İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Güvercin orada uçuyor

 

EVRİM ALTUĞ
Sanatçı Selda Asal’ın 1999 yılında kurduğu Apartman isimli Güncel Sanat Projesi’nde başlatılan ‘Her Şey Güzel Olacak’ adlı kolektif sergi girişimi, BirGün yazarı ve Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in geçen cumartesi günü yaşanan beklenmedik ve vahşi kaybı üzerine biçim, içerik ve seyir değiştirdi.

Dink’in kaybının hemen ertesi günü İstanbul Tünel’deki Apartman Projesi’nde bir araya gelen ve aralarında Mehmet Ali Alabora’nın da yer aldığı sanatçılar, ‘Post – it’ türü kâğıt malzemeleri esas alan ve mekânın içi ve dışına sirayet eden toplu projeye Hrant Dink’in ölümü ve çağrıştırdığı duygulara yönelik eserler biriktirmeye başladılar.

Nancy Atakan, Volkan Aslan, Deniz Ay-gün ve Ceren Oykut’un da aralarında bulunduğu ıo’u aşkın sanatçının eserlerinin, özellikle basında yer alan Dink haberlerinden ve Türk Ceza Kanunu’nun tartışmalı 301. maddesinden etkilenmiş görülüyor.

ASAL: ‘HER ŞEYİ UNUTTUK’ DERKEN
Bu anlamda Apartman Projesi’ndeki değişikliği değerlendiren Asal, şunları ifade ediyor: “Biz bu sergiyi, her şeyin çok yolunda olacağına inanmasak bile, yalancıktan da olsa ‘Her Şey Yolunda Olacak’ isimli bir slogan ve Bob Marley’den aldığımız bir şarkı sözü ile sergi oluşturmaya çalıştık. Bu da, ‘Her Şey Yalan’ sergisiyle ilişkili olduğu için bir yalandı aslında; ama ütopik bir şey bile olsa buna dair bir inancımız vardı; fakat aradan 20 gün geçmeden, böyle bir olay, önceki yılları hatırlatan bir katliam yaşadık. Bedrettin Cö-mert’in, Abdi İpekçi’nin, Çetin Emeç’in, Bahriye Üçok ve birçok gazetecinin kaybından sonra, biz tam her şeyi unuttuk derken, birileri yine düğmeye mi bastı diye düşündük. Artık zaman bu zaman, ve geçmişimizi sorgulama imkânının biraz daha verildiği bir zaman bize göre; bu anlamda zaten Apartman Projesi, zamanı, mekânı ve duruşumuzu sorgulayan bir proje olduğu için, bizler haberleştik ve projenin hemen değiştirilmesi için bir atölye çalışmasına başladık.”

Sergiye Türkiye’de basılan günlük bir gazetenin sloganına müdahale eden çalışmalarıyla katılan Ceren Oykut ise, eserinde ‘Türkiye Hırantlarındır’ ve ‘Türkiye Halklarınındır’ ifadelerini kullanıyor. Oykut, projeye niçin dahil olduğunu ve eserini anlatırken şöyle konuşuyor: “Dün bir umutsuzluk içindeydim ve buraya kendi dünyamızdan seslenebilmek için geldim. Bu olaya, Hırant’ın kaybına artık üzülmekle kalmamak gerekiyor; onu sahiplenmek gerekiyor çünkü. Bunun bir son olmasını umut ediyordum ama, umut da pek yok aslında. Sadece, olayın peşini bırakmamak amacıyla buradayım. Zaten üzerinde çalıştığım Hürriyet Gazete-si’nin ‘Türkiye Türklerindir’ sloganına da hiçbir zaman inanmadım. Hayatım boyunca da bu slogandan nefret ettim ve bu yüzden bunun üzerine gitmek istedim.”

YABANCILARA DA MESAJ VERİYORLAR
Öte yandan etkinliğe destek veren Nancy Atakan ise, ‘yaşayan’ sergi projesine Hrant Dink ile basında yer alan tepkili ve acılı yazıların İngilizce versiyonlarıyla katılmasıyla dikkat çekiyor. Atakan bunu, konuya İstanbul’daki yabancı kökenli kimselerin de duyarsız kalmamak amacıyla yaptığını anlatırken şöyle konuşuyor: “2007’ye çok umutla girebilmek için sergiyi önce ‘yalanlar’ üzerine kurduk, ama felaket bir durumla karşı karşıya kaldık. Ben, post – it boyutunda, Turkish Daily News gazetesinden parçalarla sergiye katıldım ki, yabancılar da görsün istedim. Bir iki yazı da hâlâ koyuyorum.”

Apartman Projesi’ndeki sergiye katılan Pınar Sayın adlı genç sanatçı ise, sergi mekânının camına kondurduğu ‘301. Madde’ konulu eseriyle katılmış. Sanatçı gerçek kan kullanarak üzerine ay ve yıldız izi bıraktığı 301. Madde hükümleriyle sergiye katılırken, bunu şöyle gerekçelendiriyor: “Şu anda bu cinayeti genç bir çocuğun işlediği söyleniyor ama aslında devletin bir şekilde bunda parmağı var. Çünkü toplumda böyle insanların yetişmesini sağlayan, sonuç olarak bu devlet. Ben de yaptığım işle bunu vurgulamak istedim. Daktiloda, dört başlık altında yazılmış 301. Madde ile sergiye katıldım.”

İrem Tok adlı genç sanatçı ise, Dink’in 12 Ocak 2007 tarihli, ‘Güvercin tedirginliği’ konulu son yazısından ne kadar etkilendiğini bu sergide ortaya koymuş. Sanatçı, her biri Dink’i temsil eden güvercin desenlerini içeren uçucu küçük Post – İt kâğıtlardan oluşan çalışmasını, sergi mekânının cephesine yapıştırmış. Bu anlamda serginin atölyesi, bugün saat 14.00 ve 18.00 arasında sürecek. Bilgi için internet: www.apartmanprojesi.com

Yorumlar kapatıldı.