Fikri Sağlar
24/01/07
On binlerce insan Hrant Dink’i birlikte toprağa verdi.
Tek bir yürek, tek bir nefes olarak…
Salı günü hepimiz Ermeni, Kürt, Rum, Arap, Çerkez, Türk’tük. Bu ülkede barış istiyoruz diye haykırdık. Eşi RAKEL DİNK’in kalabalığa yaptığı konuşma, Türkiye tarihine “altın “harflerle yazılmalı.. Devlete, siyasi yöneticilere, gelecek kuşaklara yol göstermeli. O konuşmayı yazmak istiyorum. Bu gün başka bir söze gerek yok!.. “Sevgili dostlar, bu gün bedenimin yarısını, sevgilimi, çocuklarımın babasını, sizin kardeşinizi uğurluyoruz. Sağdakine, soldakine, öndeki-ne, arkadakine rahatsızlık, saygısızlık vermeden… Sloganlar, pankartlar açmadan, sessiz bir saygı yürüyüşü gerçekleştiriyoruz. Bu gün sessizlikle büyük bir ses yükselteceğiz. Bu gün derinliklerin ışığa yükseldiği günün başlangıcıdır… Yaşı kaç olursa ol-sun,i7 veya 27,katil kim olursa olsun, bir zamanlar bebek olduklarını biliyorum. Bir bebekten bir katil yaratan karanlığı sorgulamadan hiçbir şey yapılamaz kardeşlerim. O, bugün Türkiye de milat yaptı. Sizlerde mührü oldunuz. Büyük bir bedel ödedi. Bedellerin ödendiği gelecekler, Hrant’ları severek, Hrant’lara inanarak olur. Nefretle, hakaretle, kanı kandan üstün tutarak olmaz. Bu yükseliş, karşında-kini kendin gibi görerek, kendin gibi sayarak, kendin sayarak olur… Yazdıklarını,yaptıklarını,konuştukla-rını kim unutabilir sevgilim?.. Hangi karanlık unuttu-rabilir sevgilim?.. Sevdiklerinden ayrıldın. Çocuklarından, torunlarından ayrıldın. Burada seni uğurlayanlardan ayrıldın. Kucağımdan ayrıldın. Ülkenden ayrılmadın sevgilim…”
Anlaşılıyor ki, Dink’in ölümü son derece profesyonelce hazırlanmış. Katil zanlısı, silahı ve beresi ile gönderilmiş.Üzerinde para yok. Ve Trabzon’a otobüsle yalnız başına dönüyor. Yani yakalanması isteniyor. Tıpkı, Papaz ve Danıştay cinayetlerinin katilleri olduğu gibi… Ayrıca, elindeki silah suikast özelliği olan bir silah. Öyle 200 YTL alınacak türden değil. Bu eylemleri düzenleyenler “yöntem” değiştirdiler. Biliyorlar ki; Katil bulununca, olayların peşi bırakılıyor… Tetikçilerin arkası araştırılırken, savcılık ve güvenlik güçleri mutlaka Av. Kemal Kerinçsiz ve arkadaşlarının da ifadelerini almalı. Mahkeme kapılarında yumurta atanlar arasında “müstakbel” eylemciler yer aldığı aşikar. Hiç olmazsa bu konuda, Türkiye’ye yardımcı olabilirler…
***
Dün İsmail Cem’i kaybettik.
Yeri dolduramayacak bir devlet ve kültür adamı, sanatçı ve siyasetçi idi. TRT Genel Müdürlüğü’nde çağdaş Türkiye’ye büyük katkıda bulunmuştu.. Sosyal Demokrasi için büyük bir kayıp.Nazik bir insan-dı.Siyasete girmesinde dahilim olması tek avuntum.. Kederli ailesine ve Türkiye’ye başsağlığı dilerim..
Bütün iyi insanlar çabuk ölüyor…
Arkalarında kötüler kalıyor!..
Belki bu nedenle dünya da Türkiye de
bir türlü iyileşemiyor…
Yorumlar kapatıldı.