediyse…

Sadece AKP ekonomi politikası veya tek parti hükümeti nedeniyle değildir.

Dünya ekonomisi başta petrol, emtia fiyatlarının artmasıyla şişti.

Trilyonlarca dolar en fazla kazandıran ülkeler arasında gezdi.

Türkiye ekonomisi de bu zenginlikten payını aldı.

Ama farkındasınız bu kış çok yumuşak geçiyor, enerji talebi düşük.

Petrol fiyatları tepetakla gidiyor, muhtemelen yaza doğru daha da iner.

Türkiye liginde yer alan petrol üreticisi ülkeler için iyi haber değil.

Bu ülkelerin nakit dengesi bozulursa yabancı yatırımcı korkar kaçar.

Meydana gelebilecek küresel türbülanstan Türkiye çok etkilenir.

* * *

Risk haritası ve takvimi ortada; yaz aylarında Türkiye siyaseten ve ekonomik açıdan sıkışacak.

Seçime giden hükümetle bu sorunlar nasıl çözülür diye kafa yormaya hacet yok, çözülmez.

O yüzden en iyisi Çankaya’dan hemen sonra, hiç vakit kaybetmeden seçime gitmektir.

Yorumlar kapatıldı.